Cafer Solgun
Cumhurbaşkanı Erdoğan AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na hükümeti kurma görevi verdiği günün öncesi de dahil mikrofonu her eline aldığında “Bir an önce hükümet kurulmazsa erken seçime gideriz” diyor. Çok açık; Erdoğan koalisyon istemiyor, kendisinin kumanda ettiği AKP’nin tek başına iktidar olmasını istiyor. Ve bunun nedeni ne ‘istikrar’ ne de memleketin hayrı; fiilen ‘başkan’ olarak ülkeyi yönetmeye devam etmek istemesi.
Erken seçim, özellikle de bu yıl bitmeden yapılacak olan bir seçim, AKP de dahil Meclis’teki hiçbir partinin öncelikli tercihi değil. Hem ülke ekonomisini çıkmaza sokacağı ve hem de bugünkünden “çok farklı” bir tablonun ortaya çıkması mümkün görünmediği için. Aksine erken seçim zorlamasının, bu tavrın sahibi olanlar için ‘kötü’ sonuçlanması ihtimali daha fazla. Nitekim bazı anket araştırmalarının ortaya koyduğu veriler de bu yönde.
Fakat Saray’da ‘Gördünüz, olmuyor işte’ propagandası üzerine bina edilmiş bir seçim stratejisinin tabloyu değiştirebileceği öngörülüyor. Erdoğan ve akıldaneleri ‘bunu denemek, zorlamak lazım’ planlaması yaptılar. Davutoğlu’na görevin geç verilmesi de bu planlama çerçevesinde oluşturulan takvim ile ilgili. Bu arada Suriye’ye askeri müdahale lafının ortaya atılması, beraberinde “terörle mücadele” konseptinin canlandırılması ve ‘derin’ provokasyonlar, algı operasyonları kamuoyuna pompalanacak ‘güçlü hükümet lazım’ mesajına zemin oluşturacak diye hesaplanıyor.
Bu hesabın zaafı, Başbakan Davutoğlu ve AKP içerisinde hatırı sayılır bir kesimin 7 Haziran seçim sonuçlarına razı gelmek eğiliminde olması. Bu nedenle Davutoğlu’nun koalisyon görüşme ve girişimlerinden gerçekten sonuç almak istediği görülüyor. CHP “çözümsüzlüğün adresi biz olmayacağız” tavrıyla, HDP yapıcı bir muhalefeti esas almak yaklaşımıyla Saray’ın hesaplarını bozuyor.
Tarafların temel konularda asgari mutabakat sağlayarak kuracakları bir AKP-CHP koalisyon hükümeti, yargı bağımsızlığı, çözüm sürecini de kapsayacak bir demokratikleşme vizyonu, seçim barajının düşürülmesi ve hatta hiç değilse üzerinde uzlaşma sağlanan maddeler itibarıyla kapsamlı bir anayasa değişikliğinin gerçekleştirilmesi gibi konularda önemli bir misyon üstlenebilir. Avrupa Birliği ile ilişkiler canlandırılabilir, çöken Ortadoğu politikasında köklü bir revizyona gidilebilir. Ülke, normalleşme yoluna girer.
Erdoğan’ı rahatsız eden de işte bu. Meydanlara çıkıp “CHP camileri ahır yaptı” diyemeyecek. “İmam hatip okullarını kapattılar” diyemeyecek. Belki siyaseten gereğini yapmaktan uzak durduğu Dersim tartışmaları da başlatamayacak. En önemli siyaset argümanı işlevini kaybedecek. Dahası, resmen olamadığı “başkan” rolünü fiilen oynaması mümkün olamayacak. Kafasına göre takılamayacak. Ahmet Davutoğlu üstlendiği başbakan görevinin ciddiyet ve sorumluluğunu taşımaya başlayacak. Kendisine yönelik yandaş medyadaki Erdoğanistlerden gelen “haddini bil” tacizlerine sessiz kalmayacak ve partisini yeniden iddiaları olan bir parti haline getirmeye çalışacak. Kutuplaşma, kamplaşma, gerginlik ve “iç ve dış mihraklar” siyaseti, çökecek.
Türkiye’nin gerçekten bir ‘yeni Türkiye’ olması, mümkün. Herkes sorumluluğunu bilirse...
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTAlbayrak’ın Gelgitleri.. 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYoksa bu gelen hukuk ve demokrasi mi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAGerçek sanık sandalyesinde 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolErdoğan ve Trump 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset arenasında birileri hesabını yanlış yapıyor 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci‘Orta Sınıf’ bu kez kazanıyor… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBen Şüheda Sena Öğütalan; masumiyetim tek teminatımdı, kâbusum oldu… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomideki Gelişmelerin Değerlendirilmesi 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Kim bu Devlet Büyükleri?” 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSumud tecrübesi bize neler söylüyor? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKaan’ın motorları ve bir soru: Türkiye’nin F-35 alması şart mıdır? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEller Bağlı Duruş: Barışın ve Özgürlüğün Ahlâkî Politik Çığlığı... 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanÖzgür Özel sol medyanın gazına gelmedi 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUBir fotoğrafın bana düşündürdükleri… 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANFotoğraflar tarafsız değil 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMeşruiyet ve toplumsal cinsiyet: Eşbaşkanla tokalaşılmadı 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçMemleketin geleceği hangi fotoğrafta? 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAYM “vatandaşı koru” dedi… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025