İlhami IŞIK
Değerli dostum Vahap Coşkun,‘’Afrin’in Ötesi’’ adlı son makalesinde son derece değerli analizler yaptı. Bunlarda bir tanesi ABD’nin artık Suriye’de kalıcı olduğuna dair tespitinin dayandığı reel nedensellikler zinciridir. Şöyle diyor Vahap Coşkun söz konusu yazısında: ’’… Ancak Fırat’ın Doğusu bir ihtilaf konusu olarak yerli yerinde duruyor. ABD’nin Fırat’ın Doğusunda kalıcı olduğuna dair bir şüphe yok artık. Dahası Washington’da İran’ı çevreleme siyasetinin savunucularının güç kazanmasıyla birlikte bu kalıcılığa daha fazla değer atfedileceği de muhakkak. ABD şu anda bu kalıcılığı PYD/YPG ile devam ettirme eğiliminde.’’
Ben de artık ABD’nin Fırat’ın doğusunda kalıcı olduğuna inanıyorum. Afrin’i bir meydan muharebesine dönüştürmeden, çekilmek suretiyle PYD/YPG’nin almış olduğu bu kararın, İran ve Rusya’dan çok ADB imzası taşıdığına inanıyorum. Rusya hava sahasını Türkiye’ye açarak, Afrin konusunda iki önemli amaç güdüyordu. Birincisi; PYD/YPG güçlerinin Esad rejimi ile varolan ilişkilerinden faydalanarak, Afrin kasabasını anlaşma yolu ile Esad rejimine teslim etmek. Bu fikrin gerisindeki baskın düşünce YPG/PYD Afrin’i Türkiye’ye bırakmak yerine mutlaka Esad rejimine bırakacaklarını yeğleyecekleri düşüncesiydi. Nitekim yapılan bir dizi görüşmeden sonuç çıkmayınca bu plan çöktü.
İkincisi; hava sahasını Türkiye’ye açarak herhalükârda Türkiye’ye jest yapmak ve mevcut Rus Türk ilişkilerini daha sağlam zemine taşımak arzusuydu. Anlaşılan ikinci amaç gerçekleşti. Ama ben bu amacın son tahlilde Rusya’nın Suriye politikasına hizmet etmediğini düşünüyorum. Çünkü Rusya, İran ile birlikte bütün gücüyle Esad rejiminin tek egemen iktidar olması peşinde koşuyor. Doğu Guta’ dan sonra İdlip ve sonra da Afrin, bu stratejinin çözmek zorunda olduğu sorunlar. Eğer karşılıklı çıkarlar doğrultusunda bir çözüm formülü bulunmazsa eninde sonunda Afrin’de Rejim Güçleri ile Türkiye karşı karşıya gelecektir.
Hafızamızı biraz zorladığımız zaman ABD’nin daha 20 Ocak’ta ‘’ Afrin bizi İlgilendirmiyor’’ dediğini hatırlayacağız. Sonuç itibarıyla bu ilgisizlik siyasetinin PYD/YPG üstünde etkili olduğunu düşünüyorum. PYD/YPG, hava sahasını Türkiye’ye açan Rusya ve İran’ı dinlemek yerine ABD’nin stratejisine boyun eğerek bu kararı aldıklarını tahmin ediyorum…
Bu durumun gerçekte de böyle şekillenmiş olduğuna dair elimde önemli göstergeler var:
Birincisi; PYD/YPG ABD ‘nin desteği ve teşvikiyle, Rusya ve İran’ın paniklemesine yol açacak şekilde operasyon alanını genişletti. Genişleyen bu bölgelere Pentagon ve CIA askeri üs ve merkezler kurdu. Rakka, Tabka ve Deyr el Zor gibi yerler için ağır bedel ödeyen YPG/PYD, bunun sonucu olarak sahada ABD’ye daha bağımlı hale geldi. Genişleyen alanların kontrolü ve sevk ve idaresi, ABD’ye koşulsuz itaat etmesini zorunlu hale getirdi.
İkincisi; kanton sisteminden ‘’Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu’’ sistemine geçiş yapmak oldu. Bu durum hem PYD/YPG’nin iktidar olma hayallerine daha uygun bir sistematikti hem de federasyonun ilanı Suriye’nin toprak bütünlüğüne dönük bir tehditti. Esad rejimi, İran ve Rusya bundan rahatsız oldu. Üçüncüsü; Suriye’nin petrol ve doğalgaz rezervlerini de kapsayacak şekilde büyüyen bu bölge açık ki Afrin’e tercih edildi.
Bütün bu olgulara baktığımız zaman, ortaya çıkan gerçek şu oluyor; ABD, Suriye’de kalıcı. YPG/PYD ile ABD ortaklığı hala çok ciddi sorun ve krizlerin odağında ve her an her şey yeniden başlayabilir.
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2025
1.07.2025
9.06.2025
18.05.2025
8.05.2025
28.04.2025
21.04.2025
13.04.2025
1.04.2025
16.03.2025