Pelin CENGİZ
Şehir planlamasının, mimarinin kan ağladığı, görgüsüzlüğün, zevksizliğin, betona, paraya ve güce tapınmanın yüceltildiği bu zamanlarda doğaya, tarihe ve kültürel varlıklara yönelik talan haberleri neredeyse birbirini kovalıyor. Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan İstanbul’un Tarihî Yarımadası, şüphesiz bugüne kadarki en büyük talanın ve tahribatın yaşandığı bölge.
İstanbul, 1985 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne dört ana bölüm olarak dâhil edildi. Bunlar,Hipodrom, Ayasofya, Aya İrini, Küçük Ayasofya Camisi ve Topkapı Sarayı’nı içine alan Arkeolojik Park; Süleymaniye Camisi ve çevresini içine alan Süleymaniye Koruma Alanı; Zeyrek Camisi ve çevresini içine alan Zeyrek Koruma Alanı ve Tarihî Surlar Koruma Alanı’nı içeriyor.
AKP’li Fatih Belediyesi’nin koruma kurullarını devre dışı bırakarak aldığı son karar, Tarihî Yarımada’nın kalbine hançeri indiren darbenin hazırlığı niteliğinde. Alınan karar uyarınca, II. ve III. derece tarihî eserler ile bu eserlerin bitişik ve karşı parsellerindeki yapılaşma için ilçe Fatih Belediyesi yetkili kılındı. Elbette AKP’nin epeydir alışkanlık hâline getirdiği şekilde yargı kararları sonucu beklenmeden Tarihî Yarımada, ranta açılmak isteniyor.
Pek çok yerde kültürel varlıklar, restorasyon adı altında ucubeleştirildi, göz göre göre yok edildi. Yıllarca Koruma Amaçlı Nazım İmar Planları yapılamadı, koruma kararları uygulanmadı. Tümü SİT alanı olan Tarihî Yarımada’ya hiçbir hafriyat iş makinesi girmeyecek kararına rağmen Tarihî Yarımada, iş makinelerinden, kepçelerden, vinçlerden geçilmiyor. Koruma Kurulu kararı gereği, hafriyat çalışmalarında Arkeoloji Müzesi arkeologlarının hafriyatların başında bulunması gerekiyor. Ancak, orada da pek çok ihlaller, yetersizlikler sözkonusu. Tabii, bu makinelerin çalışırken pek çok tarihî eseri yok ettiğini bilmem söylemeye gerek var mı?
Tarihî Yarımada’nın imara açılmasıyla ilgili yargı süreci temmuzdan beri sürüyor. İstanbul II. İdare Mahkemesi, Tarihî Yarımada’yı ilgilendiren 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın iptali istemiyle açılan davada, 61 konu başlığından 37’sine yürütmeyi durdurma, yedisine ise kısmen yürütmeyi durdurma kararı verdi. İmar planı Yedikule Bostanları’nın bulunduğu alanın da imara açılmasını öngörüyordu.
Ardından, ağustosta Fatih Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul II. İdare Mahkemesi’nin verdiği yürütmenin durdurulması kararına itiraz etti. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, Tarihî Yarımada’yı değiştirecek imar planını iptal eden karara yapılan itiraz kabul etti. Yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulmasına, onların hazırlayacağı raporun beklenmesine ve davanın da ondan sonra tekrar görülmesine karar verildi.
Ancak, Fatih Belediyesi’nin epey acelesi olsa gerek, AKP’li Meclis üyeleri 8 Eylül’de koruma kurullarını devre dışı bırakan imar planı değişikliğini çoğunluk oyuyla kabul etti, CHP grubu ise ret oyu verdi. Tüm bunlar yasal olarak geçersiz. Çünkü, tarihî eserlerle ilgili her türlü kararı koruma kurulları alıyor, bunun dışında yerel yönetimlerin aldığı kararların hiçbir hükmü yok. Bu hâliyle yapılan tam bir algı operasyonu.
Tarihî Yarımada, kent yaşamıyla iç içe sahip olduğu kültürel ve tarihî değerlerle özgün bir yapıya sahip. Bu yapı uzun süredir Marmaray, Avrasya Tüneli, metro bağlantıları gibi büyük ulaşım projeleriyle,Süleymaniye, Fener- Balat- Ayvansaray, Sulukule’deki kentsel dönüşüm projeleriyle, çeşitli anıtsal ve sivil mimari yapılarına müdahalelerle, Yenikapı dolgu alanı, Yedikule Bostanları gibi düzenlemelerle zaten işgal altında. Siluette bozulmalar, surların bozulması, kıyı kenar çizgilerinde, yarımada topografyasındaki değişimlerle giderek deformasyonla kimliksizleşen Tarihî Yarımada’nın bırakın imara açılmasını bir restorasyon daha kaldıracak hâli yok. Bu gidişle Sultanahmet Meydanı’na AVM projesi duyarsak şaşırmayalım, Tarihî Yarımada böyle böyle tarih olup gidecek.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022