Beril DEDEOĞLU
ABD’nin yerleşik yapısı, Trump’ı başkan olarak kabul etmemekteki ısrarını sürdürüyor. Yargı, aldığı hemen her kararı iptal ediyor; dolayısıyla Başkan vaat ettiği radikal adımları atamıyor. Basın, Başkan’ı etkisizleştirecek ne varsa yapıyor. Yardımcıları, danışmanları, sağ kolu olarak tanımlanan yakın çevresi yolsuzlukla ve daha da önemlisi Rusya ile olan mali ilişkileriyle bertaraf ediliyor.
Trump’ı önce iş yapamaz hale getirip sonra da koltuğundan edecek gibi gözüken bu sürecin bir dizi nedeni var. Öncelikle belirtmek gerekir ki, başından beri Trump’ın istenmemesi, öngördüğü ekonomi politikasıyla ilgili. Sistemi ayakta tutan büyük şirketlerin içeride ve özellikle de uluslararası alandaki faaliyetlerini derinden etkileyebilecek bir model ileri sürmüştü. Bu model, kabaca bugüne kadar yapılanları tersine çevirecek nitelikteydi. Trump’ın hareket imkanlarını sınırlama sürecinin bir diğer nedeni ise doğrudan Rusya ile ilgili.
Trump-Putin ilişkisinin “vatana ihanet” sayılmasına doğru bir gidişat var. ABD yasaları açısından ağır suç sayılabilecek iddialar, başkanı koltuğundan edebilir ancak meselenin bir de stratejik yönü bulunuyor.
Başkan’ın başarısızlığı
Obama, Rusya’yı karşısına alıp Çin’i “dost” yapmayı, Avrupa’yı ABD’ye eklemlemeyi öngörmüş, ticaret ve yatırım önceliğini de bilişim alanı olarak göstermişti. Trump, Obama ne yaparsa tersini yapma amacıyla Rusya’yı yanına, Çin’i karşısına almayı, Avrupa’yı kaderine bırakmayı, AB’den kopanlarla ikili ilişkileri geliştirmeyi ve ticaret-yatırım önceliğini de savunma sanayine vermeyi tercih etti.
Tercih etti etmesine ancak uygulamaya geçemedi ve bu arada çok geniş bir alanı Rusya’ya kaptırdı, Çin’in de “ötekileştirilmesi” Kuzey Kore’nin ABD’yi tehdit etmesi sayesinde gerçekleşemedi. Böylece ABD yerleşik düzeni hem Trump’a iş yaptırmadı, hem de iş yapmadığı için eleştirilerin merkezine yerleştirdi.
Kabul etmek gerekir ki, Başkan’ın siyasi basiretsizliği de bu sürecin hızlı işlemesinde çok etkili oldu; hem Cumhuriyetçileri hem Demokratları eş zamanlı olarak karşısına almayı başardı.
Başkan’ın başarı arayışı
Başkan’ın bu ortamı bertaraf etmek için bulduğu yöntemlerin ise akıbetine yarar sağlayacak türden olmadığını belirtmek gerekir. İnce bir siyasetle farklı kesimleri yanına almayı denemek yerine, fincancı dükkanına girmiş fil gibi davranıp muhaliflerinin mayalanmasını sağladı.
Son bulduğu yöntem ise ne oranda sıkıştığını daha açık gösteriyor. Savunma ve Dışişleri bakanları, Senato Dışişleri Komitesi’ne bir yasa teklifi sundular. Askeri Güç Kullanma Yetki Yasa’sında 2001-2002 yetkilerine geri dönülmesi isteniyor. Ancak Afganistan müdahalesi kapsamında çıkarılan yasada ufak bazı değişiklikler de talep ediliyor. Bu ufak ayrıntı, askeri güç kullanımında zaman-mekan-yetki sınırının bulunmaması şeklinde.
Özetle Trump, istediği zaman, istediği yeri, istediği kadar vurabilme yetkisi istiyor; bu arzunun gerekçesi olarak da Kuzey Kore’yi, ara ara da İran’ı gösteriyor.
K. Kore’nin Trump’a gerekçe sağlayacak tutumları olduğu açık. Bir çılgınlık yapıp ABD üslerini ya da Japonya’yı vurursa, ABD’nin karşılık vermesi kaçınılmaz olur ve Kongre de yasa çıkarma konusunda hiç nazlanmaz. Ancak henüz böyle bir durum yokken Kongre “önleyici tedbir” kapsamında zaman-mekan-yetki sınırı olmadan Trump’a düğmeye basma yetkisi vermeye hazır olmayabilir.
Belki de Trump ancak bir savaş kahramanı olması halinde koltuğunu koruyabileceğini düşünüyordur. Eğer öyle ise çılgınlığı Kuzey Kore’den değil ABD’den beklemek daha makul olabilir.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.02.2019
15.02.2019
13.02.2019
25.01.2019
16.01.2019
11.01.2019
9.02.2019
4.02.2019
2.02.2019
28.12.2018