Yıldıray OĞUR
“Ankara'da askerî personeli taşıyan servis araçlarına yönelik saldırıda yaşamını yitiren TAK üyesi Abdulbaki Sönmez için Van'ın İpekyolu ilçesine bağlı Şehit Fırat Mahallesi'nde MEYADER tarafından taziye evi kuruldu.
HDP Van Milletvekili Tuba Hezer ile DBP, HDP ve MEYA-DER yöneticilerinin kitlesel olarak ziyaret ettiği taziyeye, bini aşkın yurttaş katıldı. Mahallede bulunan Nuda Kültür Merkezi önünde toplanan halk, Esentepe Camii'ne doğru yürüyüşe geçti...”
Evrensel Gazetesi’nin internet sitesindeki haber böyle başlıyordu.
Yanlış anlaşılmasın. “Askerî personeli taşıyan servis araçlarına yönelik saldırıda yaşamını yitiren” Abdülbaki Sönmez, o sırada oradan geçen bir vatandaş değil, TAK’ın iddiasına göre saldırıyı düzenleyen canlı bomba.
Şöyle düzeltmek daha doğru; TAK’ın Ankara’daki saldırıdan üç gün sonra önce photoshoplu bir fotoğrafla, ardından photoshop teşhir edilince “YPG’nin üzerine yıkmak istiyorlar”lı cümlelere başka bir fotoğrafla saldırıyı gururla üstlendiği açıklamasında iddia ettiği canlı bomba.
Saldırıda hayatını kaybeden 28 insan işlerinden ev gitmeye çalışan insanlardı. Yarısı düşük rütbeli askerler, yarısı da ordu ve diğer bakanlıklarda çalışan çoğu kadın genç sivil memurlardı. Annesiyle birlikte yaralananlardan biri olan 4.5 yaşındaki Buse 8 saat sonra hayata döndürüldü. Ama gözlerinden birini kaybetmiş olabilir.
Ama bunların hiçbiri bir ülkenin başkentinin ortasında binlerce insanın ortasında kendini patlatmış bir canlı bomba için taziye evi, kurulup, orada kahramanlık hikâyeleri anlatılmasını engellemedi.
Demokratik seçimlerde yönetmeye talip olup, seçilip gittiği ülkenin başkentinin ortasında, çalıştığı Meclis’in birkaç yüz metre ilerisinde, çoğu kendi yaşıtı olan genç kadınları, erkekleri öldürmüş bir canlı bombanın taziyesinde boy gösteren bir milletvekiline ne denebilir artık?
Ya da vatandaşı oldukları ülkenin başkentinin kalbinde, bunca masum, sivil, genç insanı öldürmüş bir canlı bombalı saldırıdan sonra yine üşenmeyip yayınladıkları bildiride, acılar içinde saldırıya uğramış ülkelerinin saldırgan politikalardan dem vurup, o saat itibarıyla bile bu saldırının arkasında olmaları kuvvetle muhtemel katil Suriye rejiminden, PKK’ya kadar hak veren ‘aydınlara’ artık o sorunun sorulma vakti gelmiştir.
“Çocuklardan tabur kurdu” gibi iğrenç haberler yayınlayan haber ajanslarının, her hafta onlarda insanı öldüren silahlı milislere, canlı bombalara methiyeler düzen gazeteler, TV’ler için nöbet tutmayı, gönüllü habercilik yapmayı muhaliflik, barışseverlik diye satan, kendi ülkelerinin başkentinde böylesine korkunç bir saldırıdan çok kamunun ceset fotoğraflarını engellemek için çıkardığı yayın yasağına öfkelenen gazetecilere de o soru sorulabilir artık.
Ülkenizin hükümetinin değil, 3 gün sonra photoshop fotoğraflı açıklama yapan bir canlı bomba şebekesinin açıklaması size daha inandırıcı geliyorsa,
Meclis’inde siyaset yaptığınız bir ülkenin kalbine dönük canlı bombalı bir saldırıdan sonra yeriniz canlı bombanın taziye eviyse,
Bile isteye savaş alanına çevrilmiş şehirlerde, devletin sokağa çıkma yasaklarına rağmen çatışmalar arasında bıraktığınız her biri hakkında soruşturmalar açılan, hukuki sürecin sürdüğü sivil vatandaşlarımızın kayıplarıyla, bile isteye bir araba dolusu bombayla birlikte kendini binlerce insanın içinde patlatan bir canlı bombanın saldırısını denk görüyorsanız,
Vatandaşı olduğunuz bir ülkenin başkentine, ülkenin Meclisinin, ordusunun orta yerine, arkasında başka ülkelerin de olduğu aleni, vahşice bir canlı bombalı saldırı düzenlendiğinde bile, ülkenize herhangi bir aidiyet hissetmiyor, siyasi hesaplar yapıyor, o saldırıyı yapmış olacak faillere hak veriyor, ülkenin en doğal kendini savunma, cevap verme hakkını bile artık gayrimeşru buluyorsanız,
Artık şu soruya bir cevap verme vaktiniz gelmiş demektir;
Türkiye tam olarak sizin neyiniz oluyor?
Yaşadığımız ülkeyi daha iyi bir ülke yapmak için onu eleştirmek, yerden yere vurmak en doğal hakkımızken, ona, kalbinden bir canlı bombayla vurulduğunda acıya ortak olamamak, öfkelenmemek bir tarafa, o bombayı patlatanların, patlatılmasını teşvik edenlerin, patlatılması umurunda olmayanların yanında saf tutmanın, oklarını yine kendi ülkesine çevirmenin, saldırganlara hiçbir şey diyememenin, aslında o ülkenin daha demokratik, daha özgür olması için olduğuna bizi nasıl ikna edeceksiniz?
Bugüne kadar çeşitli dönemlerde bu devletin zulmüne uğramış onlarca grup, kimlik, düzeni değiştirmek, zalimlere hesap sormak için muhalefet etti, örgütlendi, bağırdı, çağırdı, parti kurdu ama ülkelerine böylesine düşmanlık etmeyi düşünmedi, o yüzden tam olarak anlayamıyoruz.
Hadi biz artık alıştık, unutuyoruz, tahammül çıtalarımız sayenizde son yıllarda yükselti.
Peki, inşallah tez zamanda eskisi gibi görmeye başlayacak Küçük Buse büyüyüp bu yazdıklarınızı, yaptıklarınızı görürse bütün bunları ona hangi insanlık değerleri, hangi ulvi ilkeler, hangi büyük ahlak anlayışıyla açıklamayı düşünüyorsunuz?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇözüm Süreci’nin künhüne vakıf kaç kişi var? 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSıfır oranlı gelir vergisi neden uygulanmıyor? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025