Cafer Solgun
Hiç değilse bunca can yakan acı deneyimin ardından, Cumhuriyetin yüzüncü yaşına merdiven dayamışken, varlığını inkar, kriz, kaos, savaş, çatışma ve çözümsüzlüğe bağlamış ırkçı, demokrasi karşıtı statükocu çevreler dışında artık öğrenmiş, hatta ezberlemiş olmalıyız: Türkiye’nin sahici, işleyen bir demokrasi inşa edebilmesi, Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözümüyle doğrudan orantılıdır.
Çatışma, kriz, ölüm ve bir bütün olarak acı üreten bir sorunla birlikte demokrasi olabilmek, ancak bir yere kadar ve bu kadar olabiliyor. Dahası, sorunun çözümünden uzak durulması, ülkenin ekonomik kaynaklarını tüketiyor, ırkçı, milliyetçi anlayışların palazlandığı bir siyasi ve psikolojik ortamı besliyor, dolayısıyla bolca nutuklara konu olan “birlik ve beraberliğimizi” içten içe çürüten bir sonuca yol açıyor…
Bir siyasi ders ve deneyim konusu olarak incelendiğinde çok açık görülecektir; AKP’nin iktidar sürecinde bir statüko ve “devletimiz” partisi haline gelmesinde rol oynayan en önemli etken, Kürt sorunu konusunda arkasında duramadığı, sürdüremediği denemelerinin ardından sorunu “terör ve güvenlik sorunu” olarak ele alan bir noktaya gerilemiş olmasıdır. Bir başka ifadeyle söylemek gerekirse, “ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmayı” her şeyin üstünde gören bir anlayışa teslim olmak, kaçınılmaz biçimde “devletimiz partisi” olmayı beraberinde getirecekti ve olan da budur. Oysa “yeni Türkiye” dedikleri, ancak “ne olursa olsun barış ve demokrasi” ısrar ve iradesinin sahibi olmakla gerçekten inşa edilebilirdi…
Bu “teslimiyet” ne durduk yere ne de birdenbire denilebilecek bir kısa zaman aralığında oldu. “Kırılma noktası” değeri taşıyan olaylar yaşandı ve onlardan biri, 9 Kasım 2005 günü Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde bulunan Umut Kitabevi’nin bombalanmasıydı…
Emniyet bahçesine bomba atan korucular…
2005 yılı yaz aylarında Hakkari-Şırnak hattında (Botan) ama özellikle Hakkari ve ilçelerinde çok sayıda “kuşkulu” ve çoğu bombalama olan eylem gerçekleşti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) 2005 İnsan Hakları Raporu’ndaki bilgilere göre 2005 Temmuz-Aralık ayları içinde söz konusu bölgede bazılarında insanların hayatını yitirmesine neden olan 22 bombalama olayı var.
Her biri başlı başına incelenmeye, irdelemeye muhtaç olan bu eylemler “kuşkulu” idi; çünkü birincisi, resmi açıklamalarda iddia edilen “olağan fail” PKK “bu eylemlerle ilgimiz yok” açıklamaları yapmıştı ve ikincisi neyin ne olduğu, hangi merminin kim tarafından sıkıldığı, hangi bombanın kim(ler) tarafından atıldığı konusunda deneyimli bölge halkı, “JİTEM” diyordu…
Bu bombalama eylemleri Şemdinli’de olduğu gibi sadece bölgede “yurtsever” kimlikleri ile tanınan, devlet tarafından “örgüt yanlısı” olarak fişlenmiş insanların ev ve işyerlerine yönelik değildi. Örneğin Silopi’de peş peşe ilçe emniyet müdürlüğüne, adliye binası önündeki başsavcının aracına, hükümet konağı bahçesine bombalar atılmıştı. Bombalar tahrip gücü düşük, can kaybına yol açmayan el yapımı bombalardı.
Görgü tanıklarının ihbar ve ifadeleri sonucunda Silopi Emniyet Müdürlüğü bahçesine ses bombası attıkları gerekçesiyle gözaltına alınan kişiler olmuştu. Bu kişiler korucu ve PKK itirafçısı idiler ve sorgularında “susma hakkını” kullanmışlardı. “Gayrı resmi” bilgi: Emniyet Müdürlüğü’ne bomba attıktan sonra yakalanan korucular sorgularında “Biz emir kuluyuz” minvalinde ifade verirlerken “yukarıdan” gelen bir talimat neticesinde kendilerinden “susma hakkımızı kullanıyoruz” tavrı takınmaları istenmişti…
Bu olayların hiçbiri failleri ve faillerin arkasındaki karanlık güçler itibarıyla aydınlatılmadı. Bölge halkı için failler “karanlıkta” değildi aslında, JİTEM timleri yeniden devredeydi; olan buydu.
Dönemin iktidarı da herhalde bu gerçeği biliyordu. Biliyordu da ne yaptı? Bu sorunun Şemdinli örneğinde çok çarpıcı ve düşündürücü bir cevabı var…
Şemdinli: Kuş taşa çarptı, ama…
Hatırlıyor olmalısınız… 9 Kasım 2005 günü Şemdinli’de Seferi Yılmaz’ın sahibi olduğu Umut Kitabevi bombalandı. O anda kitabevinde bulunan üç kişiden biri, Mehmet Zahir Korkmaz hayatını kaybetti. Olayın hemen ardından bombacıların kullandığı araçta inceleme yapan savcı ve CHP Hakkari Milletvekili Esat Canan’ın üzerine açılan ateşte, Ali Yılmaz isimli yurttaş da hayatını kaybetti. Kalabalığın üzerine ateş açan ve Ali Yılmaz’ın ölümüne, birçok vatandaşın yaralanmasına neden olan kişi ise, “tesadüfen” oradan geçen uzman çavuş Tanju Çavuş idi.
Bombacılar kitabevinin bulunduğu pasaj önünde duran araçlarına binip kaçacaklarken halk tarafından “suçüstü” yakalandılar… Deyim yerindeyse, kuş taşa çarpmış ve bölgede yıllardır terör estiren JİTEM’in bir eylemci timi ilk kez “suçüstü” ve halk tarafından ele geçirilmişti…
Varlığı halen bile resmen kabul edilmeyen JİTEM timinin kullandığı araçta bulunan ajanda ve diğer belgelerde yer alan bilgiler, bölgedeki birçok bombalama ve ölüm olayını da açıklığa kavuşturan nitelikteydi.
Kitabevine bomba atanların olay yerinden kaçmak için kullandıkları, kitabevinin hemen önünde bulunan Renault 19 marka otomobil, Hakkari Jandarma Komutanlığına ait idi. Aracın bagajında üç kalaşnikof tüfek ve şarjörleri, bombalar, polis ve asker yelekleri, “hedef” isimlere ait fotoğraflar, bombalanan kitabevi sahibinin adı da dahil çok sayıda kişinin isimlerinin yazılı olduğu listeler, krokiler, haritalar, kimlik kartları bulundu. 105 kişinin adlarının yazılı olduğu üç listedeki isimler, “sakıncalı”, “milis”, “devlet yanlısı” şeklinde tasnif edilmişti. Krokilerden biri Umut Kitabevi’ne ait idi ve üzerine kırmızı kalemle X işareti konmuştu.
Kitabevine bomba atan kişi PKK itirafçısı Veysel Ateş idi. Kitabevi sahibi Seferi Yılmaz peşine düşmüş ve kendisini bekleyen araca binerken, çevrede toplanan insanların da yardımıyla yakalanmıştı. Araçta bombacıyı bekleyen iki astsubay vardı; Ali Kaya ve Özcan İldeniz. Kaya ve İldeniz, yakalanan Veysel Ateş’i kurtarmak ve aracın çevresinde toplanan halkı dağıtmak için aracın bagajındaki silah ve bombalara yöneldiler. Ancak halk onlara da engel oldu.
Olayın duyulmasıyla beraber Şemdinli 7’den 70’e sokağa döküldü. Halkın tepkisini yatıştıran dönemin DEHAP’lı belediye başkanı Salih Yıldız ile diğer parti yöneticileri oldu. Saldırganlar güvenlik güçlerine teslim edildi. Bölgede JİTEM eylemlerine yönelik tepkiler 15 Kasım’a kadar devam etti. 15 Kasım’da Yüksekova’da JİTEM’i protesto eden halkın üzerine güvenlik güçleri ateş açtı ve üç kişi hayatını kaybetti…
Olay neresinden bakılsa bir “suçüstü” vakasıydı, çok sayıda görgü tanığı vardı, silahlar, belgeler vardı. Ne var ki bölgede “Mutkili Ali” adıyla nam salmış Ali Kaya ve Özcan İldeniz gözaltına bile alınmazken, Veysel Ateş ile Tanju Çavuş ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldılar.
