Fehim TAŞTEKİN
Türkiye’nin önceliği IŞİD’i değil Kürtlerin liderliğindeki özerkliği bitirmek. ABD ise Türkiye’ye ‘buyur’ ederken hedefe IŞİD’i koyuyor. Daha da önemlisi ABD, Türkiye’den beklentisi Fırat’ın doğusundaki güç dengesini bozmak değil tetikte bekleyen hükümet güçlerine karşı fiili durumun jandarmalığını yapmak.
ABD ve Türkiye heyetleri arasında beklenen Suriye masası bu hafta kuruluyor. Yeni Sykes-Picot haritalarının masaya konulacağına dair fantastik haberler şimdiden akılları baştan alıyor.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford ile IŞİD’le mücadele koordinatörlüğüne atanan James Jeffrey ile kritik bir görüşme olacak.
Muhtemelen Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan söze, “Ya biz Trump’la başka bir şey konuştuk, siz neden bahsediyorsunuz” diye başlayacak.
Laf iki haftada hızlıca çekilmeden, esneyerek çekilmeye, oradan da şartlı çekilmeye vardı. Trump kıyıya varmadan çapa atan bir kaptan! Karaya nasıl çıkacaksanız çıkın, o dert de tayfanın olsun!
Amerikan tayfası da az değil hani. Kendileri daha gelmeden çapaları kıyılarımıza saplandı.
İlk çapa: Trump Kürtleri koruyacak. (Lindsey Graham)
İkinci çapa: Trump, Türkiye’ye de istediği tamponu garanti edecek. (Graham)
Üçüncü çapa: Kürtler İran’a petrol satsa da onları koruyacağız. (Trump)
Dördüncü çapa: Türkiye ABD ile koordinasyon içinde olmadan Suriye’ye müdahale etmesin. (Bolton)
Beşinci çapa: ABD, Türkiye’nin Kürtleri öldüremeyeceği bir anlaşma ile çekilecek. (Bolton)
Altıncı çapa: ABD, Türkiye ile Suriyeli Kürtler arasında çatışmayı engellemek için Suriye’nin kuzeyinde iktidar paylaşımı öngören bir harita hazırladı. (WSJ)
***
Trump’ın “çekiliyoruz” açıklaması 2017’de şekillenmiş Suriye politikasında bir kısa devreye yol açtı. Pentagon, Dışişleri ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik ekibi üç hedefli Suriye stratejisini tekrar rayına oturtmak için Trump’ın başının etini yiyip bitirmiş olmalı. Trump dizginlenmesi gereken bir başkan. Fakat çekilme kararı onun, son söz de. Ekip çekilme ile ABD’nin vazgeçemeyeceği önceliklerini nasıl bağdaştıracağına bakarken işte kıyılarımıza bu çapalar düşüyor.
Bu gel-git ya da zik zak niye?
Sahada hızla yaşanacak değişimlerin ABD’nin hesaplarını bozacağı görülüyor. Muhtemelen ekibi, Trump’a “Hızla çekilirsek İran’ı geriletme hedefinden uzaklaşırız; arzulanan geçiş yönetimi kurulmadan Suriye ordusu boşluğu doldurur; Suriye’nin geleceğine dair pazarlık kozumuz kalmaz; daha IŞİD tam olarak bitmedi, Türkiye tek başına bu işin üstesinden gelemez” minvalinde tonlarca telkinde bulunmuştur. Bu telkinlerin tutunduğu unsurlar da hasıl oldu:
– Evvela Kürtler, Amerikan korumasının kalkmasıyla bölgeye girecek olan Türkiye’yi durdurmak için tek çare olarak Rusya ve Suriye ile pazarlığa oturdu. Şark’ül Evsat’a göre YPG Komutanı Sipan Hemo başkanlığında bir heyet önce Hmeymim Üssü’nde Ruslar ve Suriyeli yetkililerle, ardından Şam’da Suriye Ulusal Güvenlik Şefi Ali Memlük ve Genelkurmay Başkanı Ali Eyyüb ile görüştü. Heyet daha sonra Moskova’da temaslarda bulundu. Reuters’a göre Kürtler Şam’dan, bölgenin Türkiye’den korunması, özerk yapıların anayasaya entegre edilmesi ve Fırat’ın doğusundaki kaynakların adil dağıtımını öngören bir yol haritası üzerinden pazarlık istedi. Olası bir anlaşmada Rusya’nın garantör olması da aranan şartlar arasında.
AFP’ye konuşan Suriye Demokratik Güçleri Sözcüsü Redur Halil de “Suriye yönetimiyle bir anlaşma kaçınılmaz çünkü bölgemiz Suriye’nin bir parçası” derken Menbic’te bulunacak formülün diğer bölgelere de uygulanabileceğini söyledi. Sözünü ettiği formül özünde kontrolün orduya devrini içeriyor. Halil YPG’nin içinde yer aldığı SDG’nin çekilmeyeceğini ama Suriye ordusuna entegre edilebileceğini söyledi.
