Abdurrahman Dilipak
Kuveyt’te neler oluyor derken Bahreyn patladı.
Bahreyn halkı eskiden Sünni ağırlıklı bir topluluktu. Sonra bu yapı Şiiler lehine değişti. Ama yönetim aynen kaldı. Bugün, Arap yarımadasındaki “Siyonist Üçgeni”ne katılan ülkeler Suudi Arabistan, BAE’deki Abu Dabi ve Bahreyn’deki Hamed bin İsa el-Halife yönetimi.
Daha doğrusu, Suudi Arabistan’daki herkes bu Kushner/Dahlan senaryosunun içinde yer almıyor. Suudi Arabistan’da birçok kabile var. Bunlardan Şii olanlar da var. Bu senaryoda yer alan asıl aile Saud ailesi. Şeyh ailesinden birileri de bunlara destek veriyor. Bunlara yakın bazı kabile reisleri olsa da onlara soran yok zaten. Onlar da korkularından seslerini çıkaramazlar.
BAE’de durum biraz daha karışık. Abu Dabi dışında diğer emirliklerden fazla bir ses çıkmıyor. Dubai desteklemiyor, karşı da çıkmıyor. Şarjah gelişmelerden rahatsız, diğer emirliklerden de ses çıkmıyor.
Arap yarımadasında bunlar olurken İran›dan Manama yönetimine karşı bir tehdit geldi. İran Devrim Muhafızları, ABD›nin arabuluculuğunda İsrail ile normalleşme kararı alan Bahreyn yönetimine, “Bahreyn’in cellat iktidarı, Kudüs mücahitlerinin alacağı intikamı beklesin” uyarısında bulundu. Bahreyn’de olaylar devam ederken İran Devrim Muhafızları, Bahreyn›in Kudüs Muhafızlarının intikamını beklemesini söyledi. Eğer İran’la Suudi Arabistan arasında bir hesaplaşma olacaksa, bunun adresi belli oldu. Bu adres Bahreyn olacak. Ama bu hesaplaşma Bahreyn’le sınırlı kalmaz. Bundan BAE de etkilenir, Kuveyt de. Körfezde FAV’ın stratejik bir önemi var. Ayrıca, Kuveyt’te Suudi yanlıları, Irak yanlısı Arap Şia’sı ve İran yanlılarını olduğunu yazmıştım. Bu kavgada Kuveyt 3’e bölünebilir. Ve tabii bu çatışma kontrol edilemezse, İran füzelerinin hedefinde Suudi Arabistan ve bölgedeki Amerikan askeri üsleri, Körfezdeki ve Hind Okyanusundaki Amerikan donanması olacaktır. Tabii ondan sonra ne olur bilinmez.
Herkes merak ediyordu, yeni bir dünya savaşı çıkacaksa, ilk önce nereden başlayacak. Kimi Çin denizinden bekliyordu, Kimi Hind okyanusundan, kimi Körfezden, Kimi Doğu Akdeniz’den, kimi Batı Karadeniz’den. Ama suların ısınmasına bakılırsa Bahreyn’de çıkacak bir çatışma İran’a yönelik, Hind okyanusu, Afganistan, Körfez, Suudi Arabistan, Irak ve Doğu Akdeniz’den İran’a karşı fırlatılacak füzelerle başlatılabilir. Ve tabii eşzamanlı olarak Filistin’de asıl “Yüzyılın projesi” olarak takdim edilen Mescid-i Aksa çevresinde kopacak “kızılca kıyamet” senaryosu.
Osmanlı döneminde “Adalar denizi” denilen bu denizin adının “Ege” olarak verilmesinin bir mitolojik hikayesi var. Günümüzden 225 milyon yıl önce dünya Pangea adı ile anılan tek kıta halindeydi!?. Bu kıtayı çevreleyen denizin adı da Pantalassa Okyanusu idi. Bu isimlendirmeyi kim nasıl buldu ise. :) Kuzey Amerika ile Kanada’nın Avrasya’nın kümesine Lavrasya dendi. Güneydeki kara parçası ise daha sonra Afrika, Güney Amerika, Okyanusya, Antarktika olarak isimlendirildi. Bu iki ana kara arasında kalan denize Tetis Okyanusu denildi. Evvel zaman oluşmadan burası Egeid karası idi. 3. jeolojik zamanda gerçekleşen depremler sonucu deniz oldu. Yani aylarımızın birinin adı niye Tanrı / Kıral AGUSTOS’a adanan bir ay ise, EGE denizi de onun için ege denizi!
