Hüseyin SARIBAŞ
Van, Erciş depreminden bu yana televizyon izlememeye çalışıyorum. Çünkü bizlere söylenen yalanlar, güneşi balçıkla sıvamaya kalkışanlar, timsah gözyaşı döken siyasetçiler bugün farklı isimlerle karşımızda.
Gazetelerdeki deprem haber ve görüntüleri ile ilgilenmiyorum. Arkadaşlardan duydum ırkçı gazeteciler depremzede Kürt’lere savaş açmışlar. Bizim deprem diyelim artık. Yunanistan’dan gelen yardımları almadılar, kan bağışlarını Türk kanı ile taçlandırdılar.
Bugün ise hızlı büyüyen Türkiye’nin onbin dolarlık milli gelirli yurttaşlarının hükümeti ve siyasallaşmış Kızılay dahil Van ve Erciş depremzedelerine çadır yetiştiremiyor. Yetiştiremezler. Halk için, ezilen, mağdur olanlar için hiçbir şey yapamazlar.
Neden mi?
Bu devlet Ankara’da sağlam zeminde kurulmadı ki. Kentleri, insanları, tüm canlıları korumak için temel atmadı. Kutsal devlet kendine itaat eden, kendini koruyan, her şey devlet için zihniyeti ile süregeldi. Egemenlerin devleti.
Türkiye’nin deprem kuşağında olduğunu bilmeyen yok.
Bu kaçıncı felaket?
Depremin insanları öldürmediğini de biliyoruz. Burada sorumsuzluğun ve acımasızlığın kaynağı devletin ve yürütme organı hükümetlerin insanlık düşmanı rant anlayışlarıyla yeniden karşı karşıyayız.
Bir de şu deprem fonlarının nerelere harcandığını pişkince anlatanlara ne demeli?
Ecevit kamu çalışanlarının ücretlerinin ödendiğini, 12 yıl sonra maliye bakanı duble yol yapımında kullanıldığını söylemesi ileri demokrasinin ustalık dönemlerine tam da yakışıyor.
Deprem bahane edilerek kentsel dönüşüm ile en temel insan haklarından olan sağlıklı konut edinme hakkı TOKİ tarafından gasp edildiğini asıl fay hattı olarak görmek gerekiyor.
Evet görelim!
TOKİ kamu eliyle yandaş müteahhitlere rant sağlıyor.
Peki TOKİ’ye bağlı işyerlerinde (inşaatlarda) sendika var mı?
Ya sigorta?
Hatırlayın!
Demetevler TOKİ inşaatlarında işçilerin ücretleri ödenmediği için kaldıkları barakaları yakmışlardı.
Katmer katmer sömürü…
Depremzede Düzce’liler olağanüstü beden ödedik. Bu bedeli kapitalist sömürü sisteminin adresi Ankara ödetti.
İyi de alternatifi nerde diye soranlar olabilir. Evet halen var. Düzce Depremzedeler Derneği. Depremzede konu kooperatiflerine üçbinin üzerinde müracaat oldu.
Daha doğmadan öldüren AKP asalakçıları, devletçi milliyetçiler hemen koptular. “Balık tutmayı öğrenmek mi önemli? Balık yedirmek mi?” Şu an balık yiyenler avuçlarını yalasınlar. Ama balık tutmayı öğrenenler direndiler ve kazandılar.
Nasıl mı?
Saflarını genişleterek, inanarak, güvenerek. Konut sahibi olana kadar. Konut en doğal insan hakkıdır diyen EMEKLİ-SEN, EĞİTİM-SEN gibi ekmek ve onur için mücadele eden kurum ve kuruluşlarla demokratik kent konseyini oluşturarak yola devam ediyorlar.
Var olan kent konseyleri işleyişleri hükümetlerin ve merkezi zihniyetlerin tutsağı olmuş.
Deprem vb. doğal afetler karşısında hazırlıklı olmak katılımcı, çoğulcu, özgürlükçü, emekten ve barıştan yana demokratik kent konseyleri ile mümkündür.
Unutmayalım ki eşitlik ve demokrasi örgütlü birleşik mücadele ile kazanılır. Kazanılacak da.
Not: 88 yıllık vesayet rejiminin bayram kutlamaları yeniden gözden geçirilmelidir. Kan ve gözyaşının olmadığı nice bayramlara…
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları





























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.10.2016
30.09.2016
29.08.2016
22.06.2016
1.02.2016
1.02.2016
28.10.2015
4.02.2015
5.04.2015