Mehmet ALTAN
Dün... Türkiye için bir ilk yaşandı ve bir eski Genelkurmay Başkanı savcılıkta ifadeye çağrıldı. 12 Eylül darbecilerine dava açılmasının ardından sivilleşme için çok önemli bir adım daha atılmış oldu.
Konuyla ilgili olarak bağlandığım kanallardan birindeki spiker, Başbuğ sorgulanırken, ‘27 Nisan e-muhtırasını bizzat yazıp Genelkurmay sitesine koyduğunu ve dönemin Şemdinli savcısı ile Emniyet İstihbarat Daire Başkanı’na yaptırım uygulamasını sağladığını’ canlı yayında anlatan Yaşar Büyükanıt’a neden dokunulmadığını sordu. Çarpıcı bir soruydu.
***
Aslında, parlamento iradesine ipotek koyan biri yargılanmaz iken bir diğerinin ifadeye çağrılması türünden açıklanması zor tutarsızlıklar çok fazla. Çünkü atılan birçok olumlu ve yararlı adım, tutarlı, sistemli bir bütünün parçalarından ziyade münferit gelişmeler olarak kalıyor.
Örneğin, YAŞ’taki oturma düzeni değişiyor ama yasası değişmiyor. Nitekim Türkiye’de bir ilk yaşanıp, eski Genelkurmay Başkanı dün ifade verirken, Uludere’deki otuz beş gencecik insanı kimin katlettiği de belirsizlik ortamında uyumaya bırakılıyordu...
***
Son zamanlarda ülkesini beş yıl içinde Franco faşizminden çıkarıp AB standartlarında bir demokrasiye kavuşturan İspanya’nın eski başbakanı Adalfo Suarez’i daha çok anıyorum...
Suarez hukukçuydu.
Şark’ta ise hedef, ‘sistemi demokratikleştirmekten’ ziyade ‘biat sistemi’ üzerine gelişiyor...
Şark’ta kurumlar biat sistemi içinde ise yapılarının ‘anti-demokratik’ olması siyaseti ve siyasetçiyi maalesef rahatsız etmiyor...
Bizdeki 12 Eylül kurumu YÖK ile 12 Eylül’ün siyasi partiler yasası, bu yaklaşımın en somut örnekleri... Bu kurumu ve yasaları tümüyle lağvetmek yerine bunları biat sisteminin parçaları haline getirmek yeğleniyor...
***
Demokrasilerde toplumun kendi yolunu dilediği gibi şekillendirmesi esas iken, Şark’ta yönetimi ele geçirme ve bireysel egemenlik esas oluyor... Demokrasilerde toplumsal dinamiklerin temel hak ve özgürlüklere dayalı olarak kendini özgürce ifadesi temel hedef iken, Şark’ta yönetenlerin tüm topluma ayar vermeye kalkması ön alıyor...
Zamana ve zemine, ayrıca insandan insana tavırların değişmesi de kurumların demokratikleştirilmesinden ziyade biat sistemine dâhil olup olmamasının esas alınması da bundan kaynaklanıyor... Zaten siyaset, ‘ilke ve kural’ getiren AB sürecine de bu nedenle şaşı bakıyor... Biat sisteminin en büyük panzehiri AB süreci çünkü... Demokrasilerde eleştiri ve övgü bir arada iken biat sisteminde eleştirinin katresi haram sayılıyor... Eleştiriye tümüyle kapalı, abartılı övgüye de sonuna kadar açık dalkavukluk geçerli...
***
Ancak... Arap Baharı’nda da görüldüğü gibi biat sistemi, sonunda en çok yönetenlere zarar veriyor... Belki de Arap Baharı’na gitmeden önce Osmanlı’ya bakmak gerek, muhalefet bir yana, tüm memleketin sahibi sayılan padişahların azımsanmayacak bir kısmı biat sisteminde katlediliyor... Özal döneminden 28 Şubat’a geri dönülmesinin nedeni de kurum ve sistemin demokratikleşmesi yerine, kulüplere antrenör atama noktasına gelinmesiydi...
***
Dün Başbuğ’un sorgulandığı bir gün olmasına rağmen, demokrasi ile biat kültürü arasındaki büyük farkı hatırlatmak istedim...
Suarez, sistemi demokratikleştirmeyi hedef aldığı için beş yılda İspanya’yı Franco rejiminden AB üyeliğine taşıdı...
Bizim ise bir yanımız çok olumlu bir biçimde eski Genelkurmay Başkanı’nı sorguya çağırırken, diğer yanımız çok ürkütücü bir biçimde otuz beş gencimizi bombalayarak öldürme noktasında... Üstelik de böylesi bir olayı 12 saat boyunca sessizce geçiştirmek isteyen Ankaralılaştırılmış bir medya düzeni eşliğinde...
Bu çelişkili konumdan çıkıp ileri demokrasiye geçmenin çaresi sistemi demokratikleştirmek ve dalkavukların alkış tuttuğu biat sistemini de berhava etmekten geçiyor...
Çünkü sistem tümüyle demokratikleşmedikçe, bu sistemin kimin eline nasıl geçeceği belli olmuyor... Ayrıca daha şiddetli bir karşı dalgayı da beraberinde getiriyor...
Yazarlar
-
Taha Akyol15 Temmuz ve OHAL 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKendini gerçekleştirebilecek kehanet: DEM-Cumhur İttifakı 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNETürkler, Kürtler şimdi de Araplar ve sonra yeryüzünün bütün halkları 16.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSürecin en büyük riski 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALU“Beraber yürüyeceğiz” ama nereye doğru Payidar! 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHepiniz oradaydınız be-2 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanZenginin malı züğürdün çenesi: Bu tekneler neden yanıyor? 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATarihi Anlamak, Yargılamak Değil; TKP ve TBKP, Yasallık, Yenilenme ve Kürt Özgürlük Hareketi Üzerine 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘AK Parti+MHP+DEM’ yetmedi, muhalefet de cepheye çağrılıyor 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNGeri Dönüşsüz Yol 15.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMutlular, kızgınlar, endişeliler: Kürt sorunu nasıl çözülecek? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞErdoğan’ın imkânsız hayali: Suriye’de Rojava’yı Türkiye’de CHP’yi kendi kaderine terk etmeye razı bi 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluErdoğan, bir anda neden sürecin önüne geçti? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞTARİHSEL “TKP’NİN TARİHİ” YAZILMALI… 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIK11 Temmuz’dan sonra sıra neye geldi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHükümet harcadıkça ülkenin refahı azalıyor 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYeni süreç, yeni stratejiler: İktidardaki çatlaklar ve çelişkiler muhalet için tuzak mı, yoksa fırsa 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanSoykırım ekonomisini ifşanın bedeli 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENTürk – Kürt – Arap söylemi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayDış borç ve sosyalist kemer sıkma 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYüz yıllık düğümü çözme yolunda cesur adım Devlet Bahçeli’den geldi 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNBundan sonra top devletin sahasına geçiyor 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünTürkiye kazandı… 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBizim Hayırlı Cumamız 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun“Türkiyeli değil, Türk!” 11.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.07.2025
26.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025