Sezin ÖNEY
“Arap Baharı’nın ilk cemresi, Azerbaycan’a düştü mü; Türkiye, bölgesel değişim sürecini ne kadar anlayabiliyor, okuyabiliyor, bu da yarına” demiştim dün.
Bunun cevabı, biraz da, Hocalı mitinginin burada uyandırdığı hislerde gizli. Taksim’de 26 şubatta, “Hepiniz Ermenisiniz, Hepiniz piçsiniz” pankartları, “Bir gece ansızın gelebiliriz” sloganları, hiç de bekleneceği “milli gurur okşamalarını” uyandırmamış Azerbaycan’da.
Tersine, “Bu pankartlar da nereden çıktı”, “Biz böyle şeyler söylemiyoruz, söylenilmesinden de hoşlanmıyoruz”, “Buradaki mitingde kimse böyle hakaretler etmedi” gibi düşünceler dillendiriliyor.
Halk arasında, Ermenistan ile siyasi sorunlar milliyetçi bir tonda tartışılsa da, “savaşmayalım, artık barış zamanı”, “Bizim, Ermenilerle halk olarak sorunumuz yok” sözleri sıkça dile getiriliyor; muhalif siyaset de bu düşünce de. İki ülke arasındaki sorunların en büyük sorumlusu olarak, Rusya ve “derin devletler” görülüyor.
Elbette, sorunlar 1990’larda, Dağlık Karabağ ile başlamadı. Yüzyıl başında, milliyetçilik bu coğrafyada ağır tahribat yaptı.
1917-20 dönemi, Ermenistan’ın bugün en büyük milli kahramanlarından sayılan Stefan Şahumyan’ın lideri olduğu, Sovyetler idealinin öncü başarılarından Bakü Komünü ve bazılarının “tarihteki ilk Müslüman demokratik cumhuriyet” olarak nitelediği “Azərbaycan Xalq Cümhuriyyəti” deneyimlerinin yaşandığı; Bolşevikler, Menşevikler, Daşnaklar, Musavistler, Dağıstanlılar, “Müslümanlar”, Osmanlı İmparatorluğu bürokrasisi, Enver Paşa, İngilizler gibi tarafların biraraya geldiği ve birbirine girdiği, çok çetrefil bir zaman.
Biz de, hâlâ bu tarihin ağırlığını yaşıyor, sırtımızda yükünü taşıyoruz.
Bugün, Aliyev rejiminin aksaklıkları, “yaptım oldu vesselam” tavrının uyandırdığı bıkkınlık ve yılgınlık, Dağlık Karabağ sorununun uyandırabileceği her türlü milliyetçi hissin önüne geçmeye başlıyor.
Türkiye, bu dönemde, kendi kısa vadeli küçük siyasi hesaplarını düşünerek hareket ederek, aslında hem bölgedeki rolünün kalıcılığını baltalıyor, hem de zaten zor olan bir tarihî süreci daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.
Azerbaycan’ın kuzeyindeki Guba kentinde, 1 martta, Vali Rauf Habibov’un, “yerel milliyetçiliğe” girişmesi ve başka şehirlerden gelenlere ev sattıkları için kent ahalisine, “hainler” demesi, infiale sebep olmuştu. Polisin müdahalesine rağmen, göstericiler bazı hükümet binalarını tahrip etti ve Habibov’un evini yaktı.
Sonuçta Habibov, görevden alındı ve protestoculardan henüz ceza alan olmadı. Nisan 2011’de Bakü’de gerçekleşen protesto gösterilerine verilen tepkinin aksine, bu sefer, merkezî yönetim son derece sessiz.Aliyev’in gösteriden tedirgin olduğu ve “hiçbir şekilde aşırı şiddet kullanılmamasını özellikle istediğini” yazan haber siteleri var. Ancak, 25 kadar kişinin gözaltına alındığı biliniyor. Ayrıca Habibov’un konuşmasını sosyal paylaşım sitesi YouTube’a koyan ve internet üzerinden gösterileri örgütleyenlerin kim olduğunun araştırıldığı söyleniyor. Öte yandan, Guba’da olanlar, cep telefonlarından yollanan görüntülerle, ülkenin dört bir yanına dağılmış vaziyette; devlet televizyonunun hiçbir şey olmamış gibi davranması, bir şey ifade etmiyor.
“Nispeten refah içinde bir dağlık sayfiye kenti olan Guba’da böyle bir huzursuzluk patlak veriyorsa, daha fakir ve yoksunluk içindeki kesimlerde neler olabileceğini düşünün” diyen de var. Eskiden Aliyev’in kurmaylarından olan, şimdinin muhalif isimlerinden Eldar Namazov, Eurasia.net haber sitesine Guba’da olanların ve arkası geleceğine inandığı gösterilerin, tamamen Arap Baharı’nın Azerbaycan’da tomurcuk vermesine işaret ettiğini düşündüğüne işaret eden sözler söyledi. Muhalif örgütlenme İçtimai Palata da, Bakü’de 8 nisanda protesto gösterileri dizisini başlatacaklarını açıkladı.
Benim konuşmacısı olduğum, Center for National and International Studies (CNIS) tarafından düzenlenen toplantının konusu “Demokrasi, çatışmaların çözümü için en iyi yöntem midir?”idi. Seçme ve seçilme hakkından, yani demokrasinin en basit, eşiğinden adım atma kuralından bile uzakta olan Azerbaycanlı katılımcılar, elbette kendilerine ümit verecek, demokrasi mücadelelerinde kendilerini ateşleyecek, “Ah bir ataş ver” minvalinde sözler duymak istiyorlardı.
Bense, aralarında yıllardır siyasi mücadele içinde olan, siyasetin sadece pratiğine değil ilmine de kafa yormuş insanlara, Türkiye’nin “güncel gelişmelerini” anlatırken umutlu şeyler söyleyemedim. Hepsi, 4+4+4 tartışmaları sırasında Ankara’daki komisyon toplantılarında yaşananları, televizyonlardan, haber sitelerinden, olmadı uydu kanallarından görmüştü.
Demokrasinin bir uzun mesafe koşusu olduğunu söyleyebildim ancak... Ve elbette, Türkiye’nin sadece gerçekte değil, “hayal dünyasının” sınırsızlığında bile son derece sınırlı, devletin ve ülkenin ruhunu yeniden tanımlayacak, yapılış sürecinden müzakere ve uzlaşma çabalarıyla siyasi kültürü yeniden tanımlayacak bir yeni anayasaya değil, “eski ağızlara yeni taam” bir “geçiş dönemi anayasasına” razı olduğunu anlattım.
Katılımcılar arasında, ülkenin en duayen siyaset bilimcilerinden Zerdüşt Alizade de vardı. Adını duyunca aklıma, Başbakan Erdoğan’ın “Kürtler, Zerdüşt değil İslam’dır” sözleri geldi. Zerdüştlüğe dudak büken bu sözler, kökenini bu inançta, gelenekte, tarihte görenler için ne ifade edecek, düşünmeden edemedim.
Milliyetçi yaklaşımlarla, tek dinin, tek mezhebin inancıyla “büyük devlet”, “model ülke” lideri olunmaz; eğer amaç oysa.
Baharı, ortaklaşarak karşılayabilenlerin bayramı, N(e)(o)(w)(v)r(o)(u)z’u şirin/güzel/ olsun.
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSeyfettin Çilesiz’in çilesi 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANBelediye başkanları ne yaptıklarının farkında mı? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan24 yıl sonra CHP’ye muhtaç hale gelmek… 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024