Firuz TÜRKER
Birinci dünya savaşını bitiren üç anlaşma vardır. Brest Litovsk, Versay ve Sevr........
Birincisi Rusya ile İttifak devletleri arasında imzalandı ve Bolşeviklerin iktidarı ele geçirdiği Rusya savaştan çekildi. Bu anlaşma ittifak devletlerinin yenilmesi üzerine geçersiz kalmıştır.
İkincisi; İtilaf cephesi ile Almanya arasındadır. Bu öyle kaba bir anlaşmadır ki Almanların kendilerini çok aşağılanmış hissetmelerine yol açmış ve bu psikolojiyi kullanan Hitler’i iktidara taşımıştır.
Üçüncüsü ise bildiğiniz ‘bizim’ Sevr...... İmzalandıktan üç yıl sonra Lozan anlaşmasıyla önemli ölçüde tadilata uğramış ve geçerliliğini yitirmiştir.
Hitler türlü entrikayla iktidarı ele geçirip (seçimle değil, bazıları öyle sanıyor) Almanya’yı hızla silahlandırmış ve Alman Ulusunun Versay’ın aşağılamasını aşma duygusunu istismar ederek dünyayı ikinci büyük yıkım savaşına sürüklemiştir.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı içerde-dışarıda Hitler’e benzetme fantezisini kuranlar buradan hareket ediyor.
Ne yapıyor Erdoğan bunlara göre? Üç başlıkta toplamak mümkün.
Muhaliflerini ‘temizliyor’.
Başkanlık sistemi getirip tüm yetkileri eline almak istiyor.
Yeni Osmanlıcılık hayalleri ile Ulusal silah sanayini güçlendirip ülkesini savaşa ve fetihlere hazırlıyor.
Bunların tersini iddia etmek için çok fazla söze gerek yok aslında. Hitler’in azınlık kimliklerine karşı tutumuyla ‘biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık’, ‘gerekirse baldıran zehri içerim’ diyen Erdoğan’ın tutumlarını karşılaştırın yeter. Boğuldukları zaman bütün dünyanın sinekler ölmüş gibi bir tutum aldığı mülteciler konusundaki tutumuna bakın. Buralarda onun insan sevgisi ile Hitler’in gaz odasına yolladığı, tıbbi araştırmalarda kobay olarak kullandırttığı insanlara karşı hissettiklerini karşılaştırın.
Başkanlık sisteminin anti-demokratik olduğu yollu zırvaya ise cevap vermek gereği bile duymuyorum.
Muhalifleri temizliyor yaygarası ise tümden bir yavuz hırsızlıktır. Bu muhalifler Hitler’in ‘temizlediği’ Alman sosyal-demokratları, liberalleri, komünistleri ve diğerleri gibi midir? Hitler komünistleri bertaraf edebilmek için Reichstag kundaklamasını tezgahlamıştır. Bizde kendine komünist-sosyalist-devrimci falan diyenler PKK nin hendek kazıp oraları bombayla tuzaklamasına destek veriyor, ona yardım ediyor, belediyeler iş makinelerini kamyonlarını emrine veriyor bir de çıkıp siyaseten bu yapılanların haklı olduğunu savunuyor; terör örgütünü açıktan övüyor. Onun adına tehditler savuruyor.
Hitler’in Musevilere karşı takındığı tutumla Erdoğan’ın Musevilerle birlikte diğer azınlık haklarına ve vakıflarına takındığı tutum arasında benzerlik mi var zıtlık mı? ‘İnkar ve asimilasyon politikalarına son verdik’ diyen Erdoğan’ın Kürtlerin demokratik hakları için gerçekleştirdikleri görmezden mi gelinecek?
