Aydın Selcen
Tıklım tıkış dolu ve gövdeleri albayrakla bezeli devasa yolcu uçakları, jet motorları mehteranın gümbürdeyen köslerinin ve carıldayan zurnalarının yürek titreten gürültüsünü bastırarak, yalnız ve güzel ülkemizden tekerlek kesti. Büyük şeytan ABD’nin içine tükürülesi küresel kapitalizmin ana karargâhı olma hicap sancağını da taşıyan New York namlı megapolüne tekerlek koyan uçakların en şatafatlısından inen yedi düvelin gıptayla izlediği cihan lideri, Sultan Abdülaziz’in 1867 yılındaki Paris gezisini gölgede bırakacak azametteki heyetiyle zuhur ettiği apronda kendi hariciye vekilince olabilecek en muteber ve sıcak biçimde karşılandı.
Orada, devr-i saltanatında alnı secde görmemiş gavurun “muhteşem” diye huzurunda yer öptüğü Kanuni Sultan Süleyman’ın 1521’de Belgrad’ı fethinden bu yana beş asırdır görülmemiş bir “diplomasi” başarısı yaşandı. New York’un Manhattan Adası’nın üçüncü dünyanın gecekondu semtlerini andıran köhne siluetine tepeden bakan 36 katlı bir “Türkevi” gökdeleni armağan edildi. Yetmez, o megapolün Mahmutpaşa’dan hallice sokaklarında devriye atan kamyonlar ile bilbortlar cihan liderinin uluslararası ilişkilere yön veren “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” kitabının tanıtım afişleriyle de donandı. Bir anlamda “obamızı Manhattan’a kurduk”.
NY seferine kimi elleri böğründe, kimi parmak ısırarak Türkiye’den öylece bakakalan İslâm dairesine dışarıdan musallat mukallit nesle mensup münafıklar Erdoğan’ın Türkevi’nde evsahipliği yaptığı basın toplantısındaki ifadelerine ve vatana avdetinde mutad Cuma selâmlığı çıkışında verdiği demeçlere alelusul fitne fücur çıkarmak içün olsa gerek kulak kesildiler. Hasetlerinden adeta kudurarak ziyarete katılan kalabalığın nitelik ve niceliğini öne çıkardılar. Türkevi’nin önüne dikilen beş satırlık tanıtım tabelasındaki üç İngilizce yazım yanlışına dikkat çektiler. Heyetin berceste üyelerinin –kim bilir belki bileklerinde Chopard saatlerle- sezon sonu satış mağazası TJ Maxx’e indirimli alışveriş için üşüşmesini mercek altına aldılar. Aynı saatlerde Validebağ Korusu’na moloz dökülürken, Turizm Bakanı Ersoy ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun Central Park’ta koşaradım çıktıkları dimdik ve o denli dinamik sabah yürüyüşü gibi ayrıntılara odaklandılar. Velhasıl yine umutsuzca öküzün altında buzağı aradılar.
Titreyerek gelin görün ki o eski boynu bükük, -tövbe- burnu sümüklü Türkiye yoktu artık meydanda. Ol ziyaret-i hümayun, cumhuriyet dönemi yani günümüzdeki “cumhur” deyişiyle “şahsım ziyareti”, her yıl düzenlenen olağan BM Genel Kurulu’na katılmak içindi amma her ne hal ise “ABD’ye” diye duyurulmuştu. Nitekim hariciye vekil muavini sefir-i kebir Sedat Önal riyasetinde bir ön heyet de, esasen Ortadoğu’da Türkiye’yle çalışmaya mecbur ve memur ABD hükumetini akl-ı selime davet talimatıyla çıkarıldığı Vaşington temaslarını henüz tamamlamıştı. Maalesef olmadı. NY’da Irak cumhurbaşkanı -affedersiniz Kürt ve KYB’li- Dr. Barham Salih’le resim verme aymazlığına dahi düşebilen Biden’le derkenarda bir görüşme veya ziyarete bir başkent ayağı eklemek mümkün kılınamadı. Dışişleri bakanları Çavuşoğlu ve Blinken’in heyetlerarası istişareleriyle iktifa edildi. Akabinde, Cuma selâmlığında Erdoğan da “böyle bir konumu” daha önce Bush olsun, Obama olsun, Trump olsun hiçbir ABD başkanıyla yaşamadığını ifadeyle, tebaayı irşad buyuracaklardı.
Dünya beşten büyüktü. Erdoğan, nazar boncuğu kabilinden biri hariç cem-i cümlesi Türkevi’nde lâyığınca ağırlanmak kaydıyla aralarında Fin, Gürcü, Sloven, Hırvat, Leh, Arnavut, Iraklı, Burundili, Gine-Bissaulu vs.nin de bulunduğu tamı tamına ondört ülke lideriyle görüştü. Sözkonusu ondört nerimana ilaveten BBP Genel Başkanı Destici ve FIFA Başkanı Infantino da BM merkezinin hemen karşısında yükselen Türkevi’ne reyise saygılarını sunmak üzere seğirtenler arasındaydı. Ayrıca Destici’nin, Britanya’nın NY’da sadece iki kırtıpil koruma görevlisiyle bigâne gezen çulsuz başbakanı Johnson’la istişarelere iştiraki de mütecessis nazarlardan kaçmadı. Yazılan kitapla âleme verilen dersi NY halkına ezber ettiren iletişim başkanlığı, bu defa işi şansa bırakmadan yerli ve milli “düşünce kuruluşları” Dış Politika Derneği ve SETA-DC ile toplantılar da ayarlamıştı. Buna karşılık, manşetlere CBS’e lutfedilen mülakattaki S-400 ısrarının taşınması, çatal dilli garp medeniyetinin duçar olduğu içler acısı hali bir kez daha gözler önüne sermiş bulundu.
