Birgül HAKAN

“evet”-“hayır” konuş ki seni görebileyim !
30.10.2013
3093

 İnsan konuşurken kendisini yansıtıyor,cümlelerine tarzına üslübuna bakarak kişiliğini, tarzını,kıskançlığını,nefretini,öfkesini, sevgisini, asaletini, düzeyini, enerji titreşim frekans boyutlarını  hatta yansıttığından kişiyi görebilmek mümkün.

Hepimizin bildiği gibi benliğin görevleri arasında, iletişimi en çok etkileyen,savunma düzenlerini oluşturmak ve kullanmak görevi olduğundan arasıra hatırlamak gerekiyor.

Benliğin,”ben”in temel görevlerinden birisi, kişiliği aşırı kaygıdan kurtaran,ona uyum sağlayan savunma düzenlerini oluşturması,kullanmasıdır.

Böylece savunma düzenleri,bir yandan kişiyi süregelen çatışma ve engellerin,kırıklıkların doğurduğu çöküntüden,zarardan korurken,öte yandan kişinin kendine verdiği değerin ve özsaygının sürdürülmesini sağlar.

Ne var ki,savunma düzenleri bu işlevleri yerine getirebilmek için gerçeği şöyle yada böyle bozar,çarpıtır.

Savunma düzenlerinin amaçlarını hem olumlu,hem olumsuz olarak niteleyebiliriz.Olumlu yanı,kişinin kendine verdiği değerin ve özsaygının korunmasını,sürdürülmesini,hatta artırılmasını amaçlamasıdır.

Olumsuz yanıysa,gerçeği çarpıtarak kaygıdan kaçmayı yada ona karşı savunmayı sağlamasıdır.

Böylece insan kendini başarılı,doğru,güçlü,güzel, ve iyi görür.

Kendine olan güveni ve özsaygısı artar.

Bunu sağlamak için ya davranışlarının olumlu ve soylu yanlarını vurgular ya daolumsuz,aşağılatıcı,güçsüz, yönlerinden kaçar,onları yok sayar.Öte yandan kaygı durumu ise,kişiye içinde bulunduğu konumun,ortamın güvencede olmadığı duygusunu veren “nahoş” bir yaşantıdır.

Bu nedenle kişi kaygı yaratan durumlardan elden geldiğince kaçar,onları en aza indirmeye çalışır.Özetle,insan içinde bulunduğu topluluğa, başkalarıyla iletişime “evet” derse,savunma düzenlerini bilerek ve isteyerek uyum sağlayacak biçimde kullanır.

”hayır” dediğinde,bu düzenler başkalarından gelen ve benliği örseleyen kaygıya kişiliği alçaltma,örseleme,yok etme pahasına saldırıya yönelik düzenler kullanır.

Toplumsal baskılar ya da üstbenliğin sıkıdenetimi sonucu insan uzun sure”hayır” diyeceği iletilere “evet” demek zorunda kalırsa ya da bunun aksi olursa,iç çatışma  ve kaygı düzeyi artar.

Savunma düzenleri  nevrotik belirtiler oluşturur.O nedenle satır arası da okuyabilmek iletişimin olmazsa olmaz koşuludur ki,bu da entellektüel birikimden, okumaktan,algıdan iletişim dilini iyi bilmekten geçiyor.

Bazen istemeden istemediği  iletişim içinde bile bulabilir insan kendini.

 Kimseyi aptal yerine koymadan elbette.

O nedenle doğru yer,doğru zamanlama,doğru konuşma olmazsa olmazımız olsun.

“Mevlananın dediği gibi, noktalayalım“konuş ki seni görebileyim”

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar