Etyen MAHÇUPYAN
Genellemelerin rahatlatıcılığını inkâr edemeyiz... Bir olgunun ‘özünde’ ne olduğunu anladığımızdan emin olmak ve söz konusu olgunun değişimini tali bir unsur olarak kenara koymak epeyce tatmin edici bir duygudur.
Bu ‘bilme’ halinin cazibesi, özellikle kendimizin de içinde olduğu toplumsal yapılara bakarken çok daha fazla. Ancak cemaatleşmiş bir toplumda, eğer cemaatler arası kültürel kopukluk derinse, diğer cemaatin ne tür bir ‘gerçeklik dinamiğine’ sahip olduğunu, yani gerçekliği nasıl algılayıp ona nasıl adapte olmaya çalıştığını anlamak kolay olmaz. Buna karşılık ‘öteki’ cemaatin iktidarda olması halinde, bilme ve öngörme ihtiyacı daha da acil bir hal alır...
Laik kesimin aydınları bir süredir AKP iktidarına ve İslami cemaate bu bilme isteğini tatmin etmek üzere ‘bakıyorlar’. Ancak cemaatçi ayrışmanın bir sonucu olarak, maalesef söz konusu toplumsal zemine değişmekte olan çoğulcu ve karmaşık bir yapı olarak bakabilme yetenekleri fazla değil. Bu da kolayca ulaşılan kanaatleri ve genellemeleri teşvik ediyor. Bilimsel olduğu düşünülen çabalar ve akıl yürütmeler nihayette ideolojik niteliği ağır basan ve değişmezlik ima eden yargılara neden oluyor. Sonuçta laik kesim AKP’yi ve dindar kesimi pek anlamadan, ama anladığını sanarak yola devam ediyor ve siyaset üzerinde etkili olma şansını bir türlü yakalayamıyor.
Siyaseten etkisiz olma hali ise sıkışık bir ruh hali yaratmakta ve genellemeleri neredeyse birer ihtiyaç haline getirmekte... Bunların en popüleri, laik kesimin düşünme ve anlama ihtiyacını asgari düzeye indiren bir kalıplaştırma: AKP klasik ‘Türk sağının’ devamıdır ve Türk-İslam sentezinin taşıyıcısıdır... Bu çok rahatlatıcı bir söylem, çünkü AKP’yi zaten bildiğimizi düşündüğümüz bir türün parçası kılarak onun özgüllüğünü önemsizleştiriyor. Böylece artık AKP’yi ‘içerden’ izlemek ve irdelemek durumunda kalmıyoruz. Bu partinin ne yaparsa yapsın ‘temel’ niteliğinin belli olduğunu ve onu bildiğimizi varsayıyoruz.
Bu yargının delillendirilmesine gelindiğinde örneğin bu partinin ‘çoğunlukçu’ anlayışı sağ popülizmine kanıt olarak öne sürülüyor. Ama bizim siyasi kültürümüzde çoğunlukçu olmayan partilerin zaten toplumdan oy alamayanlar olduğuna, çoğunlukçuluğun bizdeki demokratik meşruiyetin sivil dayanağını oluşturduğuna değinilmiyor.
Daha yapısal olarak AKP’yi ‘Türk sağının’ uzantısı saymak ise gözlerini Cumhuriyet gerçeğine kapamak anlamına geliyor. AKP’nin kalkınmacılığını geçmiş dönemde merkez sağın yaklaşımına benzetebiliriz. Ama bugün bu kalkınmacılığın sosyal adaletçi bir paylaşmayla birlikte geldiği ve temelde uzun süreli bir mahrumiyetin telafisi olarak, merkeze değil çevreye hitap ettiği, o çevreyi merkezleştirdiği açık. Aynı kalkınmacılığın, yine geçmiştekinden çok farklı olarak, belirli bir benlik tasavvuru ile örtüştüğü ve bunun açılımcı bir dış politika ima ettiği de göz ardı edilemeyen bir gerçek. Diğer deyişle AKP’nin kalkınmacılığının hem ideolojik anlamı hem de toplumsal etkisi çok farklı. Bu ‘kalkınmacı’ hükümetin şimdiye kadar rastlanmayan bir bütçe disiplini gösterdiğini, popülizme taviz vermediğini de eklemekte yarar var. Demek ki kolaycı genellemeler yapmaktansa bugün karşımızda benzersiz bir fenomenin durduğunu idrak etmek gerekiyor.
Siyasi açıdan bakıldığında Cumhuriyet’in askeri vesayet altında daraltılmış bir siyaset yelpazesi ürettiğini ve merkezi burada tanımladığını da biliyoruz. AKP’yi yaratan ve besleyen dinamiğin ise bu yelpazenin dışından gelerek oradaki siyaseti kadük ettiğini ve merkezi eski siyasi yelpazenin dışına çektiğini görüyoruz. Yani AKP ‘Türk sağının’ parçası olmak bir yana, o sağı anlamsızlaştırmış durumda. Eğer Erdoğan’ın eski liderlere atıfta bulunmasını önemsiyorsanız, o atıfların hepsinin sisteme karşı direnç bağlamında sunulduğunu da fark etmeniz gerekiyor.
Bu bağlamda hele AKP’nin ‘Türk-İslam’ sentezini savunduğu türünden yaklaşımlar sadece az düşünmüşlüğü yansıtıyor. Çünkü son yirmi yıl, dindar kesimin yeni bir özgüven inşası üzerinden Türk kimliğine mesafe almasının da hikâyesi. Bugün dindarların Türk kimliğine karşı olduklarını söyleyemeyiz ve devletin tehdit altında olduğu her an bu kimliğe yaklaşacaklarını da görmek durumundayız. Ama aynı dindarların artık Türk kimliğine muhtaç olmadıklarını da görmeliyiz. Türk-İslam sentezi devletin dindarları Türklüğe entegre etme çabasıydı. Bugün ise dindarların önünde Türk olan devleti dindar dünyaya entegre etme işi var...
Laik kesimin popüler genellemeleri bu karmaşık gerçeklik karşısında fazlasıyla yetersiz.
Yazarlar
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları



































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2025
25.10.2025
15.03.2025
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024