Mehmet ALTAN
Erdoğan, doların sert sillesini yiyince artık o muhteşem ‘faizi düşürürsen enflasyon da düşer’ teorisini tekrarlamıyor.
Anlamadığı, bilmediği bir konuda, ekonomi literatüründe yeri ve karşılığı olmayan bir inadın ülkeye bedeli çok ağır oldu.
Türkiye, her isteyenin her istediğini böylesine aldırmazca yapıp, topluma bu kadar rahatça zarar vermesinin serbest olduğu bir ülke midir?
Maalesef öyle… En azından şimdilik.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Ekonomi, akıl dışı iddialara karşı çok çabuk ve çok sert reaksiyon gösteriyor.
Daha ağır siyasal hataların cevabı ise ekonomideki kadar çabuk gelmiyor.
Ama muhakkak bir vadede o da yapılan ve ısrar edilen saçmalığın şiddetine denk ağırlıkta bir cevap veriyor.
Tayyip Erdoğan, baktım dün gene suç işleyerek, İstanbul’da gerçekleştirdiği seçim çalışmalarında bir darbe itirafı olan “parlamenter sistem bekleme odasına girdi” cümlesini tekrarlamış.
Ne var ki bir siyasal sistemi metazori ortadan kaldırmaya sıvanmak, dolar skandalındaki kadar rahat ‘tatlıya’ bağlanacak bir gözü karalık değil.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Darbe ikrarını taze başdanışman, “demokrasi kurallarını, demokratlaşan bir ülkeye uygulayamazsın” diyerek tekrarlasa da, Bülent Arınç açıkça uyarıyor:
“Şimdi şöyle bir çelişkiden bahsedilebilir; ‘halkın yüzde 52 oyunu birinci turda almış bir cumhurbaşkanı var.
Adeta ilan edilmemiş bir başkanlık gibidir.’ İyi ama, Anayasa’da yazılı olan 102, 103, 104. maddelerinde cumhurbaşkanına tanınan yetkiler Meclis’ten seçilen cumhurbaşkanının yetkilerinin aynısı…
Seçilme modeli değişti ama yetkiler konusunda değişiklik olmadı.”
Anayasa olduğu gibi dururken, ‘parlamenter sistemi’ bekleme odasına almaya kalkmak, tüm mevcut yapıya posta koyarak kaçak saraya ‘örtülü ödenek’ bağlatmak, Selahattin Demirtaş’ın deyimiyle ‘tek kişilik devlet’ yaratma hayalleri kurmak, hayırlı bir iş değil.
Üstelik 17-25 Aralık da ortada öylece durmakta…
Taze danışman ne diyor “AKP’lilerin yüzde 70’i yolsuzluklara inanıyor.”
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Anayasayı çiğnemek, yasalara boş vermek, ‘tek kişilik devlet yaratmaya kalkmak’ hayırlı bir iş değil diyorum, boşuna değil…
Bakın size yakın zamandan bir örnek anlatayım.
Böyle işlerin sonunun ne olabileceğini görün.
Anayasayı çiğnemenin öyle kolayından ‘tatlıya bağlanmayacağını’ daha iyi anlayın.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Anayasaya boş vererek zorla rejim değiştirmeye kalkan son örneklerden biri 1990-2000 yılları arasında görev yapmış Japon asıllı Peru devlet başkanı Alberto Kenya Fujimori’dir.
Bizdeki mevcut kadroyla kabil kıyas olmayacak bir donanıma sahip olmasına rağmen iktidara geldikten sonra parlamentodaki muhalefeti iktidarı karşısında engel olarak gören Fujimori, 5 Nisan 1992 tarihinde iktidardayken sivil bir darbe yaptı.
Siyaset bilimi bunu, İspanyolca El Autogolpe tanımlamasından hareketle ‘kendi kendine karşı darbe’ olarak kavramsallaştırdı.
Fujimori bu darbeyle kendi hükümetini devirip, parlamentoyu feshederek kişisel iktidarını güçlendirmeyi amaçlıyordu.
Nitekim devlet başkanlığı yetkilerini olağanüstü artıran değişiklikleri kapsayan yeni bir anayasa oluşturdu.