Bu senaryoda, Rusya ve Türkiye’nin askeri anlamda tecrid edilmesi / izole edilmesi gerekiyor. Askeri tecrid için sadece askeri araçlar kullanılmayacak, Siyasi ve iktisadi araçlar da devreye sokulacak. Ve sokuluyor. Çünkü bu “Tarihin sonu”na giden yolda, korkulan “Medeniyetlerarası çatışma”nın merkezinde bugünkü İsrail yer alıyor.
Biz, Türk-Yunan çatışması AB’nin ve NATO’nun sonunu getirip getirmeyeceğini tartışırken, daha şimdiden Arap Birliği çökme noktasına geldi. İslam Konferansı dilini yuttu, D8 zirvesi sürekli erteleniyor. Afrika birliğinin sesi çıkmıyor. Herkes ne olacağını bekliyor. Herkes Doğu Akdeniz’de olacakları bekliyor sanki. Doğu Akdeniz’de Rusya ve ABD karşılıklı taciz atakları yapıyor. Bu arada Yunan Cumhurbaşkanı da Meis’i ziyaret etti.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Anastasiadis ile görüşen ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo Doğu Akdeniz’deki duruma ilişkin, “Türkiye’nin bölgedeki eylemlerinin ABD’yi endişelendirdiği” yorumunu yaptı. Pompeo, Rusya’nın Kıbrıs’taki limanları kullanarak kara para akladığını söylemesi ilginç. FETÖ’cüler ABD’de köşeye sıkıştı, onlar ABD ve dış ülkelerde de birtakım suikastler ve olaylar bekliyorlar.
Görünen o ki, dünya derin bir hesaplaşmaya gidiyor. Kendi aralarında liderlik, yöntem ve nihai hedef konusunda sorunlar yaşıyorlar. Belki Great Reset’i birkaç ay daha ertelemek zorunda kalabilirler. Ama önce kasım ayını bir görmek gerekiyor. Dikkat, birileri, Batıda, Kuzeyde, Doğuda ve Güneyde, içeride ve dışarıda çıkaracakları gailelerle meşgul etmek isteyebilirler. İçimizdeki gafiller de bu süreci daha da içinden çıkılmaz hale getirebilirler. Aman dikkat!
Tabii, onların bir planı varsa, Allah’ın da bir hükmü var. Evdeki hesaplar çarşıya uymayabilir. Bu planlar geri de tepebilir. Beni asıl kaygılandıran, düşmanın gücü ve hileleri değil, bizim İslam dünyası olarak Allah’ın yardımının bize ulaşmasını engelleyecek olan, cahilliğimiz ve içine düştüğümüz haksızlık ve zulümlerdir. Herkesin cebine bir diploma koymak cahillikten kurtulmak anlamına gelmiyor. Unutmayalım, Allah’ın kolaylaştırdığından daha kolay, zorlaştırdığından daha zor bir iş yoktur. “(…) Allah’ın gökten indirerek onunla ölü haldeki toprağa can verdiği ve orada her çeşit canlının yetişmesini sağladığı yağmurda, rüzgârları ve gökle yer arasında emre hazır bekleyen bulutları evirip çevirip yönlendirmesinde aklını işleten bir topluluk için elbette nice deliller vardır.” (Bakara 164). “Azan ve dünya hayatını Ahiret’e tercih eden kişi; Cehennem işte onun için tek barınaktır.”(Naziât 37-38). Selâm ve dua ile.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYapıyorlar, oluyor ve bir şey de olmuyor 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Yargıya güvenin’ 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUABD Büyükelçisi bir şeyler söylüyor da, ne diyor? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRCHP'YE YAPILAN OPERASYONLARA KARŞI NE YAPMALI? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’nin jeopolitik sorumluluğu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBenimki bir valiz hikayesi… 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİklim adıyla sınai kirletmenin ticareti 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYangınlar yeniden başladı, Orman Bakanı ne yapacak ve George Orwell 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKafkasya ötesinde kanlı satranç 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciŞimşek görmüyor mu? 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “Kürt Sorununda atılacak ‘hayal gibi’ 9 adım…” 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSıcak bir yaz, serin bir sonbahar ve belirsiz bir kış 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİİnsan yerin yüzüdür 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.08.2024
4.06.2024
27.05.2024
20.05.2024
5.05.2024
29.04.2024
22.04.2024
2.06.2022
7.03.2022
17.02.2022