Toplumsal olayların dinamikleri, ya da politika, AYNI ANDA SADECE BİR OLGUYA ODAKLANMAYA İZİN VERMİYOR. %100’ün üzerinde seyreden enflasyon –hayat pahalılığı- Sosyo-Ekonomik yaşamda can yakmaya devam ederken, canımızı kökünden yakan deprem felaketi giriyor gündemimize.

Bizim gündemimiz iktidardakilerin gündemiyle -HER ZAMAN OLDUĞU GİBİ- yine ayrı düşüyor. Biz tüm gücümüzle dayanışma eylemlerine yönelirken, iktidarın, aklımıza getirmekte zorlanacağımız kadar, çok kötü davrandığına şahit oluyoruz.

İktidardakilerin görevlerinin boşluğunu DAYANIŞAN ÇEŞİTLİ TOPLUMSAL GÜÇLER DOLDURDUKÇA, BUNDAN “MUTLU OLMASI GEREKEN” İKTİDAR GÜÇLERİ DAYANIŞANLARA ÖFKE DUYUYOR. AÇIK AÇIK TEHDİT EDİYOR.

Buraya kadar hepinizin her gün görüp yaşadığı şeyleri paylaştım.

Deprem için on yıllardır HİÇ ALINMAYAN ÖNLEMLER, GÖREVİ FELAKET ANLARINDA YARDIM ETMEK, O ANA KADAR YARDIMA HAZIR OLMAK OLAN, KURUMLARIN “NASIL DÖKÜLDÜĞÜNE” ŞAHİT OLUYORUZ. (1999’dan beri toplanan deprem vergileri, Kızılay, AFAD, Silahlı Kuvvetler vb. gibi kamu kurumlarının ne-rede- olduğunu pek göremiyoruz)

Ama yaşam böyle bir şey. DEPREM FELAKETİNİN YANI SIRA, Aynı anda, yaklaşan seçimleri, Altılı Masa’yı, Emek ve Özgürlük İttifakı’nı, iktidarı da konuşmaya devam ediyoruz. Kadın haklarının, çocuk haklarının, ekolojik yıkımın, SAVAŞ VE MİLİTARİZMİN, eşit vatandaşlık haklarının, coğrafyamız ve dünyada barışın, daha güzel yaşanabilir ÜLKE VE DÜNYANIN nasıl yaratılabileceğine kafa yoruyoruz.

BEN KİŞİSEL OLARAK, ŞU ANDA YAŞADIĞIMIZ TÜM FELAKETLERE RAĞMEN, ÜLKEMİZDEKİ DEMOKRASİ DİNAMİKLERİNİN ÇOK GÜÇLÜ OLDUĞUNA, AYDINLIĞA ÇIKACAĞIMIZA İNANANLARDANIM.

Beni tanıyanlar politik olarak TARAF olduğumu bilirler. Uzun yazmama gerek yok, “REEL SOSYALİZMİ” BÜROKRATİK DEVLET KAPİTALİZMİ OLARAK DEĞERLENDİREN BİR SOSYALİSTİM.

Coğrafyamızdaki demokrasi dinamikleri ve GÜNLÜK POLİTİK EYLEMLERİ BANA ÜMİT VE GÜVEN VERİYOR.

SAYIN KILIÇDAROĞLUNUN ALTILI MASAYI İNŞA EDİŞİ, HDP CEPHESİNİN KENDİ DIŞINDAKİ SOL –SOSYALİST GÜÇLERLE KURDUĞU EMEK VE DEMOKRASİ BİRLİĞİ ÇOK ZOR BAŞARILABİLECEK BİR POLİTİK EYLEMDİ. (BU ARADA DEMİRTAŞ’A ÖZELLİKLE SELAM OLSUN)

Her iki cephe de, sabırla, çok güzel, başarılması hiç kolay olmayan iki güçlü DEMOKRASİ PLATFORMU YARATTILAR. İKTİDAR CEPHESİ GİT GİDE HALKTAN KOPTU, TECRİT OLDU. BUNU HEPİMİZ GÖREBİLİRSEK, “SAHİP OLDUĞUMUZ DEMOKRASİ DİNAMİKLERİNİ DE İÇSELLEŞTİREBİLİRİZ”

Yakında, bir dostlar yemeğinde yaşadığım bir anımı, son sözümle bağlayıp, yazımı noktalayacağım.

Benden daha genç dört gazeteci arkadaşımla onlardan birinin evinde dost yemeğindeydik.

Arkadaşlarım birçok konuda konuştular. Ben uzun süre dinledim. Konu döndü dolaştı, “BU KAOSTAN ÇIKIŞIN YOLU LİBERAL KAPİTALİSTLERİN ÖNDERLİĞİNDE OLUR” NOKTASINA GELDİ. İtiraz ettim.

Özetle: “Liberal” kapitalistlerin önemli bir kısmının savaş, çevresel yıkım, rant ekonomisi vb. gibi iktidarın politik tutumundan hoşnut olmadığını, AMA “ONLARIN BUNU NE DEĞİŞTİRECEK BİR GÜCÜ OLDUĞUNU NE DE HER AN BAZILARININ TUTUM DEĞİŞTİRMEYECEĞİNİN GARANTİSİ OLDUĞUNU” VB. SÖYLEDİM. “EĞER BİZ, YANİ KADINLAR, ALEVİLER, KÜRTLER, ÇEVRECİLER, ANTİ-MİLİTARİSTLER YOKSAK, ONLAR YOK” DEDİM. SANKİ PEK ANLAMADILAR.  BİRAZ ÜZÜLDÜM.

Sonra bu konunun Sosyalizm tarihinde yarattığı tartışmaları anımsadım. O TARTIŞMALARIN ÖZETİ: BURJUVAZİNİN –JAKOBENİZM OLARAK- TARİHTE OYNADIĞI YEGANE İLERİCİ ROLÜN 1789 FRANSIZ BURJUVA DEVRİMİ OLDUĞUDUR. SONRASI YOKTUR.

O liberal burjuvalarla -şu anda anti-faşist güçler olarak- sorunumuz yok. Ama onların değiştirme yeteneği ve GÜCÜ olduğunu yaymak SADECE BİR İLLÜZYONDAN İBARET!

DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE, BİZDEN ÇOK, ONLARIN BİZE İHTİYACI VAR!

(https://www.marmarayerelhaber.com/selami-gurel/101568-iki-ulke-ve-bir-mukayese:-fasizm-yuz-yil-once-tarih-sahnesinde) Bu yazıyla bağlantılı

(*) AKŞENER OLAYINDAN ÖNCE YAZILDI…