Burhanettin DURAN
Muhalefetin erken seçim gündemi oluşturma isteği nafile bir çaba. İktidar partisi 2019 seçimleri hazırlıklarına çoktan başladı. Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 16 Nisan referandumundan sonra partisinin başına geçmesiyle seçim takvimi oluşturuldu. Önce yenilenme, sonra etkin icraat ve daha sonra seçimler. Hükümet ve teşkilattaki yenilenme de bazı belediye başkanlarının istifaya davet edilmesi de aynı sürecin takip eden parametreleri.
Erdoğan, partisini zorlu bir sınava hazırlıyor. 2019 seçimleri cumhurbaşkanlığı sistemine geçişin ilk seçimleri olduğundan yeni bir siyasa yaratacak. Hem hükümet etme anlayışı değişecek. Hem de milletvekili, parti ve lider profilleri yeniden şekillenecek. Bu sebeple yazımın başlığında "cepheler" kelimesini kullandım.
Elbette kastettiğim "seçim" cepheleri. Ancak sadece Türkiye'nin iç siyasetine "bırakılmayacak" kadar kritik seçimler. 16 Nisan'da açıktan tavır alan Avrupa başkentlerinin ve üstü örtülü hareket eden Körfez ülkelerinin 2019'da sessiz kalmasını bekleyemeyiz. Ama bugün iç siyasetin cephelerine bakalım.
CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu "adalet yürüyüşü" ivmesini kaybetmiş durumda. Erken başlayan seçim hareketliliğine uyum sağlamaya çalışıyor. Belediye başkan adayları arayışı kolay ise de cumhurbaşkanlığı seçimlerine nasıl gideceği hâlâ en önemli konu. 2014 seçimlerindeki gibi çatı aday mı yoksa ikinci tura bırakılmış tabii bir uzlaşma mı? Bu konunun netleşmesi zaman alacak ve sancılı geçecek.
Meral Akşener bir süredir merak edilen partisini kurdu. MHP'den kopanlar ağırlıkta olsa da hedef merkez siyasetin diğer renklerine de hitap etmek. Farklı eğilimlerden eski siyasetçilerin bütünlüklü bir parti olmasını sağlamak gibi bir meydan okuması var.
Akşener'in kişisel niyeti ise 2019 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ikinci turda Erdoğan'ın karşısına aday olarak çıkabilmek.
Partisini kurmasının "çatı aday" olma ihtimalini zayıflattığı görüşündeyim. Beşinci sıradaki bir siyasi partinin genel başkanını "partiler üstü bir aday" olarak sunmak hiç de kolay değil. Kılıçdaroğlu'nun aday olması durumunda ise Akşener'in ikinci sırada oy alması mümkün görünmüyor.
Geriye CHP'nin Akşener'i el altından desteklemek için iddiasız bir aday çıkarması kalıyor. Ve MHP'den kopan bir partinin genel başkanının Kürt sorunu hakkında yeteri kadar "iyi" bir şey söylemesi de zor olduğuna göre HDP seçmenini ikna işi de çetrefilli.
İşte bu değerlendirmeler ışığında, Akşener'in siyasi rolünün Erdoğan karşısında kurulmak istenecek "büyük koalisyon"un bir parçası olmaktan öteye geçemeyeceğini düşünüyorum. Büyük koalisyonun son parçası da AK Parti'den koparılacak bir küskünler ekibi olabilir.
Böylesi bir koalisyonun ebeliği yine Kılıçdaroğlu'na düşebilir. Koalisyonun tüm parçalarına hitap edecek bir cumhurbaşkanı adayı bulmak şapkadan tavşan çıkarmaktan farksız. Zira 2014'ten farklı olarak bu sefer cumhurbaşkanı "başkanlık sistemine" göre seçilecek. Diğer bir zor kararı da bu koalisyonu "çatı adayı" olarak birinci tur için mi kuracağı yoksa ikinci tura mı bırakacağı hakkında.
Erdoğan, 2019 seçimlerinde çok büyük bir avantaja sahip. Seçimlere sadece baştaki cumhurbaşkanı olarak gitmesini kastetmiyorum. Pek üzerinde durulmayan bir imkânı var artık. 15 Temmuz darbe girişimi ve akabindeki sistem değişikliği ile "tek adam" ve "şahsileşme" eleştirileri eski anlamını kaybetti.
Hatırlanırsa, 2014 cumhurbaşkanlığı seçimi ve 16 Nisan referandumunda Erdoğan'a karşı kullanılan en etkili argüman "tek adamlık" iddiasıydı. İktidarı elinde toplayarak şahsileştirdiği idi. 2019 seçimlerinde partilerin değil, cumhurbaşkanı adaylarının yarışıyor olması meseleyi yapısal olarak şahsileştirdi.
Sadece Türkiye'ye bırakılmayacak seçimlerin bir de dış cepheleri (ABD, Avrupa ve Körfez) var; onları da başka bir yazıya bırakalım.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2022
19.05.2021
15.05.2021
30.04.2021
24.04.2021
17.04.2021
6.01.2020
3.01.2020
13.10.2020