Hukuksal sistemi ve yargısı olmayan, kendi kafasına göre sandıktan ibaret bir ‘devlet’ kurmaya kalkıştı.
Örneğin, hâkimlerin yüzlerinin gizlendiği, temyiz olanağı olmayan askeri mahkemeler bu dönemde görülen uygulamalardandı…
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Hırsızlığın, uğursuzluğun sonu yok…
O nedenle aklı olan evrensel hukuktan şaşmıyor…
Bu gerçeği yok sayan Fujimori, sonunda duvara çarpınca, 13 Kasım 2000 günü Brunei’deki ASEAN forumuna katılma bahanesiyle ülkeden kaçar.
16 Kasım günü Valentin Paniagua geçici olarak devlet başkanlığına getirilir.
Aynı gün Japonya’ya geçen Fujimori burada istifasını açıklar.
Yıllarca bu ülkede kalan Fujimori, 2005 yılı Ekim ayında yaptığı açıklamayla 2006 yılı Nisan ayında yapılacak devlet başkanlığı seçimlerine katılacağını bildirir.
Ancak adaylığı siyaset yasağı olduğu için geçersiz ilan edilir.
7 Kasım 2005’de Şili’ye gelen Fujimori burada tutuklanır.
3 Ocak 2006 tarihi itibarıyla Peru hükümeti Fujimori’nin yakalanması ve ülkesine iade edilmesi için karar çıkartır.
Şili Yüksek Mahkemesi 21 Eylül 2007 tarihinde aldığı kararla Fujimori’nin Peru’ya iade edilmesine karar verir.
İnterpol mensupları ve doktorların eşliğinde özel uçağa bindirilen Fujimori 23 Eylül 2007 günü Santiago’ya getirilir.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Peru Yüksek Mahkemesi, Fujimori’yi görevi suistimal etmek suçundan 6 yıl hapis ve 92 bin dolar para cezasına çarptırır.
Süren başka bir davada ise 1990’lı yıllarda örgütlediği ölüm timlerinin yol açtığı 25 yargısız infaz sebebiyle insanlığa karşı suç işlemekten 25 yıl hapis cezası alır.
2009 yılı Temmuz ayında, rüşvet vermekten 7,5 yıla, Eylül ayındaki mahkemede ise hukuk dışı yollarla haberleşmenin dinlenmesi ve gazeteci, politikacı ve sanayicilere rüşvet vermekten 6 yıla mahkûm edilir.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Fujimori’nin davaları ve mahkûmiyetleri devam ediyor…
Son olarak geçtiğimiz Ocak ayında kamu parasıyla ‘havuz medyası’ oluşturmaktan yeni bir ceza daha aldı.
43 milyon dolar kamu parasını, 9 adet tabloid gazetenin yönetimini ele geçirmek için kullanmaktan 8 sene hapis ve 1 milyon dolar para cezasına çarptırıldı.
Eski Peru liderinin, istihbarat teşkilatına talimat vererek, 2000 seçimleri için 7 gazete satın aldığı ve 2 yeni gazete kurdurduğu belirtiliyor.
‘Prensa Chicha’ adı verilen medya kuruluşları, Fujimori’nin rakiplerini ajanlık, eşcinsellik ve komünistlikle suçluyordu.
Adını 80’lerde ortaya çıkan müzik türü Chicha’dan alan bu gazeteler, kullandıkları güçlü renkler ve dikkat çekici grafiklerle ön plana çıkıyordu.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Fujimori bu darbeyle kendi hükümetini devirip, parlamentoyu feshederek kendi kişisel iktidarını güçlendirmek amacını taşıyordu.
Ama sonunda iş Fujimori için tam bir felakete dönüştü.
Mahkûmiyetleri 60 yıla ulaşmış bulunan Fujimori, Peru kanunlarına göre 25 yıl hapis yatacak.
Yaptığı kötülüklerin bedeli olarak.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Hukuka uymak her zaman iyidir.
Hukuku yok farz etmek, hukuku çiğneyebileceğine inanmak, kişisel iktidarı için ülkeyi bir felakete sürüklemek, kimseye hayır getirmez.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.06.2025
29.05.2025
23.05.2025
10.05.2025
25.04.2025
4.04.2025
20.03.2025
15.03.2025
6.03.2025
27.02.2025