Amerikan tarafından şimşeklerin çaktığı yer de burası. Dışişleri ve Pentagon yetkilileri düne kadar Suriye’nin enerji kaynaklarını barındıran yüzde 30’luk bir toprak parçasının ellerindeki en büyük koz olduğunu söylüyordu. Şimdi 4 yıldır eğitip donattıkları bir gücün birden bire Suriye ordusuna katılması olabilecek en büyük hezimet. Bu, Amerikan hegemonyasının nevrini döndüren bir sonuçtur. Öyle olmalı ki James Jeffrey, ABD’nin çıkış stratejisi belli oluncaya dek Kürtlerden Esad yönetimiyle anlaşmamalarını istemiş. İddia WSJ’a ait.
– ABD’yi frene basmaya iten ikinci neden, Menbic’teki bayrak gösterme savaşından çıkartılan ders. Menbic’te ABD çekildiğinde Türk güçlerinin değil, Suriye ordusunun Rusya’nın oyun planına uygun olarak hızlıca boşluklara ilerleyeceği görüldü. Sonuçta ABD ‘çekilirim’ derken sahada bırakacağı çizmelerin müttefik bir güç tarafından giyilmesini istiyor.
– Üçüncüsü, Türkiye ile ABD arasındaki niyet uyuşmazlığı. Türkiye’nin önceliği IŞİD’i değil Kürtlerin liderliğindeki özerkliği bitirmek. ABD ise Türkiye’yi ‘buyur’ ederken hedefe IŞİD’i koyuyor. Daha da önemlisi, ABD’nin Türkiye’den beklentisi Fırat’ın doğusundaki güç dengesini bozmak değil tetikte bekleyen hükümet güçlerine karşı fiili durumun jandarmalığını yapmak.
– Dördüncüsü Türkiye’nin, ABD’nin yerini almaya hazırlanırken sıraladığı talepler Trump’a “Biz bu işten ne anladık” dedirtecek cinsten. Ankara hava operasyonu, lojistik, ulaşım ve koordinasyon desteği istiyor. Bu çekilmekten bahseden ABD’nin daha büyük bir askeri kapasiteyle devrede kalması demek. Bu konuda Joseph Dunford net konuşmuş: “Sağlayacak bir desteğimiz yok.”
– Beşincisi, Amerikalılar Türkiye’nin Rusya’nın onayını da garantilemeden hareket edemeyeceğini bir kez daha anlamış bulunuyor. Amerikan tarafında Türkiye’nin kendi gücüyle düşünülen hamleyi yapabileceğine dair kanaat oluşmuş değil.
***
Gelmeden gönderdikleri mesajlar ışığında bu faktörler, ABD’nin epey kılçıklı bir balıkla masaya oturacağı anlamına geliyor. Ayıkla ayıklayabilirsen! Masa etrafındakileri en fazla gerecek olan da Jeffrey’in bir Türk-Kürt çatışmasını önlemek için Sykes-Picot Anlaşması’na benzer bir iktidar paylaşım planıyla ilgili haritası. Haritadaki renk kodlarını görmek için fal taşı gibi açılan gözlerle bekliyoruz. Tahmin yürütecek olursak Tel Ebyad gibi Arap yoğunluklu bir iki bölgeden güneye sarkan koridorlar Türk müdahalesi için münasip görülmüştür. Jandarmalık görevine uygun bir renklendirmeyle YPG’nin karşısında değil paralelinde bir Türk konuşlanması. Tampon ise işte tampon. Hayli fantastik! Amerika bu, buyurursa böyle buyurur. Sahadaki hiçbir bozucu-caydırıcı faktörü dikkate almayan bir buyurganlık.
Ya Türk tarafı ne der buna? Sipariş edilen yemek bu değildi. Ama iştah da kabartıyor. Bir fırsat içeriyor. Sahada olma fırsatı. Bunun için cihatçıları, yağmacıları, talancıları bile TSK’nin yedeğine takmada mahsur görmediler. Sınır ötesine taşma konusunda durup durup köpüren bir ihtiras var. Kifayetsizlikten o ihtiras hem Amerikan koruması hem Rus yeşil ışığı arıyor. Haliyle şimdi gözlerden biri ABD’nin açacağı kapıda diğeri Rus masasında çizilen planda. Rus planı da illa ki YPG’yi uzaklaştırmak istiyorsan sınır hatlarına Suriye ordusu yerleşsin diyor. Al sana tampon, en doğalından!
Fakat bu süreç daha çok masa devirecek. Trump’ın her an bir tweet ile herkesi ayazda bırakmayacağının garantisi yok. Gün ola harman ola
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
29.05.2025
10.03.2025
6.03.2025
3.03.2025
27.02.2025
24.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
7.02.2025