Namık ÇINAR
O kadar hesapsız konuşuyorlar ki, 7 Haziran seçimiyle her şey bitti sanıyorlar.
Oysa Erdoğan bitti demeden, hiçbir şey bitmez bu ülkede!
7 Haziran sadece ilk hamleydi; onun için her şey daha yeni başlıyor.
Muhalif partiler, sandıktan yengiyle çıktılar ama siyasal inisiyatifi henüz ondan almadılar.
Herhâlde kendisi getirip verecek sanıyor olmalılar.
Bakın, Erdoğan dolayısıyla da AKP hiç konuşuyor mu?
Harekât Emrinin ‘telsiz susması’ yasağını yürürlüğe koyuverdi hemen.
Kimseden çıt çıkmıyor ve çok da munisler.
Sakinliği nasıl da beceriyle oynuyor!
Önce tempoyu düşürdü. Oysa ‘içinde şilepler çarpışıyor’.
Sadece diğerlerini konuşturuyor.
Yarın erken seçim meydanlarında, ne denli uzlaşmaz olduklarını anlatabilmek için bol bol malzeme topluyor.
Zira başta MHP olmak üzere tüm muhalif partiler, daha ilk günden itibaren yan yana gelme yapıcılıklarından ırak, direnç yüklü sözcükler kullanmayı seçtiler.
Seçmenlere şu son üç haftanın izlenimini sorsanız, çoğundan ‘bunlarla hiçbir yere varılmaz’ yanıtını alırsınız.
Onun da yapmak istediği zaten bunu pekiştirmektir.
Çünkü Erdoğan için bu seçimin, yenilenmekten başka kabul edilebilir yanı yoktur!
Onlar koalisyonla kurulacak bir hükümet şekline odaklanmışken, Erdoğan bakımından zerre kadar değer taşımaz.
Bir kere, böyle bir hükümet onun ‘tarzı’ olamayacağı gibi, bundan da önemlisi; kendisi aleyhine kararlar alıp kanun yapabilecek kudrette bir Meclis aritmetiğine rıza göstereceğini sanmak, onu şu kadar olsun tanımamak demektir.
O yüzden, hükümet kurma çalışmalarıyla oyalayarak, ellerindeki yasama gücünün daha ayırtına bile varamadan erken seçim bombasını patlatmanın koşullarını hazırlamaktadır.
Nitekim, aldıkları merkezî ‘brief’lere göre manşet atarak sıkça ‘pişti’ olmakta beis görmeyen yandaş medyanın yazarları, sanırım yeni bir “bilgilendirme talimatı” almış olacaklar ki, erken seçime dönük kamuoyu oluşturacak şekilde, birörnek manipülasyon yazılarına başladılar bile.
Emirle yazdıkları için, onları izlemek dahi gidişatın şifrelerini çözmeye yeterlidir.
Amaç, küsüp giden yitirilmiş ‘on puan’ı tekrar geri almak ve kesintiye uğrayan yasama ve yürütme kopukluğunu onararak kaldığı yerden yola devam etmek!
Bu kadar kısa zamanda yenilenecek güçlü bir teveccühü sağlamak için, muhaliflerin uzlaşmaz tutumlarını göstermek yetmeyebilir; ayrıca toplumu sarsan yeni bir veri de gerekir.
İşte bu veri, Suriye’nin kuzeyine yapılacak ‘mahdut hedefli bir gösteri taarruzu’dur.
Nitekim, bu ihtiyacı seçimden önce de duymuş ve TSK’nın yüksek komuta heyetine baskı yapmaya çalışmış; hattâ onun siyasal emellerine alet olmak istemeyen Genelkurmay Başkanı, hanidir fırsat bulamadığı bir sağlık sorununu vesile ederek, ona olumsuz mesaj vermiştir.
Ne ki, bu harekât Erdoğan için artık her şeyi göze alacağı kertede yegâne çaresidir.
Tartışmasını şu anda burada yapmamız mümkün olmayan bir konu olarak, daha düne kadar birbirinden kopuk dört parça iken, şimdi Suriye’nin kuzeyinde, bizim ise güney sınırımız boyunca, Irak’tan Akdeniz’e kadar kesintisiz uzanan PKK kontrolünde bir Kürt koridoru açılmakta ve senelerdir Arap topraklarında kör dolaşan Erdoğan, şimdi bunu erken seçim için milliyetçi oyları kışkırtacağı bir malzeme gibi tasarlamaktadır.
Bu nedenle, Kürt koridorunun henüz kopuk gözüken tek bölgesi olan Carablus’a doğru, yarısı fiilen işgalle ve bir o kadarı da topçunun ateş desteğiyle olmak üzere mevcut kuşak projesini kesecek şekilde toplam 40-45 km. derinlikte bir ‘güvenlik bölgesi’nin tesisi için Davutoğlu’nun orduya direktif vermesini emretmiş dahi olabilir.
Peki, bu taarruz kime?
Hiç kimseye!
Henüz bölgeye hâkim olan IŞİD, danışıklı dövüşle geri çekilecek; Erdoğan da meydanlarda Akif’ten yeni hamasi şiirler okuyacaktır.
Bu operasyonu ise, ancak yeni komuta heyeti ile icra etmeyi plânlayacaktır.
Muhalif partiler, akıllarını başlarına toplasınlar da, üç-beş aylık ömrü olan bu Meclis’te neler yapılabilir, asıl ona baksınlar!
twitter@cinarnamik
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları


































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016