Yıldıray OĞUR
Bağdat Havalimanı’nda uçaktan inerken çekilmiş kot pantolon, kahverengi deri ceket ve beyzbol şapkalı fotoğrafını görenler belki ciddiye almamış olabilir. Ama geçen hafta bölgemizden ABD’nin iki numaralı ismi geçti ve emin olun o kadar yolu terlik giyip, kebap yemek için gelmedi.
Güneyliliğinden gelen patavatsızlık derecesinde diplomasi-fobikliği bir yana, Biden 30 yıllık senato geçmişini Dış İlişkiler Komitesi’nde geçirmiş, Obama’nın dış politika açığını kapatmak üzere iki numaraya uygun görülmüş kurt bir politikacı.
Irak, Türkiye ve Yunanistan’ı kapsayan sekiz günlük turu, geziyi izleyen Amerikalı gazetecilere şöyle özetlemiş: “Amerika Birleşik Devletleri hiçbir yere gitmiyor.” Bu mesajın tek adresi sadece aralık sonuna kadar çekilmiş olacakları Irak değil. Amerikan gazetelerinde geziyle ilgili çıkan yorumlara bakılırsa, gezinin esas amacı Arap dünyası tarihî bir alt üst oluş yaşarken, ekonomik kriz Avrupa’nın belini bükerken Atlantik ötesinde denklem dışı kalan Amerika’nın küresel aktör vasfını hatırlatmak. Bunun için dünyanın kriz bölgelerinde dolaşmayı tercih etti süper gücün dosyalara hâkim iki numarası. Seçtiği ilk ülkenin Irak olması sürpriz değil.
16’ıncı kez ziyaret ettiği Irak’ta çekilme sonrası yaşanacak muhtemel krizi çözmek için Şiiler, Sünniler ve Kürtlerin tüm liderleriyle biraraya geldi Biden. Çekilmeye hazırlanan askerlere yaptığı konuşmada Kuran’dan ayetler okudu, 1945’te savaş bittiğinde Truman’ın askerle yaptığı konuşmadan alıntı yaptı: “Savaşın sonu mağrur ama şanlı bir saattir.”
Krizle sarsılan Atlantik ötesi müttefik Avrupa’ya mesaj için en zayıf halka olan Yunanistan’a dayanışma ziyareti yapması da anlaşılır. Tabii Cumhurbaşkanı Papulyas’a heyetindeki Hazine Bakanlığı temsilcisini tanıtırken sarf ettiği “Bu adam milyon dolarları bulur” sözlerinden mağrur Yunanlılar alınmış olmalı.
Amerika’nın emperyal vizyonunun altının çizildiği bu özel turun Türkiye ayağında ise fazlaca iltifatkâr ve nazik bir Biden vardı. Ayakkabılarını çıkardı, terlik giydiden ibaret olmayan bir özendi bu.
Yine geziyi izleyen Amerikalı gazetecilere herhalde havada konuşan Biden, Erdoğan’la görüşmesinde İran’a yinelik yaptırımlar gibi iki ülke arasında anlaşmazlık yaşanan bir konuda nasıl dürüstçe konuştuklarını ve birbirlerini dinlediklerini “Sesimin ona benzemesini istemem” dediği Cumhuriyetçi ünlü siyasetçi Newt Gingrich’in üstten bakan, kendi önemini dayatan üslubunu taklit edip, yererek anlattı.
Türkiye turunun her ayağında, Türkiye’yi güçlenen ekonomisiyle, AKP’yi ise Arap Baharı’nda aldığı pozisyon yüzünden övmekte tasarruflu davranmadı Biden. Biden’in hızlandırılmış sekiz günlük turu içinde neredeyse Barzani’ye, Erdoğan’a ayırdığı kadar bir süreyi neden Boğaz’daki bir yalıda Tülin Şahin ve Pelin Batu’ya ayırdığına ise şu ana kadar şaşıran çıkmadı.
Kuzguncuk’taki yalıda sadece üstün dil bilgileri yüzünden bu iki güzel kadın yoktu tabii ki. Dışişleri Bakanlığı ve Amerikan elçiliğinin üst düzey yetkilileri, iş dünyasından ve sosyeteden isimleri açıklanmayan meşhurlar Biden ile ikili ve tekli fotoğraflar çektirmek için sıraya girdi. Tüm bunları o gece yalıya davetli olan Cengiz Çandar ve Güneri Civaoğlu’nun yazılarından öğreniyoruz. Onların “keşke Tülin Şahin de o geceyi yazsaydı” dedirten ketum yazılarındaki en açık ifade Civaoğlu’nun yazısındaki şu cümle ama:
“Türkiye-ABD ilişkileri küresel ısınmadan bile hızlı soğuktan sıcağa geçiş sürecinde. İran için Başbakan Erdoğan ve Brezilya Başkanı Silva’nın birlikte imzaladıkları öneri ve Suriye Başkanı Beşşar Esad ile aile boyu muhabbet nedenleriyle esen sert rüzgârlar durmuş, hava ılımana dönüşmüş.”