Silah sanayini güçlendirme politikasına gelince....... Bakımını İsrail’de yaptırmak zorunda olduğumuz heronların geri verilmemesi üzerine yerli İHA ları yapma girişimi yanlış mıdır? Türkiye silah sanayini bağımlılıktan kurtarmak için uğraşıyor. Panzerler yapıp da komşu ülkeleri işgal etmek için değil. Hitler’in Polonya’yı işgali ile Türkiye’nin kendi şehirlerine ha bire bombalar yağdıran DAEŞ i sınırlarından uzaklaştırmak içim giriştiği ‘Fırat Kalkanı Operasyonu’ aynı şey mi? DAEŞ ‘e karşı savaşmayan ülke mi var?
Hitler’e karşı yapılmış bir FETÖ operasyonu var mı? Bu Amerikancı darbeyi tezgahlayanlar, onlara destek verenler, el birlik bu gerici darbeyi başarılı kılmak için çaba harcayanlar yargı önüne getiriliyor diye ‘mağduriyet yaratılıyor’ çığlıkları haklı mıdır? Bakın kimi tutuklananlar mahkemelerin kararlarıyla ve hukuki sebeplerle serbest kalabiliyor. Eleştirilecek yönleri olmasına rağmen hukuk işliyor.
Son bir söz. Erdoğan başkanlık sistemini getiriyor diye kıyamet koparacağınıza kazanın seçimi kendi adayınızı seçtirin. Buna bir engel var mı? Var tabi; halkı ikna edemeyeceğinizi biliyorsunuz. Çünkü halk bu yalanlara inanmıyor; gördüğüne inanıyor.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞTrump’ın meşruiyeti var mı ki! 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Bora“Çetin Ceviz Çıkan Ankara Ahalisi” 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIREkonominin düzelmesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlı… 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump-Netanyahu ittifakı 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENÖcalan’a kilit rol verilince... 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuHukuksuz Türkiye inadı ve af… 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanSezgin Baran Korkmaz’a “zamanlaması manidar” soruşturma 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUFilistin Tony Blair’e mi bırakıldı? 16.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTekstil-giyimde 316 bin kişi kovuldu 16.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÇifte hukukta son perde: Ünsal Ban nasıl kaçtı? 16.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTYIKIM BAŞLADI… YA KIRILAN, YIKILAN KALPLER… 16.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’yi anlamak 16.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABARIŞTA ISRAR ETMEK 15.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRKara paranın krallığı kurulmuş... Vay halimize! 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokrasi, darbeler ve ekonomik eşitsizlik 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasGazze’yi şimdi güzel günler mi bekliyor? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“İlk dört maddeye dokundurtmam”cılar büyük bir tuzağa düşebilirler 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZSilahsızlanmanın Hukuku, Kuralı ve Kurumu 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKamusal alanın İslamileştirilmesi 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMacron emeklilik reformunun kıskacında 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilDin demokrasiyle bağdaşır mı? Dindarlık otoriter olmayı gerektirir mi? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar dışarıda güvercin içeride şahin: Neden? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar çözüm konusunda neden bu kadar isteksiz? 13.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASAL İKTİDARIN HÜZÜNLÜ YOLCULUĞU… 13.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÖcalan o kanalları ilk kez izledi ve… 13.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKant’ın problemi: Tanrı’yı akılla bilmek 13.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSDG düğümü çözülüyor mu? Fırat hattında buzlar kırıldı mı? 13.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySanayi verileri alarm veriyor: Almanya serbest düşüşte 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünAteşkes gerçekleşti, sıra diğer aşamalarda ama… 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalMüslüman düşmanı Hegseth ve ‘İslami rejimler’in suç ortaklığı 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezAtaerkil pazarlık 2.0 ve cinskırım 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat Sevinç'Belirsizlik' kullanışlı bir idare yöntemidir, yurttaşı iki dudak arasına hapseder! 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin ikinci ve belki de “final” sezonu 12.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.08.2018
11.08.2018
13.06.2018
3.02.2018
2.02.2018
12.05.2018
20.04.2018
14.04.2018
19.03.2018
9.02.2018