Sanıkların beraatine…
Şemdinli bombacılarının 39 yıl ceza, cezaevi, tahliye, tutuklanma, yeniden tahliye ve beraat kararıyla sonuçlanan ilginç bir yargı süreci var.
Özeti şöyle:
*Olayla ilgili Van’da başlatılan soruşturma sonucu astsubaylar Ali Kaya, Özcan İldeniz ve itirafçı Veysel Ateş 28 Kasım 2005 günü tutuklandı.
*Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi, bombacı saldırganlara “İnsan öldürmek, insan öldürmeye teşebbüs ve çete kurmak” suçlamasıyla 39 yıl 10 ay 27’şer gün hapis cezası verdi.
*Sanıkların temyiz başvurusunu görüşen Yargıtay 1. Ceza Dairesi görevsizlik kararı verdi ve dosyayı terör, örgüt ve devletin birliğini bozmaya yönelik eylem davalarına bakan 9. Daire'ye gönderdi. Yargıtay 9. Dairesi kararı eksik soruşturma gerekçesiyle bozdu. Sanıkların suçlandıkları eylemlerin “terörle mücadele görevleri kapsamında” olduğu gerekçesiyle yargılamanın askeri mahkemede yapılmasına hükmetti. Dosyayı askeri mahkemeye yollamayan Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi hakkında “inceleme” başlatıldı. 14 Aralık 2007 günü Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinde görülen ilk duruşmada sanıkların tahliyesine karar verildi…
*Hakkari Ağır Ceza Mahkemesi, bombalamanın ardından olay yerinde toplanan halkın üzerine ateş ederek bir kişiyi öldüren ve beş kişiyi yaralayan uzman çavuş Tanju Çavuş’u “tutuklu kaldığı süre, suçun vasıf mahiyeti, ceza miktarı ve sabit ikametgâhının bulunması” gerekçesiyle tahliye etti. Çavuş’un “yeterli” görülen tutuklu kaldığı süre, 68 gün idi…
*Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasının önünü açan yasal düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle müdahil avukatlar dosyanın Askeri Mahkemeden alınarak yeniden Van 3. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini talep etti. Uyuşmazlık Mahkemesi, Mayıs 2011'de davanın tekrar Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesine karar verdi. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi tensip tutanağıyla Şemdinli davası sanıkları Ali Kaya, Özcan İldeniz ve Veysel Ateş hakkında yeniden tutuklama kararı çıkarttı.
*Sanıklar 9 Haziran 2011'de yeniden tutuklandı. 10 Ocak 2012'de mahkeme, sanık astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile itirafçı Veysel Ateş'e “insan öldürmek”, “örgüt kurmak” ve “insan öldürmeye teşebbüs etmek” suçlarından 39 yıl 5 ay 10'ar gün hapis cezası verdi.
*15 Temmuz darbe girişiminin ardından sanık avukatları davanın ilk iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya’nın itiraflarını gerekçe göstererek yeniden yargılama talep etti. 11 Ekim 2017’de yeniden yargılama talebini kabul eden Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıkların tahliyesine karar verdi.
*20 Aralık 2021 günü Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi dava ile ilgili savcının istemine uyarak sanıklar hakkında beraat kararı verdi.
(Dava süreciyle ilgili kronolojik bilgileri wikipedia Şemdinli Olayı - Vikipedi (wikipedia.org) ve bianet haberlerinden derledim: Umut Kitabevi'ni bombalayan 'iyi çocuklar' beraat etti - bianet )
Ali Kaya, Özcan İldeniz ve Veysel Ateş, bu beraat kararı sonucunda “Devlet bizi haybeye içeri attı, mağdur olduk” filan diyerek tazminat davası açsalar, tam olacak…
“Tanırım iyi çocuktur” vakası
13 Kasım 2005 günü dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt, Diyarbakır’da Kolordu Komutanlığı döneminden tanıdığını belirttiği Şemdinli bombacılarından astsubay Ali Kaya için, “Tanırım, iyi çocuktur” şeklinde bir açıklama yaptı. Olayın sıcaklığı, mahiyeti ve “düşündürücü” boyutları ile Büyükanıt’ın pozisyonu dikkate alındığında, bunun en azından “yargıyı etkileme” kastı taşıyan bir açıklama olduğu çok açıktı.
