Gökhan BACIK
Suudi Arabistan ile İran arasındaki gerilimin had safhaya çıkması ile uzun süredir insanların aklındaki soru yeniden gündeme geldi:
Ortadoğu'da büyük bir savaş çıkar mı? Savaşın basit bir kuralı var: Artık kaçınılmaz ise savaş çıkar. Başka bir ifade ile savaşın da -içinde barındırdığı bütün kötülüklere rağmen- bir mantığı var. Peki o zaman bir soru daha var: Kaçınılmaz hale gelen nedir ki savaşı tetiklemektedir?
Aktörler ve ülkeler için hayati stratejik alanlarda “menfaatlerini ancak savaşla koruyacakları düşüncesi” onları savaşa ikna eder. Burada bir hesaplama hatası olabilir. Aktörler riskleri abartabilir. Ancak son tahlilde doğru yahut yanlış bir hesap ile “hayati stratejik çıkarlarım için savaşmam gerekiyor” aşamasına gelinince artık savaş kaçınılmaz olur.
Peki Ortadoğu'da böyle alanlar yani bazı ülkelerin hayati stratejik alanlarındaki menfaatlerini tehdit eden konular var mı? Var hem de çok sayıda.
Örneğin, Rusya bir süredir açıkça Türkiye'nin Suriye başta olmak üzere bu alandaki hayati stratejik planlarını neredeyse planlı biçimde hedefine koymuş durumda. Geçen aralıktan bu yana Rusya, başta YPD olmak üzere pek çok Kürt grubun Fırat'ın batısına da uzanacak biçimde güçlenmesine yardımcı oluyor. Hatta Suriye'ye konuşlandırdığı S-400 hava savunma sistemleri ile Rusya fiilen Kürt gruplara “güvenli hava sahası” sağlamakta. Özellikle Rus jetinin Türkiye tarafından düşürülmesinden sonra, Rusya adım adım ve çok planlı biçimde Suriye'de Türkiye'nin stratejik kazanımlarını teker teker yok etmekte. Eğer süreç böyle devam ederse Kürt sorunu bağlamında Rusya'nın halihazırda pozisyonu uzun dönemde kritik önemli sonuçlar üretecektir. Peki, burada Türkiye'nin uzun vadeli hayati stratejik çıkarları için tahammül noktası nedir?
ŞİİLERİN POLİTİK HAREKETLENMESİ VE SUUDİ ARABİSTAN
Benzer bir durum Suudi Arabistan için geçerli. Bugünkü Suudi Arabistan aslında beşeri ve pek çok politik açıdan işler bir devlet değildir. Daha ziyade uluslararası dengeler ve maddi imkanlar ile ayakta kalan bu politik yapının vatandaşlık gibi hayati devlet olma vasıfları yok denecek kadar zayıftır. Petrol bu şekilde düşmeye devam ederse Suudi Arabistan nasıl ayakta kalacak? Daha kritik olan şudur: Ortadoğu'da Şii hareketlenme bu şekilde devam ederse Suudi Arabistan iki büyük darbe alacak: Birincisi, Suudi Arabistan'ın Doğu Vilayeti'nde büyük bir Şii nüfus var. Burası tarihsel olarak neredeyse kesintisiz bir isyan halinde. Nitekim Arap İsyanları'nın başlaması ile Bahreyn ile paralel biçimde Doğu Vilayetindeki Şiiler protesto yürüyüşleri yaptılar. Suudi yönetimi bu isyanları güç kullanarak bastırdı. Aynı sorun Yemen ile geçerli. Suudi Arabistan ve Yemen sınırı üzerinde sınırları aşan bir Şii nüfus var. Kısacası bu Şiilerin politik hareketlenmesi Suudi Arabistan'ın üzerinde oturduğu politik-sosyolojik yapıyı tuz buz edebilir. İkinci büyük risk, bölgesel. Suudi Arabistan'ın bugünkü şekliyle devam etmesi için bölgede İran-merkezli Şii jeopolitiğinin etkisini artırmaması lazım. Halbuki Suriye ve Irak'ta böyle olmadı. Daha kötüsü nüfusun çoğunluğunun Şii olduğu Bahreyn'de benzer bir sürecin yaşanması. Bütün bu kötü ihtimallerin gerçekleşmesi demek Suudi Arabistan için yaşamsal kriz anlamına geliyor. O zaman Suudiler, “hayati stratejik çıkarlarımız risk altında savaşmaz isek yok oluruz” diye düşünebilirler.
Benzer örnekler çoğaltılabilir. Bunlardan “yarın savaş çıkacak” anlamı çıkarılamaz. Ancak şunu kabul etmek gerekiyor: Ortadoğu tarihsel olarak savaş-doğurgan bir coğrafyadır. Yani bölgemizde savaş kimseyi şaşırtmaz. İkincisi ise bölgede pek çok ülkenin savaşarak müdahil olmak zorunda kalacağı bazı hayati risk alanları hızla büyümektedir. Örneğin İran, Suudi Arabistan'ın Bahreyn'deki Yemen'deki Şii nüfusu askeri güç kullanarak düzenleme siyasetine ne kadar tahammül edecektir? Bütün bunlar bazı ülkeler için bir noktadan sonra tahammül edilemez hayati stratejik konulardır.
Konunun bir de sosyal boyutu var. Ortadoğu'daki Müslüman ümmetin kahir ekseriyeti “gerçeklikten kopmuş” halde. Bırakın Yemen'de öldürülen Şiilere tepki vermeyi örneğin Türk kamuoyunun büyük bir kısmı Diyarbakır'da ne olduğuna ilgi göstermiyor. Daha kötüsü şu: İran ve Suudi Arabistan bir savaşa girse ve binlerce Müslüman birbirini öldürse “bu savaşı kesin Yahudiler çıkarmıştır” diyerek tepki vererek içini rahatlatacak büyük bir nüfus var! Bunlar şunu gösteriyor: Maalesef savaşın pazarlanabileceği bir kamuoyu Ortadoğu'nun hemen her ülkesinde oluşmuş durumda! Müslümanların çoğu ya ilgisiz ya savaş taraftarı gibi bir profil çiziyor. Kıyılarına onlarca çocuk ölüsünün vurduğu, hac ibadetinde insanların birbirini ezerek öldürdüğü bir coğrafyada savaş riskini yüksek hassasiyetle ele alacak kamuoyunun olmaması da hiç şaşırtıcı değildir!
Yazarlar
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Terörsüz Türkiye süreci’ ile 15 Temmuz’u birlikte anma… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Kutup başı” 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYBırakın ömür boyu otursunlar o koltuklarda 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCoğrafyanın kader olmadığı ülke... 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluAKP’nin AB planı: Çözüm süreci, sermaye akışı için nasıl kullanılacak? 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜRECE DOĞRU TUTUM 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Öcalan’ın Önerisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2025
27.05.2025
24.03.2025
10.03.2025
23.02.2025
16.02.2025
27.01.2025
3.12.2024
19.11.2024
7.11.2024