Aydın ENGİN
İdam geri dönüşü olmayan bir ceza.
“Ceza” dedim. Kötü bir dil alışkanlığı.
İdam ceza değil, suç. Devlet eliyle insan öldürme suçu.Üstelik tasarlayarak, yani taammüden insan öldürme suçu…
Caydırıcı olmadığı defalarca hem ceza hukuku biliminde, hem yaşamın sayısız örneğinde kanıtlandı. Ama sadece milliyetçi, ırkçı ideolojilerin tutsağı olanların değil, bütün dünyada muhafazakârlık dediğimiz tutuculuğun da sürekli gündemde taşıdığı bir konu. Siyasal popülizmin (=halk dalkavukluğunun) her zaman gözde silahı. Hele Türkiye gibi linç kültürünün, kan kültürünün derin kökleri olduğu, mahalle kahvelerinde “Asacaksın iki üç kişiyi gör bakalım nasıl düzelecek işler” zevzekliklerinin kol gezdiği bir ülkede siyaset bezirganlarının sık sık başvurduğu bir oy avlağı…
Bu yeryüzünün pek çok ülkesinde böyle.
Ama ülkemizde “daha çok” böyle…
Bu ayıptan, bu utançtan kurtulabilmenin tek yolu var: İdamı idam etmek…
İnsanlığın dilinde ve bilincinde idamı idam etmedikçe siyaset bezirganları sık sık idam cezasını savunacak. Ama sanırım Türkiye’deki kadar ilkel, Türkiye’deki kadar hunhar ve Türkiye’deki kadar çağdışı bir üslupla değil.
Haftalardır bu konuya gündeme taşıyan AKP Başkanı gitgide idam cezası savunusunu tırmandırıyor. Tırmandırdıkça pervasızlaşıyor ve fakat tırmandırdıkça ilkelleşiyor…
Şu cümleler onun, iki gün önceki Trabzon konuşmasından:
“… Biz suçlunun cezasını devletin affetme hakkı olduğunu savunanlardan değiliz…”
Tanıdık geldi mi?..
Kısas hukukudur bu.
Ortaçağın karanlıklarından kopup Trabzon’da Başbakanın diline yerleşen bir kısas hukuku. Biri bir başkasının kolunu kestiyse, onun da kolu kesilir; kafasını kopardıysa, onun da kafası koparılır. Kısasa kısas; kana kan; intikam !..
1500 yıl öncesinin çöl hukukunda bunu anlayabiliriz. Doğru bulmayız ama anlayabiliriz. Peki 2012 yılı biterken böyle bir mantığı, böyle bir akıl yürütmeyi ve idam cezasını savunmak için böyle bir tanıtın (=Argüman) söylenebilmesini anlayabilir miyiz?
Duyup da susabilir miyiz?
Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmeleri filan tartışma düzlemine taşımaya gerek yok.
Hele hele idam cezasını getirip “Öcalan’ı da asacağız” iması yapan ayıplar üstünde duracak değilim.
“Amerika’da var, Çin’de var, Japonya’da var” demagojisine cevap yetiştirmeye kalkışacak da değilim.
Değmez.
Okurun aklına, bilincine, vicdanına saygısızlık olur.
* * *
Ama birkaç hafta önceki bir Tırmık’ta kullandığım “Başbakanın zembereği boşaldı” yollu cümleciğe cevap olsun diye mail yollayıp neredeyse ana avrat düz giden bir okura (okur?) bir çift lafım var.
Başbakan’ın idam cezası güzellemeleri üstüne irkilip, İtalya-Türkiye toplantısı için Roma’da bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na, İtalya Senatosu Başkan yardımcısı Bonino sordu:
- Erdoğan’ın ölüm cezasındaki açıklamalarından son derce endişe duyuyoruz. Bu açıklamaları gördükten sonra artık Türkiye’ye AB’ye girmek istiyor mu diye düşünüyoruz. Siz buna ne cevap vereceksiniz ?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kankası Ahmet Davutoğlu cevap verdi:
- Sayın Başbakan o açıklamayı Norveç’te onlarca kişi katleden Anders Behring Breivik’i kastederek söyledi. Bu şekilde katliamlar yapılması konusuna dikkat çekmek için söyledi. Biz AB sürecindeki taahhütlerimize sadığız…
Hayır “Ufala da civcivler yesin sayın Dışişleri bakanı” filan deyip işi sululuğa vurmayacağım.
Tam tersine, zemberek boşalmasının “en yakınlar” tarafından bile farkedilmeye başlandığının bu cevaptan daha iyi kanıtı olur mu, diye soracağım.
Size değil; yolladığı mail ile beni boyamaya kalkan okura…
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021