Soruşturmayı yürütmekle görevlendirilen savcı Ferhat Sarıkaya’nın kanaati de bu yönde olmuştu ve meslekten ihraç edilmesine neden olan hazırladığı ilk iddianamede, Yaşar Büyükanıt’ı “yargıyı etkilemeye teşebbüs” ve “görevi kötüye kullanmak” ile suçlamıştı. İddianamenin asıl çarpıcı iddiası ise, olayda adları geçen askeri personelin EMASYA (Emniyet Asayiş Yardımlaşma) kapsamında görevli oldukları ve bu nedenle emir komuta zinciri içerisinde Genelkurmay Karargahına kadar bir “sorumluluk ağı” oluşturduğu görüşü idi. Sarıkaya’nın delil olarak işaret ettiği belge ise, dönemin Hakkari İl Jandarma Alay Komutanı Erhan Kubat’ın imzasını taşıyan görevlendirme emri idi.
Erhan Kubat, dönemin II. Ordu Komutanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı’nın soruşturulmasını isteyen bir dosyayı Genelkurmay Başkanlığı’na yollayan Ferhat Sarıkaya, jet hızıyla toplanan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından (HSYK) meslekten ihraç edildi.
Olaya (Bombalama olayına değil askerlerin soruşturulması istemine) en sert tepki gösterenlerin başında dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın geldiğini de not düşmek gerek. Baykal’a göre Yaşar Büyükanıt’ın suçlanması TSK’ya karşı bir “darbe girişimi” idi…
Ferhat Sarıkaya vakası
Türkiye işte; olmadık tuhaflıklar ülkesi… Şemdinli davasının savcısı Ferhat Sarıkaya’nın hazırladığı iddianame mahkeme tarafından kabul edildi (sonra o mahkeme üyeleri de oraya buraya sürüldüler) ama kendisi o iddianame nedeniyle 20 Nisan 2006 günü HSYK tarafından meslekten “tard” edildi, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde avukatlık yapması da yasaklandı. 2010 referandumu sonrasında HSYK’nın yapısı değişince mesleğe dönmek için yaptığı başvuru kabul edildi ve Ankara Cumhuriyet Savcılığına atandı.
Meslekten men edildiği dönemde demokratik kamuoyu, birçok STK bu kararı protesto etti. Askeriyenin baskısına boyun eğen iktidar partisi de eleştirildi. Ne var ki 15 Temmuz darbe girişiminin ardından “işin içinde iş varmış” dedirten bir olay oldu: Meğerse Sarıkaya “FETÖ’cü” imiş! Kendi isteğiyle yaptığı itiraflarda söylediğine göre, Şemdinli davasıyla ilgili iddianamede Yaşar Büyükanıt ve Genelkurmay’ın sorumluluğunu öne süren tespit ve değerlendirmeler, örgütün isteği imiş. Meslekten atılınca örgüt kendisine bakmış, vb. Neticede önce bir kez daha meslekten ihraç edildi (2018) sonra da “silahlı örgüt üyesi” olmaktan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı (2019), “etkin pişmanlık” hükümlerinden yararlandırılmasına da gerek görülmedi…
Askeri vesayete karşı durduğunu sandığımız bu savcı meğerse bir hukuk insanı değil “görev adamı” imiş…
Ne var ki bu savcının hukuktan başka kendini bağlı hissettiği illegal ilişkilerinin olması, Şemdinli olayıyla ilgili gerçekleri ortadan kaldırmış olmuyor.
Yazı uzadı, okurun dikkatinin dağılmaması için toparlayayım hemen.
Şemdinli soruları
-- 2005 yılı içinde Hakkari, Şırnak merkez ve ilçelerinde meydana gelen ölüm ve bombalama olaylarından aydınlatılan var mı? Yeri geldiğinde “Bizim zamanımızda faili meçhul yok” diyen AKP sözcüleri ne derler bu işe acaba?
-- Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül 13 Kasım 2005 günü bir gazeteye şu açıklamayı yaptı: “Patlayan bomba devlet envanterinde çıkarsa büyük sorun olur. Bu boyutuna bakılıyor. Bomba uzmanları inceliyor. Eğer patlayan bombanın düzeneği ya da malzemesi devletin elindeki patlayıcılardan çıkarsa kötü olur. Olayın içinde resmi görevliler varsa, o zaman kim organize etmiş, emri kim vermiş, nereye kadar uzanıyor onlara bakılır. Ama şunu söyleyelim ki sorumlular mutlaka bulunacak ve cezasını çekecektir. Devletin selameti için, devlet görevlileri de olayın içine karıştıysa, en ağır şekilde hesap verecekler.” (13 Kasım 2005, Akşam gazetesi. Milli Savunma Bakanı endişeli!)
O bombaların “menşei” açığa çıktı: Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarlarında yapılan incelemede, Umut Kitabevi’ne atılan bomba ile astsubayların arabasında bulunan bombaların aynı cins olduğu belirlendi. Bu tespitin yer aldığı bilirkişi raporu nasıl olduysa oldu ve dava dosyasında buharlaştı? Dönemin Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün yukarıdaki açıklamasının devamı gelmedi. Dönemin İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “kararlılık”, “sonuna kadar gideceğiz” sözleri de laf-ı güzaf çıktı…
--TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyelerinin bölgede yaptığı incelemenin ardından hazırlanan alt komisyon raporunda Genelkurmay Başkanlığı’na “Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde JİTEM, JİT gibi birimler mevcut mu?” sorusu yöneltildi. Üzerinden geçen zamana ve Şemdinli dahil JİTEM’in “fail” olarak adının geçtiği davalar peş peşe “zaman aşımı”, “delil yetersizliği” gibi gerekçelerle kapatılmasına rağmen bu soru hala resmi cevabını arıyor…
--Ortada bir bombalama olayı var. Ölen, yaralanan insanlar var. Bombayı atan kişiyi gören ve peşine düşüp yakalayan halk var, görgü tanıkları var. Bombacının yolunu gözleyen iki astsubay var ve bunlardan “tanırım iyi çocuktur” denileni (Ali Kaya) bölgede “Yeşil” kadar olmasa bile “Mutkili Ali” adıyla nam salmış, birçok kirli işle bağlantılı adı geçen biri. Kullandıkları araç Jandarmaya ait. Ellerinde görev emri var fakat “görev” meçhul (sonuçta “istihbarat” işiyle iştigal ediyorlar).
“İstihbaratçı” oluşlarını gerekçe göstererek açıklamadıkları birçok şey var. Mesela ajandadaki “tasnif” edilmiş isim listeleri, krokiler, Şemdinli’de ne işleri olduğu, vs. Bütün bu aleyhte kapı gibi delillere rağmen söz konusu kişiler beraat etti. Beraat eden kişilerin söyledikleri gibi, Seferi Yılmaz kendi kendisini mi bombaladı? 12 Eylül yıllarında da işkence ile öldürülen insanlar için işkenceci polisler, “kafasını duvara vurarak intihar etti, devletimizi zor durumda bırakmak için…” derlerdi. “Olay” bu mudur?
Sorular çok ama bu kadarı da yeterli herhalde. Olayın siyasi, askeri failleri ve orta yerde bıraktıkları sorumlulukları kabak gibi meydanda zaten. (Kabak gibi: Çıplak, her tarafı açık. Bknz. TDK sözlüğü.)
Seferi Yılmaz, mahpustan arkadaşımdır. Yazıyı noktalamadan arayıp sorayım dedim, temyize başvurdunuz mu, bir gelişme var mı diye. Temyize başvurmaları için mahkemenin gerekçeli kararını açıklaması gerekiyor ama sayın mahkeme hâlâ verdiği beraat kararının gerekçesini yazmamış. Neden ki acaba? Kararlarına kulp uydurmakta zorlanıyorlar anladığım kadarıyla. Sanırım beraat ettirdikleri bombacıların savunmalarından ilham alıp, “Seferi Yılmaz ve Şemdinli halkı yüce devletimizi ve şanlı ordumuzu zor durumda bırakmak için…” filan diyecekler neticede.
Neyse. Kimsenin aklına karpuz kabuğu düşürmeyelim durduk yere…
Çok uzattım. Ama söyleyeceklerim bitmedi. Kolay mı Yeni Türkiye olduk sanıyorsunuz?
Daha neler!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025
10.05.2025
27.04.2025
19.04.2025
13.04.2025
4.04.2025
29.03.2025
24.03.2025