Mehmet TIRAŞ
Seçimle iktidarların el değiştirdiği demokratik ülkelerde iktidarların ömrünü tayin eden; en önemli faktörlerden birisi, ülke ekonomisinin durumu ve vatandaşın alım gücüdür bu tartışılmaz bir vakadır.
Seçimlere daha 16 ay varken bizde alınan baskın erken seçim kararı da bunu göstermiyor mu?
Yazının konusuna geniş çaplı ileride gireceğim.
Ben aslında 24 haziran da yapılacak erken seçimde muhalefetin Cumhurbaşkanı konusunda ortak adayı kim olmalı üzerine bir yazı yazmaya karar vermiştim; hatta yazıyı da bitirmek üzereydim ama baktım bu tartışmaların daha çok su kaldıracağını görünce vazgeçtim..
Ve ekonomi konusunda yazmaya karar verdim.
Ülke gündemi üzerine kısa bir tur yapalım.
Dünyanın en önemli Gazetecilik örgütlerinden biri olan RSF(Sınır tanımayan gazeteciler) 2018 Basın özgürlüğünü kısmen yayınladı; 180 Ülke sıralamasında Türkiye 157.sırada.
Türkiye dünyada basın özgürlüğünün olmadı 23 ülkeden biri olarak ilan etti..
Cumhuriyet gazetesi yazarlarının karar duruşması yapıldı ve mahkeme tutuklu olan iki Gazetecinin tahliyesine karar verirken;yargılanan gazetecilere 2 yıl ile 7 yıl arası ceza verdi. Bu ceza kesinleşmiş değil daha bunun temiz yolu var..
Cumhuriyet Gazetesinin yargılanan yazarlarından Ahmet Şık’ın çok çok önemli bir çığlığı OHAL ile devletin geldiği durumu özetliyordu..
“Devletten Hukuku Çıkarttığınızda Elinizde Kalana Çete Denilir” sözüydü.
Bir başka gelişme ise Anayasa Mahkemesinin (AYM) 56.Kuruluş yıl dönümünde Erdoğan’ın da katıldığı toplantıda AYM Başkanının konuşması çok dikkat çekiciydi, kerhen de olsa artık Başkan Zühtü Aslan kısaca şöyle dedi: ”AYM’nin kararları herkesi bağlar ve bağlayıcıdır..Bazı yerel mahkemelerin AYM’nin kararlarını uygulamaması yargıya olan güveni bitirir demesi” oldu.
AYM başkanının bu açıklamaları Erdoğan’ın bulundu ortamda söylemesi, bizce çok önemli ne kadar yargı bağımsız diye haykırsak ta yüreğimize su serpti..Çünkü bizlerin hukuktan başka sığınacak bir limanımız yok..Çıkmayan candan umut çıkmaz misali..Erdoğan’ın aynı günün akşamı Sarayda hakimlere verdiği akşam yemeğinde yaptığı konuşmasında: “yargıyı tam bağımsız hale getireceğiz demesi yargının bağımsız olmadığının bir itirafıdır.”
Gelelim Ekonominin hallerine..
Erken değil baskın seçimi aldıran nedenlerin başında tartışmasız ekonominin görünenden daha çok kötü hatta tehlikeli bir şekilde baş aşağı yuvarlanmasıdır..
Bir arkadaşım sosyal medyadan bir yazı paylaştı benimle..
Türk ekonomisinin tomografisinin çeken yazıyı kaleme alan da eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz,yazıyı özetleyerek veremeye çalışacağım.
Yazının başlığı:
“Adım Adım Kombiyo Kontrol Rejimine..”
Merkez Bankası (MB),Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu(BDDK) ile Hazine’nin müşterek yürüttüğü çalışmanın özü şu:
”Döviz borçları artık ödenemiyor.Kurların nerede duracağı belli değil.Her şok sonrası dolar 15-20 kuruş artıyor.En iyisi bankalardaki döviz hesapları için belirli bir kur rakamı belirleyelim.Parasını almak isteyene o kur üzerinden TL olarak ödeme yapalım.Yeni döviz almak isteyeni de kırk delikten geçirelim.”
Bu yazı da konu edilen bir başka iddia,Bankalardaki Dövizleri TL’ye çevrilecek iddiası.
Akla ziyan gibi görünse de teknik hazırlıkların Ankara’da büyük ölçü de tamamlandığı konuşuluyor..
