Münir AKTOLGA
Bu yazı bir anı; “NEREDEN BAŞLAMIŞTIK NERELERE GİTTİ İŞİN UCU!...
-68’den günümüze, ideolojik-teorik bir arkeoloji çalışması!”.. başlıklı çalışmadan-yazımı henüz daha devam eden “hatıralar”dan- bir alıntı!..
“Ne için olduğunu unuttum, birgün Siyasal’dayız. Bir de baktım, bizim Selahattin de orada (benim Silifke’li arkadaşım Selahattin Okur). Selahattin İstanbul İktisattaydı ve İstanbul’da Deniz’in de içinde bulunduğu DÖB’de (Devrimci Öğrenci Birliği) aktifti. Neyse biraz konuştuk falan, ben, ne yapıyorsun burda diye sordum. O da bana anlattı. Deniz, Erim, Cihan ve kendisi Filistin’e gidip askeri eğitim görmüşler, oradan daha yeni dönüyorlarmış. Deniz İstanbul’da arandığı için hemen İstanbul’a gidemediğinden, bir süre Ankara’da kalmayı düşünüyormuş. Bu nedenle kalacak yer olup olmadığını sordu. Ne diyeyim, ben de buluruz tabi dedim... Aklımda bizim Mimari’den Serdar adında ODTÜ SFK’lı bir arkadaşın Kavaklıdere’deki evi vardı. Daha önce bir kere gitmiştim oraya. Serdar’a telefon ettim, konuştuk, durumu anlattım. O da “tabi, neden olmasın” deyince Selahattin’e durumu bildirdim ve onları alıp Serdar’ın evine götürdüm!..
Vay götürmez olaydım!!.. Çünkü o zamana kadar daha Deniz’le Hüseyin’in falan tanışıklıkları bile yoktu sanıyorum (varsa da aralarında örgütsel ilişki yoktu)! Tabi bu eve onlar da-Hüseyinler de- gelip gittikleri için orada tanışıyorlar. İşte Deniz’le Hüseyinler arasındaki ilk ilişkiler burada, bu evde kuruldu... Ama diyeceksiniz ki, “akacak kan damarda durmazmış”! Yani ben Denizleri oraya götürmeseydim de bir şekilde onlar gene tanışıp birlikte çalışmaya karar vereceklerdi. Çünkü, içine girilen ortam belirliyordu herşeyi... Biz, sadece bu ortamın bizlere dayattığı gibi düşünüyor, ona göre eylem programları oluşturuyorduk; fakat bunun farkında değildik tabi!.. O zaman sanıyorduk ki, hepimiz birer Lenin, ya da Che veya Hoşi Minh falandık!.. Nitekim, Deniz kendini bazan Yakup Cemil’e, bazan da Che veya Hoşi Minh’e benzetirdi!.. Neyse, devam ediyoruz:
Daha eve gelir gelmez benimle konuşmak istediklerini söylediler ve bir odaya çekilerek konuşmaya başladık. Deniz bana Filistin hikayelerini anlattı. Orada iki haftaya yakın bir süre ciddi bir eğitim gördüklerinden bahsederek artık dağa çıkmanın, Che falan gibi silahlı mücadeleyi başlatmanın zamanının geldiğini söyledi. Hiç unutmuyorum “Şemdinli’den bir başladık mı göreceksin iki ay sonra arkamızda yüz binlerce köylü Ankara’ya doğru yürüyüş başlayacak” diyerek beni ikna etmeye çalışırken, bu konuda benim ne düşündüğümü sordu. Bu arada Cihan’la Erim de, ne kadar ciddi bir eğitim gördüklerini göstermek için hemen orada bana bir judo gösterisi yaptılar!..
