Mehmet ALTAN
Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile birlikte Paris’te bulunan bakanlık sözcüsünün, durup dururken, ABD’nin son dönemde Türkiye’den en büyük talebi olan NATO’nun füze kalkanı ile ilgili açıklama yapmasına ve ‘Dışişleri Bakanlığı, NATO’nun caydırıcılığını güçlendirmek amacıyla balistik bir füze tehdidine karşı füze erken uyarı radarının Türkiye’ye kurulacağını’ duyurmasına pek bir anlam verememiştim...
Muhtemelen, Birleşmiş Milletler’in Mavi Marmara Raporu’nun resmen açıklanması ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun basın toplantısı öncesi ABD’yi İsrail konusunda sıkıştırmak için atılan stratejik bir adımdı...
***
Ne var ki Birleşmiş Milletler’in Mavi Marmara Raporu resmen açıklanmadan önce New York Times Gazetesi’ne haber oldu...
Ve görüldü ki BM Komisyonu Türkiye’nin taleplerini pek de haklı bulmadı...
Ama en vahimi BM’nin, Türkiye’nin ‘kaldırılsın’ dediği İsrail’in Gazze’ye yönelik uyguladığı ambargoyu da yasal bulmasıydı...
Raporda, ‘Gazze’ye silah girmesinin engellenmesi için deniz ablukası yasal bir güvenlik önlemidir’ deniliyordu...
***
Hâlbuki Türkiye, ‘İsrail’in uluslararası yardım konvoyuna uluslararası sularda saldırması, seyrüsefer hürriyetinin ve açık denizlerde seyrüsefer güvenliğinin ihlalidir. Açık denizlerde seyrüsefer serbestisi uluslararası teamülü hukukun temel unsurları arasında yer almaktadır. 1958 Açık Denizler Sözleşmesi ve 1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi, açık denizlere ilişkin hürriyetlerin genel kabul görmüş uluslararası kurallarını kodifiye etmiştir. Bandıra devletinin münhasır yargı yetkisi, açık denizlere ilişkin hürriyetlerin önemli bir unsurunu teşkil etmektedir’ tezini ısrarla dillendiriyordu...
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün raporu ‘yok hükmünde sayması’ ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun BM tarafından reddedilen resmi tezde ısrar ederek ‘Doğu Akdeniz’de en uzun kıyısı bulunan sahildar devlet olarak Türkiye Doğu Akdeniz’de seyrüsefer serbestisi için gerekli gördüğü her türlü önlemi alacaktır’ demesi buradan kaynaklanıyor...
***
İsrail, ‘Mavi Marmara’ gemisine kıyılarından yaklaşık 72 mil açıkta müdahale etti...
1982 Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 3’üncü maddesine göre, devletlerin ülkesel egemenliğinin bir parçası olan karasularının genişliğini ise en fazla 12 mil olabiliyor...
Bazı özel durumlarda bu sınır 24 mile kadar çıkabiliyor, ancak bu takdirde de bu hakka sahip ülke sadece gümrük, maliye, muhacerat ve sağlıkla ilgili karar alıp, yaptırım uygulayabiliyor...
İsrail, 200 millik Münhasır Ekonomik Bölge ilan etmiş bulunmakla birlikte, bu yetkiden doğan hakları, diğer devletlerin seyrüsefer serbestisini engelleyecek şekilde kullanılamıyor...
Seyrüsefer serbestisinden yararlanan bir ticaret gemisiyle ilgili asli yetki kullanımı uluslararası hukuka göre sadece Bayrak Devletine ait...
Yabancı bayraklı ticaret gemisi ile ilgili ancak ‘deniz haydutluğunun bastırılması’, narkotik maddelerin kanundışı ticaretinin önlenmesi, açık denizde yapılan izinsiz yayının önlenmesi, kesintisiz takip hakkı ve ziyaret hakkı kapsamında yetki kullanabiliyor...
Birleşmiş Milletler, uluslararası antlaşmalara rağmen, 72 mil açıkta devlet terörü uygulayan İsrail’e karşı Türkiye’nin tezlerini haklı görmeyince ortaya büyük bir çelişki çıkıyor...
***
Bundan böyle ne olacak?
Yunanlılar ile hava sahasında yaşadığımızı şimdi İsrail ile denizde yaşamamız mukadder gözüküyor...
Türkiye söylendiği üzere Doğu Akdeniz’de seyrüsefer serbestisi için gerekli gördüğü her türlü önlemi alacak ise bunun sonucu muhtemelen sıcak bir sürtüşmedir...
Sıcak sürtüşme sınırlı mı kalır, daha ileri düzeyde askeri bir noktaya mı taşınır, onu göreceğiz...
Ama seyrüseferin savaş çıkartma kapasitesi yüksek gözüküyor...
Yazarlar
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘AK Parti+MHP+DEM’ yetmedi, muhalefet de cepheye çağrılıyor 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluErdoğan, bir anda neden sürecin önüne geçti? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHükümet harcadıkça ülkenin refahı azalıyor 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENTürk – Kürt – Arap söylemi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025