Ahmet ÖZTÜRK
Yine acılara düştü yolumuz…
Ankara’nın göbeğinde bir kez daha patlayan bombalar, yirmi sekiz canı daha aldı aramızdan…
7 Haziran’dan sonra başlayan katliamlar zincirinde yitirdiğimiz insanların sayısını alt alta yazıp toplamaya inanın aklım yetmiyor…
Yaşadığımız acılar beynimin sınırlarını çoktan aştı artık…
Yazıyı kaleme alırken, henüz, saldırının failleri hakkında hiçbir bilgi kamuoyuyla paylaşılmadı…
Hiç tartışmasız söylüyorum, bu katliamları PKK canileri, IŞİD barbarları yahut başka bir örgütün fedaileri gerçekleştirmiş olsa da baş suçlu AKP iktidarıdır…
Bu tip olayları engellemek, yurttaşların can ve mal güvenliğini sağlamak hükümetin başlıca görevidir çünkü…
Bunu başaramadıkları gibi, hiç sorumlulukları yokmuş gibi büyük bir pişkinlikle davranmaları kabul edilemez…
Siyaseten birinci derecede sorumlu makamda olan Başbakan’la İçişleri Bakanı derhal istifa etmelidir…
Başta Emniyet Genel Müdürü, MİT Müsteşarı, Ankara Emniyet Müdürü olmak üzere emniyet içindeki istihbarattan sorumlu tüm üst düzey yöneticiler görevden alınmalı, vazifelerini ihmal ettikleri gerekçesiyle haklarında kovuşturma başlatılmalıdır…
Biliyorum havuz medyası ile onların paralelindeki unsurlar büyük bir dezenformasyon kampanyası başlatacak yine…
Aklımızla alay eden düzmece haberlerle, katliamların siyasal sorumlularını gizlemeye, kollamaya çalışacak…
Çok büyük olasılıkla başaracaklar da bunu…
Ama inanın tarih affetmeyecek, tüm bunlar hepimizin belleğine ince ince nakşoluyor zira…
BİR FELAKETTEN DİĞERİNE SÜRÜKLENİYORUZ
Şu gerçek tüm berraklığıyla ortaya çıktı ki, AKP iktidarı uyguladığı politikalarla tüm ülkeyi şiddet üreten bir bataklığa çevirdi…
Tıpkı bir zamanların Beyrut’tu, bugünlerin Irak’ı, Suriye’si gibi kimsenin can güvenliği olmadığı, her an yeni bir katliamın yaşanabileceği,riski yüksek bir ülke haline döndük sayelerinde…
Katliamları yaratan AKP iktidarının izlediği serüvenci politikalardır... Olaylara sağduyulu yaklaşıp çözüm bulmak yerine “Kasımpaşalı” ağzıyla tribünlere oynayan, hamaset edebiyatı yapan AKP elebaşları bu tavırlarıyla ülkeyi bir felaketten diğerine sürüklüyor. …
Ülke içinde iktidarı ayakta tutacak sosyolojiyi oluşturmak için yalancı pehlivanlar gibi herkese efelik taslamanın bedeli ne yazık ki çok ağır oluyor…
Ülke içindeki uygulamalara dışarıdan gelen en küçük eleştiriyi, “İçişlerine müdahale” olarak yorumlayıp “Eyy” nidalarıyla vaveyla koparanların, Suriye’de süren iç savaşta açıkça taraf olmaları başlı başına bir çelişkidir…
ABD ile birlikte yapılan planlarla, Suriye diktatörü meşru olmayan yollardan düşülerek küresel güçlerin kuklası bir yönetimin iktidara getirilmesi amaçlanıyor…
MİT tırlarının da rol oynadığı operasyonlarla Suriye’de kamu hâkimiyeti bütünüyle ortadan kaldırıldı ve ülkenin güneyi şiddete tümden açık bir bölge haline geldi…
Bombalar önce Reyhanlı’da patladı, ardı arkası kesilmeyen katliamlar birbirini kovaladı daha sonra…
Her defasında, “Hesabı sorulacak, misliyle karşılık verilecek, failleri yakalanarak adalete en kısa zamanda teslim edilecek” şeklinde nutuklar çekildi…
Ancak kendini patlatan insanların kimliği dışında birinin bile faili kamuoyuna açıklanamadı…
ŞİDDETLE ÇÖZÜLEBİLECEK HİÇBİR SORUN YOKTUR
Yapılmak istenen çok açık, bir kargaşaya sürüklemek istiyorlar bizi, Türkiye, kimin kimle savaştığı belli olmayan bir karanlığa doğru dümeni kırık bir gemi gibi sürükleniyor…
Güvenlik politikalarını belirleyen“Gönderirim karşıya dört adam, sallarım bu tarafa 8 füze” madrabazları da buna açıkça çanak tutuyor.
Şu hale bakın her türlü terör örgütü cirit atıyor ülkede, kana susamış caniler canının istediği yerde, dilediği eylemi yapıyor…
Birer ikişer değil, onar, yirmişer canlar gidiyor, nasıl bir denklemse bu, mağdur olan da hep AKP iktidarı oluyor…
İşin en tuhaf yanıysa her zamankinden daha çok sağduyuya sahip olmamız gereken günlerde en başta devleti yönetenler sorumsuz davranıyor…
Toplumun bir kesimini, diğer kesimine düşman eden çatışmacı dili tercih ederek toplumsal dayanışma duygusunu, bir arada yaşam iradesini yok ediyor…
Her katliamın ardından verdikleri mesajlarla, bunu, daha fazla duyumsatıyorlar halka…
Bostan korkuluğu olmak için değil, halkın can güvenliğini sağlamak, ülkeyi gelecek yıllara huzur ve güven içinde taşımak için iktidara geldiler oysa…
Herkese sesleniyorum: Nereden gelirse gelsin şiddete amasız, fakatsız karşı çıkmak, hiçbir biçimi ve tarafına onay vermemek bir insanlık görevidir…
İnsanlığın geldiği noktada şiddetle çözülebilecek hiçbir sorun yoktur ve sıkılan her kurşun, akıtılan her damla kan, yarın çok daha büyük bir kin olarak dikilecektir karşımıza…
Not: Yazıyı gazeteye gönderirken faillerin YPG/PKK kökenli olduğu yönünde açıklamalar gelmeye başladı. Bu bilgi yazımın içeriğinde bir değişiklik yapmamı gerektirmiyor. İnsanlık düşmanı bu saldırıyı ve örgütleri nefretle kınıyorum.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları









































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.11.2024
18.01.2024
14.08.2023
2.06.2022
5.07.2021
24.05.2021
18.05.2021
26.04.2021
5.04.2021
7.01.2021