Ahmet TAŞGETİREN
Bir baskın seçim olmazsa 2023, yeni seçimin olacağı yıl.
Baskın seçim olur mu, evet, siyasette bir gün bile uzun zamandır, olmaz olmaz deme olmaz olmaz, 2021 mi, 2022 mi, bundan sonraki her yıl seçim yılı olabilir. Ama sanki iktidarın hesapları 2023’e göre yapılıyor. Bütün yığınaklar onu gösteriyor.
Şu doğalgaz müjdesinin 2023’le bağlantısı olabilir mi? Tabii ki. Ayasofya’nın 2023’le alâkası olabilir mi? Tabii ki. İstanbul Sözleşmesi’nde bir düzeltme yapmanın 2023’le alakası olabilir mi? Tabii ki.
Bunların 2023’le alâkasının olması, kendi başlarına önemlerini azaltmaz. Evet her siyasi yapı, attığı her adımda kendi geleceğini de hesaba katar, halkın sempatisini önemser, ama o iş memleket için de iyi ise, siyasi hesabı anlaşılır bulabilirsiniz.
Ayasofya iyidir, doğal gaz bulmak iyidir, İstanbul Sözleşmesinin yanlışlarını düzeltmek iyidir. Önce bunu söyleyelim.
Sonra…
Siyaseti okumaya çalışalım.
Benim okumam, 2023 için Berat Albayrak “eksen”inde bir şeyler hesaplandığı yönünde.
“Eksen” malum, doğal gaz keşfi ile bağlantılı olarak Berat Bey’in siyaset gündemine soktuğu bir ifade. “Eksen”i biliriz, onun “kaymasını” vs biliriz de şimdi Berat Albayrak “Ne Doğu Ne Batı Artık Yeni Eksen Türkiye” diyor. O afişe bir kere daha bakın. Yukarda bu sözlerin altında Berat Albayrak’ın imzası var. Altında bu sözleri açıklayan ifadeler. Bunların hepsi Berat Bey’e ait. Daha altta Tayyip Erdoğan imzasıyla şu ifadeler yer alıyor: “Türkiye tarihinin en büyük doğal gaz keşfini Karadeniz’de gerçekleştirdi.”
Ne anlıyorsunuz? Stratejik bir hedefi Berat Albayrak açıklıyor, ona zemin hazırlayan olayı da Tayyip Erdoğan.
Bir gariplik yok mu? Stratejik hedefi Cumhurbaşkanı, Lider, Reis, ona zemin teşkil edecek olan hadiseyi de bakan vs gibi alt düzey bir kişi açıklamalı değil mi? Şu görüntüde Cumhurbaşkanı Erdoğan sanki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Berat Albayrak da Türkiye’ye vizyon çizen “Çağın lideri” konumunda gözükmüyor mu?
Bunu böyle okumanın kötü niyetli olduğunu bana kimse söylemesin. Bu afişi böyle hazırlayan – hazırlatan – basıp kamuoyu önüne koyan her kim ise onun niyetine baksın.
Medyada bazı köşelere bakıldığında çok açık bir Berat Albayrak PR’ı yapıldığını gözlüyorsunuz. Ekranlara da yansıyor zaman zaman bu. Yer yer İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile örtülü bir rekabet bulunduğu yönündeki haberler de Berat Bey’le ilgili medya ataklarını anlamlı hale getiriyor. Bunlar siyaset içinde anlaşılır şeyler.
Şu “Yeni eksen Türkiye” söyleminin Berat Bey tarafından seslendirilmesi, ardından afişte konumlanma durumu, muhtemel ki Cumhurbaşkanı’nın bilgisi çerçevesinde olmuştur! Eğer böyle ise dunum şöyle okunabilir: Cumhurbaşkanı Erdoğan 2023’e doğru hızla akan siyasi süreçte Berat Albayrak’ın öne çıkması yönünde bir karar vermiştir. Bu sebeple stratejik hedefleri onun açıklamasını öngörmüştür. Buraya kadar olabilme ihtimalinden söz edilebilir.
Ama ya afişteki o konumlanma da Cumhurbaşkanı’nın yönlendirmesi ile mi olmuştur? Buna ihtimal vermek zor görünüyor. Çünkü bu dizayn, Cumhurbaşkanı’nı fiilen ikinci planda gösteriyor. Bunun devlet düzeni içinde sağlıklı algılanması mümkün olmaz ve Tayyip Bey’in karakteri böyle bir şeye müsaade etmez. Bir de 2023’e kadar daha epeyce bir zaman var. Bir günün bile uzun zaman olduğu siyasette, Berat Bey’i hep stratejik hedefleri seslendiren, Cumhurbaşkanı’nı da geri plana iten bir manzarayı sürdürmek kolay olmaz. Birisi çıkıp “fiili olanı hukuki hale getirelim” deyiverse ne olur!
Her halükârda sıkıntılı bir durum.
İşin tabii bir de siyasi konumlanma hesabından öte “Yeni Eksen olma” boyutu var. Türkiye “Yeni eksen” olsun. Eksen malum, kendi rotasını sabitlemiş, başkalarının kendisine göre hizalandığı statü demek. Doğu dediğimizde çok donuk bir statü yok, Batı dediğimizde de… Türkiye nerede duracak ve Türkiye’nin çevresinde kim hizalanacak? “Türkiye’nin yeni eksen olması” bu sorunun cevabı ile ilgili. Uzunca süredir “Yalnızlaşma” probleminden bahsedilen ülkemizin, bu, “Değerli yalnızlık” bile olsa, kime nasıl eksen teşkil edeceği sorusu önem arz ediyor. Cazibe merkezi olmak ayrı, eksen olmak ayrı, dostluğuna değer verilen ülke olmak ayrı…. Hepsinin ayrı ayrı olmazsa olmazları var. Kiminde ekonomik – askeri güç gerekiyor, kiminde yumuşak güç gerekiyor, kiminde insan haklarında yıldızlaşmak gerekiyor, kiminde bilimsel hamleler gerekiyor, kiminde medeniyet değerlerinin insanlığa yeni ufuklar sunması gerekiyor…
Ne dersiniz hangi konuda eksen olmaya lâyıkız? Potansiyelimiz var mı var, ama onu reel boyuta taşımış durumda mıyız? Soru bu.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025