Barış Soydan
Yine kış geldi ve iktidar gıda fiyatlarındaki önlenemeyen artışı fark etti. Her kış böyle oluyor. Gıda ürünlerine fahiş zamlar gelince iktidar celalleniyor. Marketlere soruşturmalar açılıyor, patates-soğan depoları basılıyor. Sonuç? Sıfır. Yaza doğru taze mahsul market raflarını, pazar tezgahlarını doldurunca fiyatlar biraz gevşiyor ve gıda enflasyonu unutuluyor. Ertesi kışa kadar…
Bu kış da gıdaya fahiş zamlar yapıldı. Ayçicek yağına yüzde 60, süt ürünlerine yüzde 20'den fazla zam geldi... Vatandaşın homurtusu Saray'dan duyuldu. Sabah'ın haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yağ, bakliyat, sebze ve meyvede fiyatlar öncelikli meselemiz. Vatandaşın gıda ürünlerini daha ucuza tüketmesi lazım" diyerek fiyatların düşürülmesi talimatı verdi.
Bu yılın kurbanı Anamurlu muzcular. Marketlere ve Anamurlu muzculara soruşturma açıldı, cezalar kesildi…
Fiyatlar düşecek mi? Tabii ki hayır çünkü sorunlar birkaç soruşturmayla çözülemeyecek kadar derinde. Klasik tabiriyle "yapısal". Ve aslında iktidar da bunu biliyor… Nereden mi?
2014 yılında hükümet bünyesinde meşhur "Gıda Komitesi" kurulmuştu. (Tam adı Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi.) Amaç, gıda enflasyonuna yol açan yapısal sorunları tespit etmek ve çözmekti. Komitenin sekretarya görevi Tarım Bakanlığı'na verildi. Ama Tarım Bakanlığı topu taca attı. Doğru düzgün hiçbir çalışma yapılmadı.
Sorunun çözümsüz kaldığı görülünce 2016'da dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, Başbakan Binali Yıldırım'ı ikna ederek Gıda Komitesi sekreteryasını Merkez Bankasına aldılar. Komite, gıda enflasyonunun önüne geçmek için atılması gereken 5 adım belirledi. Bugün hâlâ Merkez Bankası'nın sitesinde duran o önlemler şöyleydi:
- Yaş meyve ve sebzede lojistik süreçlerini iyileştirerek bu ürünlerdeki fire oranlarını azaltmak ve nihai tüketime sunulan ürün arzını arttırmak.
- Lisanslı depoculuk sistemini geliştirerek uzun süre saklanabilen ve standardize edilebilen tarım ürünlerinin depolanmasına ve derin bir piyasada ticaretine imkân vermek.
- Tedarik zincirinde pazarlamaya ilişkin fonksiyonların birçoğunun aracılar tarafından yerine getirilmesine bağlı olarak üretici birliklerin tedarik zincirindeki payının sınırlanmasının önüne geçmek için bir eylem planı hazırlamak.
- Gıda ürünleri piyasalarına ait tedarik zincirinde karşılaşılan aksak rekabetin nihai tüketici fiyatlarını yukarı çekmemesi için yapılan denetimleri artırmak.
- Tarım sektörüne yönelik finansal ürünleri çeşitlendirmek ve finansman koşullarını iyileştirmek için alınacak tedbirleri değerlendirmek.
Özetle Gıda Komitesi, gıda enflasyonunun arkasında yapısal sorunlar tespit etmişti.
Komite'nin gıda enflasyonuna dair başka tespitleri de vardı. O dönemde bu çalışmalara tanık olan bir kaynağımdan öğrendiğime göre:
- Tarım Bakanlığı'nın temel ürünlerde yıllık üretime dair sağlıklı çalışan bir veri ve takip altyapısı yok. Sürekli üretim şokları ve süprizleri yaşanıyor.
- Sebze meyvede taşımadaki kayıplar bazı mevsimlerde yüzde 25'i aşıyor.
- Ette maliyetin yüzde 60'ı ithal yem kaynaklı. Döviz artınca yeme zam geliyor; yeme zam gelince et fiyatı artıyor.
- Et ve süt fiyatları arasında denge sık sık bozuluyor ve hayvan varlığında istikrar sağlanamıyor.
- Hallerde tam bir mafya düzeni ve ciddi verimsizlik var. Haller Avrupa'ya göre sanki birkaç yüzyıl geriden geliyor...
Kollar sıvandı, en kritik ve temel ürünlerde fiyat ve üretim gelişmeleri düzenli takip edilmeye başlandı. Kooperatif modeli çalışıldı. Hal Yasası çalışıldı. Ambalaj, paketleme ve lojistik (soğuk depo taşıma şartları vs.) konuları çalışıldı. Aracılara dair çalışmalar yürütüldü. Büyük zincir marketlerle doğrudan sözleşmeli tarım vs. gibi modeller çalışıldı...
Ancak bu çalışmaların hiçbiri sonuca ulaşamadı. Hemen hepsi çeşitli nedenlerle çeşitli bakanlık ve devlet kurumlarında dirençle karşılaşıldı. Ve gıda enflasyonuyla mücadele tavsadı. İş, Anamurlu muzculara soruşturmaya ve patates-soğan depolarına baskına kaldı.
Düşünsenize, üretilen sebze meyvenin dörtte birini yolda zayi ediliyor ve buna dair yıllardır tek bir çözüm ortaya konamıyor!
Ekmekte temel meselelerden biri, ülkede binlerce sözde "kaçak" fırın. Bunların ölçeği çok küçük ve bu nedenle çok verimsizler. Kaynağıma göre Gıda Komitesi, bu fırınları yönetmek, birleştirmek vs. gibi birçok alternatif çalıştı ama siyasi kaygılarla kimse inisiyatif almak istemedi.
Gıda enflasyonuyla mücadelede yaşanan başarısızlık aslında "Erdoğanomics"in temel özelliklerini yansıtıyor:
- Esas sorunlar ve kök nedenler tespit edilemiyor.
- Tespit edilenlerde çözümler üretilemiyor.
- Üretilen çözümler siyasi kaygılar veya iş bilmezlik gibi nedenlerle hayata geçirilemiyor.
- Kalıcı ve yapısal çözüm oluşturulamayınca "iç düşmanlar" üretiliyor ve baskıcı (konjonktürel) tedbirlerle çözüm üretilmeye çalışılıyor.
Gıda enflasyonuyla mücadelenin başarısızlığı, yapısal reformların bu ülkede neden yapılamadığının ve bu iktidarın neden yapısal reform yapamayacağının çok net bir göstergesi ve örneği. Domatesi üretip vatandaşının evine sağlıklı ve uygun fiyata ulaştıramayan bir hükümet eğitim reformunu başarabilir mi?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2022
11.05.2022
7.03.2022
17.02.2022
7.02.2022
18.11.2021
15.11.2021
8.11.2021
2.11.2021
25.10.2021