Barış Soydan
Davulun sesi uzaktan hoş gelirmiş. Kültür ve Turizm Bakanı'nın zordaki restoran ve kafelere destek diye açıkladığı kredi paketi insanın aklına bu atasözünü getiriyor. Yapılan açıklamaya göre Ziraat Bankası Koronavirüs'ten etkilenen işletmelere düşük faizli kredi dağıtacak. Ne güzel. Güzel de... İşin içine girince kazın ayağının pek de öyle olmadığını anlıyorsunuz.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy'un duyurduğu paket, restoran ve kafelere Ziraat Bankası'ndan 36 ay vadeli, yıllık yüzde 7,5 faizli ve 6 aya kadar ödemesiz kredi verilmesini öngörüyor. İyi de hangi restoran ve kafelere? Turizm Bakanlığı'ndan onaylı olanlara. Yani turistik işletme belgesi bulunanlara…
Koca İstanbul'da turizm işletme belgeli yeme-içme tesisi sayısı 400.
Peki İstanbul'da kaç tane yeme-içme mekanı var? Mekan bilgi sitesi Zomato'ya göre 31 binden fazla.
İstanbul'da eğlence hayatının merkezlerinden Nevizade'de bile turizm işletme belgesi sahibi sadece dört adet işletme olduğunu öğrendim. Ve onlar bile destek kredisini alamıyor.
Çünkü turistik işletme belgesinin olması da yetmiyor, bir de sicilinizin temiz olması lazım. Beyoğlu Eğlence Yerleri Derneği Başkanı Aydın Kalaycı'ya göre "Beyoğlu'nda toplam 150 turistik işletme varsa 125'inin sicili bozuk."
"Sicili bozuk" deyince insanın aklına türlü çeşitli olumsuz şeyler geliyor. Sanki bu restoranlar bankaları dolandırmaya kalkmış, krediyi alıp üstüne yatmışlar gibi. Oysa olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Kim salgında borcunu tıkır tıkır ödeyebildi ki? Pek çok kişi gibi restoran ve kafeler de kredi ve kart limitlerini zorladı. İçlerinde temerrüde düşenler oldu. Ve sicilleri bozuldu.
Oysa sektörün uygun koşulla krediye gerçekten çok ihtiyacı var. Koronavirüs en fazla hizmet sektörünü, orada da en çok restoran ve kafeleri vurdu. Aylarca kapalı kaldılar. Ama elektrik ve su faturaları gelmeye devam etti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi su faturaları konusunda anlayışlı davranıyor ama İstanbul Avrupa yakasının elektrik dağıtım şirketi BEDAŞ, 1 Haziran'da restoran ve işletmeler açılınca fatura tahsilatı için damlamış...
Kira da ayrı problem… Mal sahiplerinden vicdanlı olanlar salgın sırasında indirimi kabul etmiş. Ama en vicdanlısı bile ine ine kiranın yarısına kadar inmiş. Birçok işletme onu bile ödeyememiş.
Aslında sektör krediden önce, Almanya'da, Amerika'da olduğu gibi devletin işletmelerin cebine para koyacağı hibe desteğine ihtiyaç duyuyor ama "dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmeye kararlı" Türkiye Cumhuriyeti'nin kasasında o kadar para olmadığının herkes farkında. Hibe değil kredi olsun. Ama sadece turistik işletme belgesi olana değil, küçüklü büyüklü tüm işletmelere verilecek bir kredi… Sicil affıyla birlikte.
"Bu haliyle destek kredisini büyük otellerden başka alan çıkmaz." Bu sözler Beyoğlu Eğlence Yerleri Derneği Başkanı Aydın Kalaycı'ya ait. Kalaycı'ya göre Ziraat'in paketi büyük işletmeler için dizayn edilmiş: Krediler 1 milyon lira alt sınırdan başlıyor, 20 milyon liraya kadar çıkıyor. Küçük işletme 1 milyon lirayı ne yapsın, nasıl ödesin... Sektörün gerçek ihtiyacı, 50 bin, 100 bin, 150 bin liralık krediler.
Turizm Bakanı Mehmet Ersoy otelcilikten geldiği için küçük restoranların, kafelerin sesini işitmiyor olabilir. Oysa Türkiye'de istihdamın yüzde 75'tan fazlasını küçük işletmeler sağlıyor. Yüz binlerce insanın işi söz konusu. Şu anda restoran ve kafelerde çalışanların büyük kısmı ücretsiz izinde. Devletin verdiği aylık 1.170 lirayla ayakta kalmaya çalışıyorlar. (1.170 lira ile ne kadar ayakta kalabilirlerse.) Devlet desteği gelmezse birçok işletme kapanacak veya el değiştirecek, çok sayıda çalışan işsiz kalacak.
Zorunlu ücretsiz izne çıkarılan çalışanlara verdiği aylık 1.147 lirayı saymazsak iktidar bugüne kadar Koronavirüs'e karşı elini cebine atmadı. "Destek" diye açıklananların çok büyük kısmı banka kredilerinden ibaret. Yani davul bankaların, tokmak Hükümet'in elinde. Ve davulun sesi yakından hiç hoş gelmiyor...
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021