Hemşinliler yazılı tarihte ilk defa katılımcı, çoğulcu, yerel, süreli yayın olarak GOR’u Türkiye yayın alanına kazandırdılar. Hemşin Kültür,Dil,Tarih Dergisi olarak halkların dünyasına katılması, bir toplumun, kültürün kendini kanıtlaması anlamında HADİG’ten sonra (Hemşin Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği) önemli imece çalışması. Ülkemiz medya dünyasında İMC TV farklılığıyla çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı yayın programıyla umudumuza yeni yaşam alanları açıyorsa GOR (imece) de Hemşinlilerin yeni sesi olarak “ Hayde kaltsek , GOR unik! (Haydi yürüyün imece var) diyerek bizleri sevindirdi. Türkiye’de yerleşik algı Karadenizliler, Temel fıkraları, kemençe, Laz farklılıklarıyla oluşturuldu. Egemen tekçi Türk milliyetçiliği veya Kemalist ideoloji Karadeniz Bölgesi’ndeki Hemşinlileri, Gürcüleri, Pontosları, Lazları üç milyon civarında Alevi inancı taşıyanları yok sayarak asimilasyonu sürdürmüştür. Ancak değişim denen bir olgu yaşanıyor. Küreselleşme süreci, bilişim çağı denen bu değişim yasaklarla, yok saymayla önlenemiyor. Hemşinlilerle ilgili tesbit ve gözlemlerimi  Düzce  Yerel Haber’de çeşitli tarihlerde  yazmıştım. Şöyle ki:

 1- 04.03.2013 Hemşinliler ne istiyor?

2-16.08.2013 Hemşinliler, Kültür ve Sanat.

 3- 22.01.2013 Hadig (Hemşin Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği)

 4- Kimlik Sorunu ve Hemşinliler

5- Hemşinliler Türkiye’de yok mu?

           Doğal olarak Hemşin dili,tarihi ve kültürü ile ilgili  onlarca kitap yayınlanmıştır. Evet GOR’u yayın alanına taşıyanların emeğine sağlık.İlk sayıda içerik , kitle iletişim ve yayın kurulu konularında eleştirilerimiz olmasına rağmen katkımız  olmadığından bunu ileriki sayılara ertelediğimi belitmeliyim. Yayın süresinin üç ay olarak belirlenmesinin  ilgiyi yoğunlaştıracağını düşünüyorum.. Ayrıca yayın kurulunda dergi deneyimi olan danışmanların olması daha da kapsayıcı olabilir.Dergide yazı  havuzu oluşturarak hangi yazının hangi sayıda yayımlanacağının tasnifi yapılmalı.Gor Dergisi’nin Hemşinlilerin demokratik talepleri için bir araç olduğu unutulmamalı ve  eşitlik,özgürlük ilkelerinden taviz verilmemeli.Rize- Fındıklı’da Lazca seçmeli ders olarak okutulurken  Hemşince’de yazı dilinin sorunlu olduğu görülmezse, cümlelerin Türkçe ile tamamlanması güneşi balçıkla sıvamak olur.Ermeni ve Ermenice sözcüklerle ilişkiler bilimsel temelde kesinleşmeli.

          Evet, yeni bir kültür çalışmasına başlamak GOR ile daha çok kitle  ile buluşmayı sağlayacak, dilimizin gelişimini,sahiplenilmesini hızlandıracaktır.Tekrar emeği geçenlere başarılar dilerken bu sayıda katkıda bulunanların isimleri şöyle:Cemil Aksu,Hikmet Akçiçek, Mahir Özkan,Mine Üçüncü,Özcan Alper,Ramazan Balcıoğlu,Uğur Biryol,İbrahim Karaca,Cansu Üçüncü,Yusuf Vayıç,Şerif Sarı,Avedik Topçiyan,İsmail Akyıldız,Gökhan Aydın.

          Aye Gor Unik,yaazd hed sorvoğuk…(Gel imecemiz var,birlikte öğreneceğiz…)