Melih ALTINOK
Adları ve yazdıkları mecralar farklı olsa da dün yine pişti olmuştu deneyimli köşe yazarlarımız.
Tenten’in ikiz dedektifleri misali, Dupont “AKP+Ordu=iktidar mı?” diye kısa keserken, diğer Dupont farklılığını “AKP+Ordu=iktidar formülü yürür mü” diye sorarak ortaya koyuyordu.
Başka bir gazetenin yazarı ise şıklardan formüle ulaşıyordu.
“1950’ye kadar tek parti iktidarı=CHP+Ordu ise bugünkü iktidar=AKP+Ordu!”
Sabah Günün Manşeti için gazeteleri okurken, “kuyuya ilk taşı hangi günahkâr attı” diye düşündüm.
Önce aynı dersanede üniversiteye hazırlanmış olabilecekleri ihtimali ağır bastı.
Sonra birden geçenlerde izlediğim bir TV programı aklıma geldi. Bu yazarlarımızdan biri, diğer üç konuğun ve “dahi” moderatörün aynı sakızı çiğneyip programın temposunu düşürdüğü anda “evreka” diye söz almıştı.
“Hey! Bakın aklıma ne geldi! Şimdi bunlar hukukun ve meşruiyetin dışına çıkmış bir paralel yapılanmanın darbe girişimiyle mücadele ediyoruz diyorlar ya…”
“Evet...” diye heyecanlanmıştı moderatör, karayı görmüş açık deniz miçosu edasıyla…
“Hah işte tersinden gidelim. Ya tüm bu olup bitenler, asıl devletin, hukukun ve meşruiyetin dışına çıkan siyasal iktidarın tek parti olma girişimine karşı mücadelesiyse…”
Demek o anda temelleri atılmıştı bu formül kardeşliğinin. Dersane talebesi literatürüyle konuşursak, gayrı “tersten” gidilecekti.
Mantıksızdı ama ezberlenmesi basitti. İktidarını, siyaset kanallarının açık olduğu bir ülkede, serbest, genel ve tüm dünyanın izlediği onca seçimle kazanan bir parti “tek parti” ilan edilecekti. Ardından bu partinin meşruiyetini sağlayan yüzde elli halk desteğine solda sıfır muamelesi çekilip yok sayıldıktan sonra, iktidardaki rolü sıfır olan ordu “+0” diye anılacaktı.
Peki ya sağlaması?
İyi hoş, her nasılsa formül akıllarına yatmış da peki ya sağlaması ne olacak?
Şimdi sormazlar mı adama, formülünüzde, iktidarının bileşenleri arasında saydığınız ordu ne katkı sağlamış o partiye?
Çıkarın “AKP+Ordu=iktidar” formülünüzden Ordu’yu, iktidardan eksilen ne olur?
Öyle ya, ordu muhaliflere gözdağı mı vermiş, siyasete mi karışmış, muhtıra mı yayımlamış? Ne yapmış da AK Parti iktidarının ortağı olmuş?
Bilakis ordunun siyasetteki etkinliğinin olabildiğince azaldığı, daha dün adlarını ezbere bildiğimiz kuvvet komutanlarını şimdi alan muhabirlerinin bile sayamadığı bir dönemde bu formül zorlama kaçmıyor mu sizce de?
Ha ordunun son birkaç yılda ulusalcıları kızdıracak kadar suskunlaşmasından ya da ne bileyim siyasi beyanat vermemesinden, yani “edilgen bir destekten” bahsediyorsanız, bu da olsa olsa demokratikleşeme adına AK Parti’nin başarısı sayılabilir.
Yazıyı buraya kadar kızdırdığımız sözelci okura seslenip bitirelim.
Demek ki neymiş! Bir partinin tek başına 11 yıl iktidarda kalmasını sağlayan seçim başarısı, onun tek parti rejime yürüdüğünün yegâne göstergesi olamazmış. Daha başka “kanıtlar” da lazımmış.
Halk desteğini arkasına alarak, uzun yıllar tek başına hükümet kuran her yasal ve meşru partiyi, 1920’lerin, 30’ların, 40’ların CHP’siyle eşitlemek için mantıktan olduğu kadar siyaset biliminden de bihaber olmak gerekiyormuş.
Hepsinden de önemlisi, tek parti iktidarı diye tanımlanıp eleştirilen sisteme, sandığın değil, bugün kimilerinin desteklediği ya da iliştiği bürokratik oligarşinin hâkimiyeti neden olurmuş. Mesela, gerçeği eğip bükerek verdiğiniz örneğinizde, 1950 öncesinde olduğu gibi.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019