Hatta 24 Haziran seçiminde eğer Erdoğan kazanırsa hemen ilk adımın bankalardaki dövizleri TL’ye çevirmek için kurmaylarına talimat vereceği.
Erdoğan’ın tamam demesi halinde ilk iş olarak bankalardaki 207 milyar tutarındaki döviz tevdiat hesabı belirlenen kur üzerinden TL’ye çevrilecek.
Ekonominin bu kadar çok kötü olduğunun kısa tablosunu Türk ekonomisine yıllarca yön vermiş Merkez Bankası başkanı olarak görev yapmış birisi açıklıyorsa, ekonominin nasıl bir dar boğaza girdiğini gösteriyor demektir
Ülke ekonomisinin bozulma nedenlerinden birisi de:
“Türk Silahlı Kuvvetlerinin(TSK) ‘Fırat Kalkanı’ ve ‘Zeytin Dalı’ diye adlandırılan Afrin operasyonun maliyeti olduğu söyleniyor..”
Ama bizde TSK’nın operasyonları hakkında medyada haber yapılamıyor, bir soru sorulmuyor, sorulamıyor, soru soranı vatan haini ilen ediliyor..Gerekçe hazır savaş halindeyiz bunun ekonomik hesabı mı yapılır diye.. Cumhur ittifakının içinde olanlar ve onun havuz medyasından beslenen gazeteci geçinen esnaf takımı da,manşete çekip bu operasyonun maliyetini soranları hedef gösteriyor.
Bu operasyonların ülke hazinesinden 2 milyar dolar götürdüğü dış basında yazıldı;ben de bu rakamı gazeteci Amberi Zaman’ın köşesinde okudum.
Akp iktidarının hiç bir mensubu bu rakamı yalanlamadı,yalanlamadığına göre operasyonun ekonomik külfeti bu rakamdan daha büyük olsa gerek.
Uzmanlar ekonomideki kötü gidişin ülke tarihinin en büyük ekonomik dalgası ile karşı karşıya olduğumuzu, hatta Türk ekonomisinde bir tusinami olacağını söylüyorlar.
24 Haziran seçim sonuçlarından sonra bir servet vergisi paketi açıklanacağı araba,ev,arsa gibi gayri menkuller üzerinden bir vergi salması yapılacağı haberleri yapılıyor.
Bildiğiniz gibi emekli olup ta tek evi olanlardan emlak vergisi alınmıyordu, emeklilerden emlak vergisi alınacağı haberleri dolaşıyor ama iktidar tarafından da kimse yalanlamıyor.
Erdoğan’a ve kurmaylarına ekonomiyi sorduğunuzda ağızlarını bıçak açmıyor,verdikleri cevap şu: köprü,tünel otoban,duble yol,metro, hava limanı yaptık.
Bunlara yapılan zamları sorulduğunda başlarını çeviriyorlar,dış güçler, faiz lobiciler gibi inandırıcılığı olmayan bir suçlamaya yapıp uzaklaşıyorlar.
Ama ekonomi gerçekten çok kötü kısaca rakamlarla hatırlatalım;toplumun yüzde biri milli gelirin yüzde 67’sini alıyor, Akp iktidara geldiğini aynı kesim milli gelirin yüzde 30’nu alıyordu..Gelir dağılımındaki adaletsizlik öyle bir boyutta ki, yoksul ile zengin arasındaki makas gittikçe açılıyor.
Dış borç çevrilemeyecek düzeye ulaşmış gözüküyor.
17 milyon insan 2 dolarla geçiniyor,işsiz sayısı 4 milyona dayanmış, her 4 gençten biri işsiz..Enflasyon yüzde 12 sınırında dolaşıyor ama mutfakta,Pazar ve marketlerdeki rakamları görünce, enflasyonun daha fazla olduğunu gösteriyor.
Kısacası ekonominin ayarları iyice bozulmuş durumda kısa sürede de düzelecek gibi gözükmüyor.
Ekonomidir seçimlerin kaderini belirleyen.
Ekonominin canlanması,vatandaşın alım gücünün artması için..
Demokratik Türkiye’nin önünü açmak için..
İktidar değişikliğine ihtiyaç var.
ilk görevimizi 24 Haziran’da yapalım Demokrasi ve Hukuka dönmek, OHAL’e son vermek için.
OHAL ile yönetilmek istemiyoruz diye..
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları










































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025