Kurtuluş TAYİZ
Ankara’daki görüntüler akıl alır gibi değil; Cumhuriyet’in 89. yıldönümünü kutlamak isteyen başta CHP olmak üzere muhalif gruplara biber gazlı, gaz bombalı ve polis panzerleriyle müdahale edildi; başkent, adeta savaş alanına döndü. Sabah saatlerinde şehirde alınan güvenlik önlemleri ise Güneydoğu’daki Olağanüstü Hal (OHAL) günlerini hatırlattı.
Peki, 89. yılında Cumhuriyet kutlamalarının korsan gösterilere dönüşmesine neden olan bu yasağın gerekçesi nedir?
Ankara Valiliği’nin açıklamasında yasak gerekçesi alınan bir “istihbarata” dayandırılıyor. O istihbarat şöyleymiş: “Radikal gruplar yürüyüşü provoke ederek, büyük bir kaos ortamı oluşturmayı hedefliyor...”
Dünkü olaylara bakarak aslında valinin hiç de öyle “kaos doğacak” endişesi taşımadığını anlayabiliyoruz. Çünkü valilik kaosun en büyüğünü kendi koyduğu yasakla çıkarmış oldu. Bu olaylar, valiliğin gerekçesinin tutarlı olmadığını gösteriyor.
Eğer başkent valisi 29 Ekim’in ister resmî ister muhalif kutlama olsun güvenlik içinde kutlamasını sağlayamıyorsa o görevin başında da bulunmamalı. Sadece vali değil elbette, bu yasağı savunan iktidar partisi de başkentte bile güvenliğe hâkim değilse, bu işi bir zahmet tez zamanda bıraksın...
Bu yasakçı kafayla Cumhuriyet kutlamalarını bile korsan gösteriye dönüştürdüler.
Bunu hayal edebilir miydik?
Yine ana muhalefet partisi lideri ve milletvekillerinin Ankara’da polis barikatlarını yararak Anıtkabir’e yürümek zorunda kalacaklarını kim aklından geçirebilirdi?
Ergenekon’u destekleyen, Balyoz’a koltuk çıkan, eski devletin çetelerine kucak açan Kemal Kılıçdaroğlu dün neredeyse demokrasi kahramanı hâline geliyordu.
Bu olanları görünce içimden “bu hükümet çıldırmış olmalı” demek geliyor.
Daha dün Cumhuriyet mitingleriyle hiçbir bir sonuç elde edemeyen CHP’nin, bugün basit bir gösterisinden hükümet neden korkuyor?
Yüzde elli oy alan, rakiplerinin sandıkta tozunu attıran bir parti neden Cumhuriyet kutlamalarını dağıtmak için polis şiddetine başvurur?
Korkudan mı?
Yoksa Cumhuriyet’in eski sahiplerine duyulan öfkeden mi?
Bunun ideolojik ve siyasi gerekçeleri olabilir. Hatta köklü psikolojik nedenleri de vardır. Kimbilir belki de yeni iktidar sahipleri, eskilerinin burnunu böyle sokakta sürtmeyince iktidar olduklarına kendilerini inandıramıyorlardır.
Aslında seçimlerden çok büyük bir oy alarak çıkan bir partinin iktidarını demokrasiyle kurması beklenir. Çünkü otoriterleşerek iktidar olunamayacağını en çok alt ettikleri Kemalistlerin tecrübelerinden öğrendiler.
Peki, neden bu şiddet, bu celal?
Bence sorun Kemalistlerin de, İslamcıların da üzerine oturduğu bu eski cumhuriyetin olduğu gibi duruyor olmasından kaynaklanıyor.
Eski sistemin üzerine oturup yeni bir demokratik rejim kuramazsın.
İster bu devletin başında Kemalistler olsun, ister AKP’liler fark etmez; eski sistemi dönüştürmeden demokratik bir yönetime ve ülkeye kavuşmak imkânsız.
Bugün yaşadığımız durum bence bu.
AKP iktidara geldi, sınırlı bir değişim gücü gösterdi, devleti eski sahiplerinden aldı, kendisini eski sisteme kabul ettirdi ve bugün o devleti dönüştürmeden yoluna devam etmek istiyor.
Kemalist Cumhuriyet’in vardığı nokta da zaten bu kadardı, topluma refah ve özgürlük sunamadı; devlet yıllarca dindarları, Alevileri, Kürtleri askerî vesayeti altında inim inim inletti. Bugün yönetime AKP geçti, sisteme birtakım rötuşlar yaptı ancak aynı baskı sistemi varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Demokratik dönüşümü tamamlayamayan bir cumhuriyetten mucize beklemek sanırım aptallık olur. AKP iktidarı da görüldüğü gibi Ankara’daki pasif yürüyüşçüleri polis ve jandarma zoruyla bastırmaya dönüştü. Ankara’da CHP’ye şiddet uygulayan bu iktidarın, Güneydoğu’da Kürt muhalefetine hangi sertlikle yaklaşabileceğini de varın siz düşünün. Ülkenin doğusu da batısı da bugün AKP’nin üzerine oturduğu eski Cumhuriyet’in baskısı sistemi altında eziliyor.
AKP’nin Kemalist tecrübeden çıkarması gereken önemli dersler bulunuyor. Eski devletin sahipleri, 80 yıllık kurumlaşma ve otoriteye karşın, toplumun ihtiyaç ve beklentileri karşısında bir anda zemin kaybettiler; hiç yıkılmaz sanılan vesayet sistemi bir anda halkın oylarını alan AKP iktidarına boyun eğmek zorunda kaldı. O hâlde Kemalistlere umut vermeyen, onları kurtarmaya yetmeyen bir sistemin AKP’yi sonsuza dek muktedir kılmasını beklemek hayalcilik olur. Toplumun yeni ihtiyaç ve beklentileri karşısında AKP de, aynı Kemalistler gibi aşılır. Bunu akıldan çıkarmasalar iyi olur.
Bir not daha; hükümet üyeleri katıldıkları televizyon programlarında dünkü olayları “Ergenekon”iddialarıyla açıklamaya çalışıyorlar. Bu hiç inandırıcı değil. Geçmişte bu türden iddiaların gerçekten bir karşılığı vardı ve topluma da mantıklı geliyordu. Ama artık toplum iktidardan daha inandırıcı açıklamalar bekliyor. Bu da çok zor olmasa gerek. Hele hele eski sıkıyönetim komutanları gibi, olayları“anarşi” olarak nitelemek çok yanlış.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019