Cafer Solgun
Savaş ve çatışma ortamları olağan dışı dönemlerdir ve kendisine özgü bir psikolojisi vardır. Savaş kararı verenlerin ilk işi bunun psikolojisini oluşturmaktır. Savaşı yürütenlerin yaptıkları işe ‘ikna’ edilmeleri buna bağlıdır. Bu özgün psikolojide akıl, insaf, izan, vicdan yoktur; olmamalıdır. Karşı taraf ‘düşman’dır ve yok edilmelidir. O tarafı ‘düşman’ görmeyenler de ‘hain’dir ve onlar da ‘düşman’ muamelesi görecek, ‘ihanetlerinin’ bedelini ödeyeceklerdir. Dolayısıyla toplumun da ‘net’ bir şekilde ‘taraf’ olması gerekir.
Müthiş bir ajitasyon ve duygusallık hali vardır ve bu psikolojinin hakim olduğu yerde insanların etkisi altına girdiği klişe ve kabulleri zorlayan ‘ama?’ diyen yaklaşımlar getirmek zordur, cesaret işidir. Bazılarının gözünde bir anda ‘hain’ olmanız, kendinizi hedef tahtasında bulmanız, takibata uğramanız ve hatta canınızdan olmanız işten bile değildir.
Biliyoruz; savaş ve çatışma ortamının hükmü kalmadığında savaşı yürütenlerde görülen normal hayata uyum problemleri, psikolojik sorun ve sendromlar, etkisi altına girdikleri olağan dışı psikolojiyle ve o psikolojinin kendilerini adeta başka birer insan haline getirmesiyle ilgilidir. Amerika’da bu ‘Vietnam sendromu’ olarak kavramlaşmıştı.
Bizde de 90’lı yıllar böylesi bir ‘olağanüstü’ dönem olarak yaşandı. Ama ‘sorun’ ve ‘savaş hali’ artan azalan bir çizgide sürekli gündemimizde kaldığı için o dönemin anlamı ve sonuçlarıyla doğru dürüst yüzleşmemiz mümkün olamadı. Bu, hala bir ortak sorumluluğumuz. Fakat maalesef bu tespiti anlamsızlaştıran bir ‘olağanüstü’ döneme girdik yeniden.
Herkesin ‘Vatan-Millet-Sakarya’ saflaşmasına zorlandığı bir ortamda bazı gerçekleri soğukkanlılıkla dile getirmenin müşkülatını çok iyi biliyorum. Bildiğimi unutsam da hatırlatan çok oluyor zaten. Bir süredir, bazı okurların ‘neden terör örgütüne lanet okumuyorsun?’ sorularına maruz kalıyorum örneğin. Oysa sorunumuz ‘lanet okumak’ değil, neden ve sonuçlarıyla birlikte sorunun kendisi.
Şemdinli’deki çatışmada hayatını kaybeden komiser Ahmet Çamur’un çocuklarının bacağına, beline sarıldığı o fotoğrafa bakıp da gözleri yaşarmayanın insanlığından şüphe ederim. Onun adına düzenlenen cenaze törenini siyasi bir mitinge çevirenlerin, “ne mutlu ki şehit oldu” diyenlerin o insanın geride bıraktığı ailesinin acısını içtenlikle paylaştığına ise inanmıyorum.
Kimselerin ayaklanmasına gerek yok ama bu acının bir de Kurdi boyutu var işte. Varto’da işkence edilerek öldürülen ve çıplak bedeni teşhir edilen Kevser Eltürk’ün geride bıraktığı ailesinin acısı mesela... Ya da Diyadin’de özel timlerin öldürdüğü ve “çatışmada öldürülen teröristler” süsü verdiği, olaya tanıklık edenlerin de ölümle tehdit edilerek susturulmak istediği gariban fırın işçileri 15 yaşındaki Muhammet Aydemir ve 16 yaşındaki Orhan Aslan’ın ailelerinin acıları...
Hakkarili annenin gözyaşları ile Yozgatlı annenin gözyaşları arasında ayrım yapmanın vicdansızlık olduğunu anlayacağımız günler geldiğinde birbirimizin yüzüne bakabilelim...
Bize yükseklerden dayatılan savaş psikolojisinin gücüne karşı koymak zor olabilir. Ama tarafımız barıştan yana olmak zorunda. Bize kim başka her ne söylüyorsa, yalandır.
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTAlbayrak’ın Gelgitleri.. 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYoksa bu gelen hukuk ve demokrasi mi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAGerçek sanık sandalyesinde 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolErdoğan ve Trump 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset arenasında birileri hesabını yanlış yapıyor 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci‘Orta Sınıf’ bu kez kazanıyor… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBen Şüheda Sena Öğütalan; masumiyetim tek teminatımdı, kâbusum oldu… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomideki Gelişmelerin Değerlendirilmesi 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Kim bu Devlet Büyükleri?” 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSumud tecrübesi bize neler söylüyor? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKaan’ın motorları ve bir soru: Türkiye’nin F-35 alması şart mıdır? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEller Bağlı Duruş: Barışın ve Özgürlüğün Ahlâkî Politik Çığlığı... 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanÖzgür Özel sol medyanın gazına gelmedi 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUBir fotoğrafın bana düşündürdükleri… 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANFotoğraflar tarafsız değil 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMeşruiyet ve toplumsal cinsiyet: Eşbaşkanla tokalaşılmadı 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçMemleketin geleceği hangi fotoğrafta? 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAYM “vatandaşı koru” dedi… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025