Mehmet ALTAN
Kenya’nın başkenti Nairobi’de bir gecekondu semtindeki yangının ardından petrol boru hattındaki patlamada 100’den fazla kişinin ölmesi...
Fransa’da bir kişi öldüğü ve üç kişinin de yaralandığı nükleer bir tesisteki patlama ve İran’ın Buşehr nükleer santralini 37 yıl sonra dün hizmete açması...
İçerde ise...
Türkiye ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde yüzde 8,8 büyüyerek dünyanın en hızlı büyüyen ikinci ekonomisi haline gelmesi... Buna karşın cari açığın Temmuz’da l 5,3 milyar dolar olması, yedi aylık cari açığın da 50 milyar doları aşması...
İrtica ile Mücadele Eylem Planı’yla birleştirilen İnternet Andıcı davasında aralarında emekli ve muvazzafların da bulunduğu toplam 29 sanığın ilk kez yargı önüne çıkması...
Bedelli beklentisinin siyasette giderek yankılanması ve muhalefetin konuyu daha fazla sahiplenmesi... Ve gündemin ilk sırasına oturan Güneydoğu’daki şiddet...
Hakkâri’nin Şemdinli İlçesi’nde PKK tarafından polis ve jandarmaya yönelik düzenlenen eş zamanlı saldırılar sonucunda bir asker, bir polis beş kişinin ölmesi, yedisi jandarma 10 kişinin de yaralanması...
Ankara’daki sürpriz güvenlik toplantısı... Kandil’e kara harekâtı söylentileri...
Bunlara rağmen yolumdan şaşmadım ve bir gün önceki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliğinde, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Uluslararası Sosyal Güvenlik Kuruluşları Birliği işbirliğiyle, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen, ‘19. Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi’ne ve Başbakan Erdoğan’ın oradaki konuşmasına demir attım.
Çünkü gittikçe politikleşirken, iyice asosyalleşen medya bu konuya pek yüz vermedi.
Hâlbuki dört gün sürecek Dünya İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kongresi’ne 40 ülkenin Çalışma Bakanı ile birlikte 120 ülkeden 250 firma ile 20 bin civarında ziyaretçi katılıyor.
Ancak medya açısından çok daha önemlisi resmi kayıtlarına göre Türkiye’de her gün 176 iş kazası oluyor.
Ve her gün üç kişi iş kazasından dolayı ölüyor. Ve her gün beş kişi de iş göremez hale geliyor. Durumun vahameti açısından, şeytan kulağına kurşun, medyada her gün üç köşe yazarının ölüp, beşinin de yazı yazamaz hale geldiğini tahayyül edin...
Medya iş kazaları karşısındaki aldırmazlığına devam eder miydi?
Üstelik bu iş kazalarındaki ölümler ve iş göremez hale gelmeler kader değil... Çoğu aynen madenlerdeki ölümler gibi önlenebilir kazalar... OSTİM’deki felaketin ilk duruşmasında bu ölüm sebeplerinin tamamıyla kontrol yetersizliğinden dolayı rahatlıkla at koşturan bir sahtekârlıktan kaynaklandığı daha dün itiraf edildi.
Ne ki biz öyle siyasallaştık ki sosyal sorunlardan tamamen koptuk.
Toplum olarak hep birlikte kurtulacağımıza olan inancımızın gevşekliği, siyaseten bireysel olarak paçayı kurtarma arayışlarına yoğunlaşmamıza neden oluyor.
Yaşayabilecek iken ölenleri ‘kaybedenler kulübü’ olarak görüp, çözülmesi gereken tüm sosyal sorunları halının altına süpürmek, gittikçe artan bir garip reflekse dönüşmekte...
***
Hâlbuki Başbakan Erdoğan, kongrede yaptığı konuşmada, “bizim kültürümüzde insan çok değerlidir, kutsal bir varlıktır; ancak bu kutsallık, hiçbir ayrım yapmaksızın tüm insanlara şamildir. İnsanın önemsenmediği, yaşamın ve sağlığın ihmal edildiği, temel hak ve hürriyetlerin kolayca yedeğe alındığı bir ortamda, huzurdan da refahtan da bahsedilemez” diyordu...
***
Başbakanın bu çok anlamlı ve haklı sözlerini ortaklaşa benimsemek yerine...
Her gün ortalama 176 iş kazasının olduğu...
Ve her gün üç kişinin iş kazasında öldüğü...
Ve her gün beş kişinin de iş göremez hale geldiği bir ülkede, bu konulara ve ‘insana ait sosyal sorunlara’, başta medya, toplum olarak neden bu kadar duyarsızız acaba?
Şemdinli’deki şiddetin yeniden zirve yaptırttığı ‘Kürt Sorunu’ da aslında hayata ‘insanca’ bakmayan bir anlayışın sonucu değil mi?
Zaten kimilerimiz ona da ‘iş kazası’ gibi bakmıyor mu?
Yazarlar
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘AK Parti+MHP+DEM’ yetmedi, muhalefet de cepheye çağrılıyor 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluErdoğan, bir anda neden sürecin önüne geçti? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHükümet harcadıkça ülkenin refahı azalıyor 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENTürk – Kürt – Arap söylemi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025