Bilvesile, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) ile Ortodoks Yahudi Ticaret Odası’nın ortak açıklamasındaki İbrahim Anlaşmaları’na destek ifadesi ve –söylemeye dilim varmıyor- açıklama metninin bir diğer hariciye vekil muavini Yavuz Selim Kıran beyefendinin eline tutuşturularak resim verilmesi ayıbı için aynı TASC’a resmen özür diletildi, el etek öptürüldü. Mevzu tatlıya bağlandı. Zira mezkûr mutabakatta sorun olmasa da, hariciye o uğursuz İbrahim Anlaşmaları’nı imzalandığı dönemde yerden yere çalmıştı. Sayın Kıran’ın hariciye teşkilâtındaki vazifesinin ne olduğu, ABD ile ilişkilere hangi boyutuyla dahlinin bulunmaklığının iktiza ettiği, dolayısıyla hangi gerekçeyle ziyarete renk, ahenk ve istikamet kattığı gibi sual işaretlerinin çengelleri ise zillete düşmüş karanlık zihinlerde asılı kaldı.
Erdoğan henüz son eserini hatmetme fırsatına erişemeyenlere BMGK kürsüsünden hitap etti. Bilahare Türkevi’nde necip matbuatın mümessillerini içtimasında isyan ve feveranını paylaşırken “yola çıkarken bir umutla yola çıkıyorsunuz ve tüm dünyaya, tüm insanlığa bir sinyal veriyorsunuz; nedir bu sinyal?” ortasına yine kendi koşan Erdoğan, “beş daimi üyenin iki dudağı arasında bir dünya” düşünülemeyeceğini belirtti. “Vitrin süsüne indirgenen” ve onlara “kaldır elini, indir elini” denen on geçici üyenin “artık nedamet getirdiğini” vurguladı. Afrika’ya, “Afrika sen hep böyle mi gideceksin?” diye seslendiğini aktardı. “Yol haritası” da çizerek, “biz bu daimi üyeleri köşeye sıkıştıracağız; BMGK’na yazılı dayatmalarla ve dünyada yoğun bir kovalamacayla, icabında olağanüstü genel kurul toplamak suretiyle bazı adımları atma şansını yakalayabiliriz” dedi. Ve diklenmeden dik duran bu onurlu başkaldırı kuşkusuz tüm dünya kançılaryalarında önemle not edildi.
Cepheden cepheye, zaferden zafere. Türkevi ve son Cuma selamlığı demeçlerini alt alta yazdığımızda Erdoğan “bir NATO üyesi” olarak Türkiye’nin ABD tarafından düşürüldüğü “konumu” ne denli yadırgadığını yineledi. Fakat Türkiye hakeza “bir NATO üyesi olarak” yirmi yıldır kesintisiz Afganistan’da bayrak göstermişken, ABD’ye “senin orada ne işin vardı, bir çuval inciri berbat ettin, hesabı da masada bırakıp kaçtın” demeye getiren çıkışması, sanki pek belirgin biçimde anlaşılamadı. Bir yandan Biden’le temas ve uzlaşı zemini olanağı kovalanırken, aynı zamanda “S-400 işi bitti” dayatması da çelişki izlenimi verdi. ABD’nin “şu anda Suriye’de pek ilintili olmadığı” kaydederken, aynı ABD’nin SDG’ye silâh yardımını öne çıkarması da öyle. “Güney’de (herhalde Idlip kastediliyor) rejim (Beşar Esat) tehdit oluştururken”, Şam’ın davetiyle orada bulunan Rusya’yla işbirliğini derinleştirme niyeti de öyle. Keza, “NATO üyeliği” anımsanırken, NATO’nun asıl tehdit algısının ve savunma yapılanmasının Rusya’ya karşı olduğunun göz ardı edilmesi de. ABD ile Rusya’nın doğrudan temaslarının, özellikle Suriye ve Suriye’de SDG’nin (siz “Kürtlerin” okuyun) yeniden kurulacak devlete eklemlenmesine odaklandığı da herhalde bilinirken.
Her neyse. Mutad veçhile, “dünya dönüyor ancak Ankara’nın çevresinde değil” gafletine kendilerini kaptırmış iç bedhahlar da, ama dost ama düşman cümle âlem ve yedi düvel de Erdoğan’ın NY seferiyle bir kez daha sağlam iradenin nelere kadir olduğunu görmek ve bizzat deneyimlemek ayrıcalıklarına erişmiş oldular.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları










































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.04.2025
23.02.2025
27.01.2025
9.12.2024
19.11.2024
11.11.2024
2.11.2024
1.08.2024
14.06.2024
14.04.2024