Ben, bu türden judo oyunlarını daha önce ODTÜ judo klübünde çok daha fazlasıyla öğrenmiş olduğumu, bunların dağa çıkmayla falan hiçbir ilişkisinin olamayacağını söyleyerek, onlara katılmadığımı, Türkiye’nin ne bir Küba, ne de Vietnam olmadığını anlatmaya çalıştım. Türkiye’de yapılması gerekenin işçi sınıfı içinde daha yoğun çaba sarfederek örgütlenmek olduğunu, daha ortada, bu türden esasa ilişkin girişimlere karar verecek bir partinin bile olmadığını, bu işin üniversiteyi işgale benzemediğini, öğrenci hareketinin uzantısı olarak dağa çıkmanın hiçbir anlamının olamayacağını söyledim. Ama tabi Deniz’in bütün bunları anlaması mümkün değildi. Bana, o dalgacı üslubuyla sen “pasifistsin” falan dedi, konuşma bitti. Deniz’le ilişkilerimiz hep arkadaşça, yoldaşça olmuştu; bu sefer hiç anlaşamamıştık fakat gene dostça ayrıldık. Onlar kesin kararlıydılar. Öye ki, nasıl olsa bu işi başlatıyoruz düşüncesiyle sınırdan Türkiye’ye girerken üstlerindeki Filistin gerillası elbiselerini bile çıkarma gereği duymamışlardı. Ben de, bir ihtiyacınız falan olursa Serdar beni bulur diyerek evden ayrıldım...
Tabi bu eve daha sonra birçok kişi gelip gitmeye başlıyor. Daha önce de söylediğim gibi, Denizlerle Hüseyin’in (İnan) başı çektiği bizim OTTÜ SFK’lı (eski TİP’li) arkadaşlar arasındaki ilişki de ilk adımda burada kuruluyor zaten...
Hiç unutmuyorum, daha Hüseyinler’den önce Deniz Taylan’ı ikna etmişti. Taylan’la konuşmalarımızda o da aynen Denizler gibi düşündüğünü söylemeye başlamış, o da bizi ikna etme sürecine dahil olmuştu. Hatta birgün Taylan geldi ve İstanbul Üniversitesi’nde Öğrenci Birliği seçimleri olduğu için Deniz’in İstanbul’a gitmek istediğini, kendisinin de onunla birlikte gideceğini söyleyerek benden silah almak için para istedi. Ben “vazgeç bu işten bak o da kaçakmış senin için tehlikeli olur” falan diyecek oldum, ama boşuna çaba... (O sırada, Rektör Öğrenci Birliği’ne verilen parayı kestiği için, biz de para temini amacıyla yurtların arasıda bir yere bir kulübe yaparak orada köfte yapıp satmaya başlamıştık! Tabi bunlar devrimci köfte (!) oluyordu ve köfte satışından gelen paralar da ÖB Genel Kurul Başkanı olarak bende toplanıyordu!.. Bu konuya biraz sonra döneceğiz...). Ne yapayım, verdim tabi parayı. Hiç unutmuyorum 600 lr, falandı sanıyorum... Ve Taylan Deniz’le beraber İstanbul’a gitti!..
Sonra Taylan’ı İstanbul’da vurdular biliyorsunuz... Yusuf’la (Aslan) ikimiz gittik cenazesini getirmeye...
Taylan’ın ölümü hepimize çok koymuştu... Önce Rektörlüğün önünde, sonra da gece Yurtların bulunduğu yerde büyük bir tören düzenledik. Ben, Sinan konuşmalar falan yaptık ve ertesin gün de Taylan’ı uğurladık... Tabi o ortamda hiç kimse tutupta, kaçak haliyle Taylan İstanbul’a neden gitti, hem de gene kaçak durumda olan Deniz’le birlikte falan diye sorgulayacak durumda değildi. Her olay, zaten tutuşmuş bulunan ateşe biraz daha kömür atmaktan başka işe yaramıyordu. “Devrimciler ölür, devrimler sürer”!.. Bitti!.. Her ölüm, bize ne kadar “haklı” olduğumuzu anlatmanın bir aracıydı o kadar! Bunun da ötesinde, “devrimcilerin” ne kadar “fedakar” olduklarını gösteren bir propaganda vasıtası oluyordu!..
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.11.2024
9.11.2024
31.07.2024
3.06.2024
9.04.2024
20.07.2023
18.07.2023
17.07.2023
20.06.2023
18.06.2023