Barış Soydan
Pazartesi günü T24’te yayınlanan “Böyle giderse ekonomi yine duvara çarpacak” başlıklı yazımın mürekkebi kurumadan dolar 7TL’yi aştı, 7.03’e dayandı. Ve korkarım bu daha başlangıç.
Ne yani, çok iyi bir ekonomist miyim? Altıncı hissim mi güçlü? Yok canım, ikisi de değil. Sadece işimi yapıyorum. Ekonomiyi izliyor, yatırım kuruluşlarının raporlarını okuyor, uluslararası medyayı takip ediyorum. İşin buraya geleceği o kadar belliydi ki…
Daha önce de yazmıştım, bir para biriminin ne zaman değer kazanacağı, ne zaman değer yitireceği gizemli bir olay değil. Bu konuda yazılmış yerli, yabancı, yüzlerce, binlerce bilimsel makale mevcut.
İktisata göre bir para biriminin değerini düşüren nedenler şunlar:
- Enflasyon
- Cari açık
- Para arzındaki patlama
- Rezervlerdeki erime
- Yabancı sermayenin kaçışı
Bunlar Türkiye’de var mı? Var. Sadece bunlar mı? Başka nedenler de var. “Kendi dolar tahminini kendin yap: Dolar neden yükseliyor, daha ne kadar yükselir?” başlıklı yazımda anlattığım gibi ekonomi küçülüyor, iktidara kimse güvenmiyor...
Kısacası doların neden 7 TL’yi aştığına değil, bugüne kadar nasıl olup da aşmadığına şaşırmak lazım. (Onun nedenini de herkes biliyor: Kamu bankaları TL’yi desteklemek için aylardır dolar satıyor. Yatırım kuruluşu Goldman Sachs’ göre, TL’yi savunmak için son bir yılda harcanan para 60 milyar doları geçti.)
Peki şimdi ne oldu, dolar neden şimdi 7 TL’yi geçti? Çünkü a) Dış politikada gerilim katsayısı arttı; Avrupa’yla sular ısındı, Fransa Libya nedeniyle Türkiye’ye yaptırım istedi, Yunanistan, Ayasofya nedeniyle boykot çağrısı yaptı b) Türkiye’nin ekonomik kırılganlığıyla ilgili spekülasyon çarkı hızlandı.
Geçen yazımda Nobelli iktisatçı James Tobin'in meşhur sözünü aktarmıştım: "Döviz piyasasındaki hareketin büyük kısmı spekülasyon ve spekülasyon hakkında spekülasyondan ibarettir." Türkiye hakkında spekülasyon ve spekülasyon hakkındaki spekülasyonlar da hızlanmış durumda.
İzninizle son yazımdan iki paragrafı tekrarlayacağım...
Uluslararası yatırım kuruluşu TD Securities'ten Christian Maggio, geçen hafta Reuters'a şöyle diyordu: "Bu yılki hızla giderse Merkez Bankası’nın brüt rezervlerinin tamamını yaz sonu veya sonbahar başında bitireceğini düşünüyoruz."
Swap'la başka bankalardan borç alınan paralar olmasa Merkez Bankası'nın rezervlerinin ekside olduğunu sağır sultan bile duydu. Hâlâ duymayan varsa, Mahfi Eğilmez'in yazısını tavsiye ederim...
Spekülasyonların bir başka kaynağı, kamu bankalarının 10 milyar doları aşan döviz açığı. Ekonomist Murat Kubilay geçen hafta bu veriye dikkat çekerek, "Herhangi bir kur artışı halinde büyük kamu zararı oluşabilir ve finansal sistem çatırdayabilir. Tehlikenin farkında mısınız?" diye soruyordu...
Toparlayalım, makro ekonomik nedenler bir yandan, finansal sistemin kırılganlığı diğer yandan, sanki ekonomi çok sağlammış, sanki cam evde oturmuyormuşuz gibi Avrupa’yla atar-gider politikası öbür yandan…. İşte bu nedenle perşembenin gelişi çarşambadan belliydi.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021