Mehmet TIRAŞ
Haziran ayının en önemli olayı hiç kuşkusuz 7 haziran da yapılan ve Recep Tayyip Erdoğan’ın diktatörlüğünün önünü kesen;AKP’nin 13 yıllık iktidarına son veren genel seçim sonuçlarının yanında;Türk siyasetine tam 45 yılık damgasını vuran 9.Cumhurbaşkanı eski Başbakanlardan Süleyman Demirel’in ölümünün yanındabirde; 11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 12 yıl kesintisiz basın baş danışmanlığını yapmış Gazeteci Ahmet Sever’in “Abdullah Gül ile 12 yıl” adlı kitabı Haziran ayında gündeme damgasını vuranlar oldu.
Haziran ayının 22’si benim açımdan bu tarihin önemli bir yeri vardır; değer verdiğim Türk medyasında 70 yıldır yazı yazan,hayatını düşüncesiyle idame eden,başka bir işe başvurmadan böyle bir zorluğu göğüsleyen ve yüzlerce ağır cezada yargılanmış, TİP’ten bir dönem milletvekilliği yapmış,hapisler yatmış, işkence görmüş büyük bir düşünür, kendini yazı işçisi olarak tanıtan,duayen gazeteci yazar Çetin Altan’ın 22 Haziran doğum günü olmasıdır.
Çetin Altan 1927 yılının 22 Haziran günü İstanbul’da dünyaya gelir,üzücü olan şuan sağlık nedeniyle Şubat 2015 tarihinden bu tarafa yazı yazamıyor evinde zorunlu istirahat ediyor.Zor ama dileriz sağlığına kısa dönemde kavuşur ve bizi gerçekle yüzleştiren ve düşündüreno günlük makalelerinden mahrum etmez. İyi ki doğdun Çetin Altan deyip, sağlıklı uzun ömürler dileyip.. Biz Haziran ayının 17’de92 yaşında aramızdan ayrılan bir dönem siyasete damgasını vuran Süleyman Demirel’e dönelim.
Süleyman Demirel’den bahsetmeden geçmek imkansız gibi bir şey çünkü;Demirel üç askeri darbeyi fiilen yaşamış ama hiçbir zaman darbeler karşısında dik durmamış; hatta 28 Şubatdarbesini desteklemişbir siyasetçidir.
12 Mart döneminde Denizlerin asılmasına parlamentoda evet demiş, askerlerin verdiği muhtıra ile başbakanlıktan düşürülmüş biri.12 Eylül asker darbesinde de iktidarda Demirel var ama yine asker darbeyle görevden uzaklaştırılıp, Zincirbozan’dagözaltına alınmış, 10 yıl askerler tarafından siyasi yasaklı sayılarak siyaset yapması elinden alınmış,,siyasi yasağı ise referandum yoluyla kaldırılmış bir devlet adamıdır Demirel.
Muhalefette iken darbecilerden hesap soracağım diyerek meydanlara çıkan ve on binleri peşine takan, sandıktan da başarıyı yakalamış mücadeleci bir siyasetçidir Demirel.
Siyasi yasağı kaldırılınca partisinin başına geçip 1991 yılında yapılan Genel seçimlerde iktidara gelmek için yollara düşer, insanları meydana çekmede bir sıkıntı yaşamayan, vatandaşla diyalog kurmakta zorlanmayan müthiş bir muhalefetlik yapmış; karakolların duvarları camdan olacak diye işkenceleri,gözaltı kayıplarını gündeme taşımış, darbecilerden hesap soracağını,benim iktidarımda konuşan-tartışan bir Türkiye sözü vermiş,kendine karşı asker darbe yapan Kenan Evren’e 12 Eylül’den önce sen Antalya’da tapu müdürü müydün diyerek nüktedan bir espriyle meydanlarda destek görmüş,dağa çıkarım da Çankaya’ya çıkmam diyerek darbe başı Kenan Evren’e göndermeler yapan bir politikacıydı Demirel. Güneydoğu da Kürt realitesini tanıyoruz demiş, Ankara’ya dönünce derin devletten fırçayı yeğince de, bana Kürt sözünden bahsettiremezsiniz der.Yine 12 Eylül öncesinden sağ-sol terörünü yorumlarken de hafızalara kazınan o sözü unutulacak gibi değil: “Bana sağcılar ve milliyetçiler cinayet işliyor dedirttiremezsiniz” demişti.
Demirel’in muhalefetliği kusursuz denilecek kadar başarılıydı. Demirel’i tanımayan seçmen muhalefette söylediklerini reddetme ve Demirel’e oy vermeme gibi bir lüksü olamazdı.Demirel muhalefette Batı tipi bir siyasi liderlik profili çizer ve demokrasiyi savunur ,Temel Hak ve özgürlüklerden bahsederdi.
1991 yılında bu söyledikleriyle toplumun önüne çıkan,yapılan genel seçimlerde Başında bulunduğu DYP ile sandıktan yüzde 27 oy alarak birinci parti çıkmış ve SHP’e ile koalisyon hükümeti kurmuştur.
Kendisine karşı askeri darbe yaparak cumhurbaşkanı olan Kenen Evren’den ve darbeci arkadaşlarından, hesap soracağını vaat eden Demirel’e; darbecilerden, hesap soracak mısınız, Çankaya’ya çıkacak mısınız diye sorulduğunda?
“Devletin tepesinde kavga ettirmem diyerek oportünist bir cevap vermiştir”
Meydanlarda söylediklerini, bunlar geride kalmış meydanlardasöylenmiş ve tartışılıp kapanmıştır diyerek geçiştiren bir siyasetçi idi Demirel.
Karakolların duvarları camdan olması şöyle dursun,en fazla Güneydoğu da faili meçhul cinayetler, gözaltı kayıpları,köy yakmalar,boşaltmalar ve göçe zorlamalar Demirel’in SHP ile kurduğu hükümet döneminde olmuştur.Hatta Demirel Batman valisinin hukuk dışı bir silah temin etme olayına; bazen devlet rutinin dışına çıkar diyerek derin devletin rotasına girmiştir.
Darbecilerden hesap sormak şöyle dursun, askerlerin kılıcının iki tarafınınkestiği dönem 1991 yılından sonra, Demirel veDemirel’den sonra Başbakanlığı devir alan Tansu Çiller döneminde olmuştur.
Siz bakmayın bizim oportünist medyamıza ve omurgasız siyasetçilerimize, Demirel gözü açılmamış sığırcık yavrusu değildi.
Bugün Demirel’i kusursuz gösterenler, Tayyip Erdoğan’ın faşist bir anlayışla ülkeyi yönetmek istediği için karşılaştırma yapıyorlar, neden Demirel’i Özal ile karşılaştırmıyorlar?
Abdullah Gül’ün kitabına gelince şu soruyu sormadan geçemeyeceğiz; 7 Haziran seçimlerinde Erdoğan 12 puanlık bir yenilgiyle çıkmasaydı, Erdoğan’ın başkanlık yolunun önünü halk kesmeseydi veya AKP’e iktidardan düşmemiş olsa idi, Abdullah Gül bu kitabı basın baş danışmanına yayınlatır mıydı?
Herhalde Haziran ayının can alıcı sorusu bu olsa gerek, ne dersiniz?
Ben yazıyı tekrar İYİ ki doğdun Çetin Altan, sana sağlıklı uzun ömürler diliyorum bir okurun olarak diyerek bitireyim.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları










































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025