Selami GÜREL
Toplumsal mücadelelerde haklı olmak, bu haklılığın toplumda her zaman bir karşılık bulacağı anlamına gelmiyor. Hatta tersinin daha çok yaşandığı söylenebilir. Belirli tarihsel momentler, haklı olanın o andaki örgütlü gücü ve o örgütlü gücüne uygun politik manevra yeteneği gibi faktörler belirliyor bunu. On yıllarca süren mücadelenin karşılığını bulmak kısa bir ana sıkışabiliyor.
Uzun bir süredir, bu coğrafyada toplumsal hoşnutsuzluk ve demokrasi beklentilerine bir bütün olarak yanıt verebilecek bir muhalefet hareketi yaratılamadı. Sistem partilerinin iktidar ya da muhalefette oluşlarındaki farksızlığı, askeri vesayet en iyi şekilde kullanarak kitleleri kendi iktidarının etrafında tutmayı başardı. AKP’nin hükümet olmasından sonra başlayan Ergenekon ve darbe davaları sürecinde Kürtler dışındaki muhalefet partilerinin askeri vesayetin kuyrukçuluğuna ve milliyetçiliğe sarılmasıyla, AKP hem hükümet hem de muhalefet partisi durumuna geldi. AKP Gezi eylemleriyle ilk “sarı kartı” görmesine rağmen, bu eylemler Kemalizm ve milliyetçiliğin kabuğunu kırmayı başaramayınca, yerel seçimler de “kayıkçı kavgası” olarak sonuçlandı.
Otuz yıldır ilk kez, Kürtlerin kendi öz örgütlülüklerini koruyarak barış için uzattıkları el milyonlar nezdinde kabul gördü. Bir KÜRT CUMHURBAŞKANI ADAYI Türkiye’deki demokratik kitleden destek buldu. Bir önceki seçime göre oylarını yüzde 55 oranında artırdı. Askeri vesayete destek ve milliyetçiliği kılavuz kabul eden partiler hezimete uğradı. Milyonlarca seçmenleri sandığa bile gitmedi. Ve tüm taşlar –bir daha düzelmemek üzere- yerinden oynadı. İktidar partisi seçimden başarıyla çıkmış, Erdoğan CB seçilmiş olsa, onlar açısından derin bir krizden bahsedilmese bile, işlerinin eskisi kadar kolay olmadığını kendileri de iyi biliyorlar.
Biz Türkiye’de bu seçimlerle uğraşırken, Saddam’ın Halepçe katliamının benzeri, hem bizim yöneticilerimizin, hem de dünyanın gözü önünde, Ezidi Kürtlere karşı IŞİD eliyle uygulamaya konuldu. Binlerce Ezidi kadın, çocuk, yaşlı –bir soykırım provası yapar gibi- katledildi. Yine bir kara sessizlik çöktü ortalığa, yer gök inletilmedi. “Yaratılanı yaratandan ötürü sevenler” sustu. İş yine, yeniden, sadece bizim coğrafyamızın değil, tüm Ortadoğu’nun özgürlüğü için 30 yıldır direnen Kürt gerillalara düştü. Rojava korundu, Mahmur geri alındı, Şengal dağlarına sığınan Ezidilere onlar ulaştı.
IŞİD denen taşeron örgüt, patronlarının desteği ile ne kadar daha yaşar bilemeyiz, ama Kürtler yenilmeyecek, bu kesin.
Erdoğan’ın halk oylamasıyla Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra “Yeni Türkiye” kavramı sıkça kullanılır oldu. Eski yıllarda, emekli ya da darbeci generallerin, olmazsa parlamento pazarlıklarının sonucunda herhangi birinin, CB olduğu dönemlerle kıyaslandığında bir yenilik olduğu açık. Ama esas yenilik bu değil.
Esas yenilik doksan yıldır varlıkları kabul edilmeyen Kürtlerin yasal CB adaylarının milyonlar tarafından kabul edilmesi, bunun etrafında demokrasi ağlarının örülebilmesinin zemininin oluşmasıdır. Esas yenilik, daha düne kadar tüm ulusalcı “modern laiklerin” nefretle andığı Kürt gerillalarının hepimizin yaşamını tehdit eden IŞİD gericiliğine direnmesidir, Demirtaş nezdinde sivil demokrasinin, Öcalan nezdinde halkların barış içinde yaşayacağı Ortadoğu’nun, hayal olmaktan çıkıp ete kemiğe bürünmesidir.
Bugünün politik önemi, Kürtlerin haklı direnişinin, ısrarla, inatla korudukları örgütlülüklerinin anlamlı ve kitlesel karşılığını bulmasıdır. Artık demokrasinin kapıları daha aralıktır.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.03.2025
9.02.2025
7.02.2025
3.01.2025
19.01.2024
8.01.2024
14.06.2023
26.05.2023
7.05.2023
14.04.2023