Barış Soydan
Hafta sonu Süleyman Soylu'un ne demek istediğini düşündüm durdum. İçişleri Bakanı, Afyon'da düzenlediği mitingde hiç yapmadığı bir şeyi yaparak ekonomiye girdi ve "Temmuz ayından itibaren ülkemin ekonomisi öyle bir atağa kalkacak, öyle bir sıçrayacak ve büyüyecek ki, etrafımızdaki Almanya'sı, Fransa'sı, İngiltere'si, İtalya'sı ve hele o her şeye burnunu sokan ABD'si de çatlayacak, patlayacak" dedi.
Ondan birkaç gün önce de Cumhurbaşkanı Erdoğan televizyon canlı yayınında, "Faizleri düşürmemiz şart. Temmuz Ağustos buraları bulacağız ki faiz düşmeye başlasın" demişti.
Temmuz ayında ne olacak?
Erdoğan ve Soylu'nun sözleri, iktidarın ekonomide bir vites değişikliğine hazırlandığı izlenimini veriyor. Öyle ya, bir şeyler yapmak zorundalar, zira AKP'nin oyları şıpır şıpır eriyor. Karadeniz'de doğalgaz rezervi, Taksim'de açılan camii, ekonominin yüzde 7 büyümesi vatandaşın bir kulağından girdi, öbür kulağından çıktı. Aksoy Araştırma'nın verilerine göre AKP'nin oy oranı, kararsızlar dağıtıldıktan sonra yüzde 32.3'e inmiş durumda. Başka anketler de iki puan aşağı, üç puan yukarı benzeri bir tabloyu ortaya koyuyor.
Oylardaki erimenin sebebi belli: İşsizlik ve enflasyon. Süleyman Demirel'in veciz sözündeki "tencere". (Demirel şöyle demişti: "Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur.")
Yine Aksoy Araştırma:
Tayyip Erdoğan, hayat pahalılığının nasıl çözüleceğini yukarıda sözünü ettiğim canlı yayında şöyle anlattı: "Faiz yükünü biz yatırımların üzerinden kaldırırsak, maliyetlerin üzerinden kaldırırsak, ondan sonra maliyet enflasyonunu tetikleyen faiz olduğu için orada da bir rahatlama dönemine girmiş olacağız. Bütün mesele maliyet enflasyonundan faiz yükünü kaldırmaktır."
Peki ya işsizlik? Orada da iktidarın ne yapacağını geçtiğimiz yıllardan biliyoruz: Faiz indirilecek, ekonomi hormonlu bir şekilde canlandırılacak.
Bunu ne zaman yapsalar konut, mobilya, beyaz eşya, yatak yorgan, bardak çanak satışları gerçekten de arttı. O aralıkta seçime gittiler ve istediklerini aldılar.
Misal, 2018 seçimlerinde böyle olmuştu. Çok değil, seçimden bir ay sonra ekonomi duvara çarptı, dolar aldı başını gitti ama atı alan çoktan Üsküdar'a geçmişti.
AKP aynı yöntemi tekrar dener mi? Bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var: Ekonomi ne zaman hormonlu şekilde canlandırılsa dolar patlıyor.
Bunun son örneğini geçen yaz gördük: Kredi muslukları açıldı, Türkiye açık ara dünyada kredilerin en fazla arttığı ülke oldu.
REEL KREDİ BÜYÜMESİ (2020, birikimli)
Mavi: Türkiye
Turuncu: Gelişmekte olan ülkelerdeki en hızlı artış
Yeşil: Gelişmiş ülkelerdeki en hızlı artış
Kaynak: Dünya Bankası
Bu sayede 2020'nin ikinci çeyreğinde, önceki çeyreğe göre yüzde 11 küçülen ekonomi üçüncü çeyrekte (çeyreksel bazda) yüzde 15.9 büyüdü.
Ama talep hormonlu şekilde artınca ithalat ve cari açık patladı. Cari açık da doları patlattı. 2020 baharı boyunca 6.85 TL civarında tutulan dolar Ağustos başında önce 7 TL'yi, sonra 8 ve 8.50 TL'yi geçti. Yani ekonomi duvara tosladı.
Süleyman Soylu "Temmuz'da atağa kalkmaktan" söz ederken gerçekten düşük faizi ve kredilere dayalı hormonlu büyümeyi mi kastediyor, iktidarın gündeminde bir erken seçim planı mı var, henüz bilmiyoruz.
Ama bir şeyi artık biliyoruz: Plan eğer buysa, dolar bir süre sonra alır başını gider. Tasarruflarınız dolar, Euro, altında duruyorsa, acele etmeyin, bekleyin.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021