Ama bu bile haziran düşünüldüğünde gecenin mana ve ehemmiyetini anlamak için yeterli. Anlaşılan Biden, yalıdaki davete katılan “Beyaz Türklere” epeyce AKP propagandası yapmış. Cumhuriyet’in neredeyse kurucu ailelerinden birinin üçüncü kuşağını temsil eden ev sahibi Sahir Erozan’ın yalısında yükselen “Biz AKP ile birlikte çalışacağız” mesajının tam yerini bulduğuna ise şüphe yok. ABD’nin iki numaralı ismini yalısında saatlerce ağırlayan Sahir Erozan, Washington’da Cities adlı lokantasıyla Amerikan siyasetiyle yakın ilişkiler kurmuş bir işletmeci. Türkiye’de de annesiyle birlikte işlettikleri Bodrum’daki meşhur Maça Kızı gibi işletmelerle tanınıyor. Ama yanlış anlaşılmasın, karşımızda bir İzzet Çapa yok. Erozan, Clintonlarla, Amerika’yı yöneten elitle ahbap olan, kampanyalarına yüklü bağışlar yaptığı Amerikan Demokrat Parti’nin kayıtlı üyesi bir siyasi kişilik de. Özal’dan bu yana Washington’a gelen siyasetçilerin hepsiyle yan yana fotoğraflarının çıkması sürpriz olmaz. Washington’la ilişki kurmak isteyenlerin kapısını çaldığı, Amerikalı siyasetçileri Türkiye’de ağırlayan, Atlantik ötesiyle ilgili toplantılarda fikirleri sorulan kritik bir isim.
Bu kritikliği sadece kendi becerisi sayılmaz. Dedesi Celal Sahir Erozan, Atatürk’ün has adamlarından, TDK’nın kurucularından, Kafkas göçmeni milliyetçi bir şair ve siyasetçi. Halası, Cumhuriyet Gazetesi’nin son sahibi Berin Nadi. Atatürk’ün İttihatçıların karargâhını teslim ettiği Cumhuriyet Gazetesi’yle varlıklarını sürdüren, Atatürk ve İnönülerden sonra cumhuriyetin kurucu babalar hiyerarşisindeki üçüncü ailesinin hayatta olan tek erkek üyesi. Bir nevi cumhuriyetçi geleneğin veliahtı.
Biden’ın yalı mesajlarının tam isabet olduğunu söylemiştim.
Yazarlar
-
Akif BEKİVer elini kayyumokrasi 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolSuriye’de haberler kötü 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ1 Eylül Dünya Barış Günü ve toplumsal sorumluluk 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURErbil’deki tartışma: Zor yakalanan mı zor olan mı? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPiyasaları kim hazırladı? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERGeri Çağırma Hakkı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNYıkıcı korku değil kurucu cesaret 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanHukuk devletinden uzaklaşmak boşuna değildi, tam da bugünler içindi 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUMerkeziyetçilik bütün kötülüklerin anasıdır! 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAUmut Hakkı, Özgürlük ve Demokratik Gelecek: Toplumun Vicdanına, İktidara ve Halklara Çağrı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNYargı İstanbul Yönetimini Görevden Alınca CHP Direniş Kararı Aldı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBarış Umudu 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRT20 Yılda Ne Değişti? 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilMillî mi, Evrensel mi? Muhafazakâr Savunma Sözlüğünün Anatomisi 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKMalazgirt ruhu: Sultan Alpaslan ve Cevdet Sunay yeni Türkiye’ye el sallıyordu 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluKim demiş İslam ülkeleri bir araya gelemiyor diye 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNLevant’taki İsrail düşü Türkiye için kâbus mu? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBir Demokrasi Kurultayı hikâyesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞDİYANET NE ZAMAN ”KENTLİ” OLACAK? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Kusursuz fırtına’nın tam ortasında: Türkiye krizler kavşağında hangi yola sapacak? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazRüşvetçileri merak eden bir savcı var mı? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞAnayasa Madde 66: Türk vatandaşlığı 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.09.2025
30.08.2025
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025