Akif BEKİ
Film dağıtım pazarında lider bir firma, yaygın bir salon zincirini alarak gösterim işine de girerken uyaranlar oldu. Anti-kartel yaptırımı isteyenler oldu. Ama dinleyen yetkili olmadı.
8 yıl önce başladığı yerde tartışma, bir arpa boyu yol alınmış değil.
Tek fark, tadının iyice kaçması. O gün dikkat çekilen tekelleşmenin bugün kekremsi sonuçları yaşanıyor sadece.
Mars Cinema ile yapımcılar arasında film koptu. Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz, Mahsun Kırmızıgül gibi güçlü markalar, hep birlikte diş göstermek zorunda kaldı Mars’a.
Film gösterimlerini ertelediler, boykot silahını çektiler, alternatif salon ve dağıtım ağına yönelmeyi gündeme getirdiler, oynamadıkları koz kalmadı.
Fakat bana mısın demedi Mars. Kendi şartlarında çalışmaya devam etmeyi dayatıyor.
Onlar çekmezse gösterilecek filmi çekeni bulma, gerekirse yeni bir Cem Yılmaz çıkarma tehdidiyle dahi karşılık verdiler.
Tok konuşuyor şirket, tepeden bakıyor. Sakala da bıyığa da minneti yok. Çünkü eli güçlü, sektöre hakim, gözardı edilemeyecek kadar büyük ve bunun farkında.
Yapımcıları kendisine mecbur, mahkum gören bir tekel ne yaparsa onu yapıyor. ‘Kuralları ben koyarım siz uyarsınız’ diyor. Ve piyasa şartları dışında bunu önleyecek bir müdahale imkanı bulunmuyor.
‘Yapımcılar da az kazansın canım, haklarından fazlasını istiyorlar, aç gözlülük yapmasınlar’ havası estiriyor tekelciler. Hak verdiğiniz anda zokayı yutarsınız.
Çünkü mesele Yılmaz Erdoğan’la Cem Yılmaz’ın gişeden ne kadar götüreceği, kimin bilet başına kaç para kaldıracağı değil.
Mesele, hasılat kırışımından kaynaklı bir kar paylaşım kavgası da değil.
Mesele, dağıtım ve gösterim ağının tekelleşmesi, yerli sinemanın kaderinin bir tekelin iki dudağı arasına sıkışması ve bu tekelin gözünü kar hırsının bürümesi.
Size yani seyirciye bilet fiyatından daha pahalıya patlıyor bu da.
Bütün salonları gişe filmleri kapatıyor. Bol köpüklü, içi boş eğlence filmleri. Nitelikli işler, yer bulamıyor ki gösterime girsin.
Erişim hakkınızın ön elemeyle engellenmesi, seçeneklerinizin sunucu tarafından sınırlandırılması, çoktan seçme özgürlüğünüzün sansüre uğraması demek bu.
Neler kaçırdığınızı bile bilemiyorsunuz çoğu kere...
En son İsmail Güneş’in başına gelmişti. Ermeni tehcirini anlatan filmi ‘Kervan 1915’ ortada kaldı.
Oysa arkasında 3 yıllık muazzam bir emek, yüz akı bir prodüksiyon ve harcanmış büyük bir bütçe vardı.
Ucuz propagandaya, türlü istismara, ilgi şaklabanlıklarına başvurmadığı için ticari bulunmadı, işletmeciler salonlarını açmaya değer görmedi.
Dağıtım şebekesinden ambargo yedi ve doğru dürüst gösterilmeden gösterimden çekildi.
O gün tekelleşmeyi tek başına protesto ettiğinde, bugünkü boykotçular İsmail Güneş’le dayanışmaya girseydi belki sıra onlara gelmeyecekti.
Trend, her alanda tekelleşme...Bugün sessiz kalanların da boğulma hissiyle çaresizce çırpınacağı bir yarın gelecektir.
Hazır, küresel tekellere karşı ‘dünya beşten büyüktür’ mücadelesi veriyorken, bir adet ‘Sinema Mars’tan büyüktür’ sloganı da çizsek mi bari şuraya!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025