Kurtuluş TAYİZ
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden itibaren siyasetin ve toplumun bir kesiminin Erdoğan’a şüpheyle yaklaştığı biliniyor. AK Parti’nin ilk seçim zaferinin ardından bu şüphelerin sistemli olarak tepkiye dönüştürüldüğü de bir gerçek. Erdoğan ve AK Parti’nin Cumhuriyet’in temel niteliklerini, özellikle de devletin laik yapısını değiştireceği kuşkusuyla ülke gündemi uzun süre meşgul edildi. Askeriyeden yükselen darbe homurtularının sebebi de yine laiklikti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, “laiklik elden gidiyor” temalı toplantılar düzenleyerek işi, iktidar partisini tehdide kadar vardırmıştı. Aynı Büyükanıt, Cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısıyla 27 Nisan’da yayımladığı “e-muhtıra” ile ordunun laikliğin teminatı olduğunu hatırlatarak, iktidar partisini darbeyle tehdit etmişti.
O dönem, AK Parti’nin Genelkurmay’ın bildirisine verdiği yanıt önemliydi. Dönemin Hükümet Sözcüsü, Genelkurmay’a hükümetin emrinde bir kurum olduğunu hatırlatarak görev ve yetki sınırını tekrarladı. Erdoğan’ın yanıtı ise doğrudan “e-muhtıra”nın özüne ilişkindi: “Herkes, şunu çok iyi bilsin ki demokratik, laik sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin teminatı bu hükümettir. Bu Meclis’tir, bu millettir. Kendi zümrelerinin menfaatlerini garantiye almak isteyenlerin çabaları beyhudedir. Türkiye temel niteliklerini koruyarak geleceğe ilerleyecektir. Kimsenin endişesi olmasın ve kimse de kalkıp kafaları bulandırmasın. Değişime karşı olanlar, değişimi bizim yapmamızdan rahatsız olanlar çağdaşlaşma yolculuğunun önüne set çekemezler.”
O günden bugüne ne değişti? Zaman, “Laiklik elden gidiyor” sloganıyla Cumhuriyet mitingleri düzenleyen çevrelerin ve e-muhtıra yayımlayan ordunun endişelerini haklı mı çıkardı?
Meclis Başkanı İsmail Kahraman, laiklik ilkesinin yeni anayasada yer almaması gerektiğini ve dindar bir anayasa yapılması yönündeki kişisel kanaatlerini açıkladığında karşısında, Genelkurmay’ı ve Cumhuriyet mitinglerini organize eden siyasi çevreler ile CHP’yi mi buldu?
AK Parti’den Meclis Başkanı seçilen İsmail Kahraman’ın sözlerine en etkili karşı koyuş Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi. Erdoğan, 2007’de “Laikliğin teminatı bu hükümettir” yönünde ettiği sözün arkasında olduğunu yine kanıtladı. AK Parti’de bazı isimlerin “Anayasada İslam’a biraz daha vurgu yapalım” yönündeki kişisel görüşlerini değerlendiren Erdoğan, “İslam vurgusuna ihtiyaç yok” dedi ve ekledi: “Bunların hepsi boş şeyler. Anayasada bu ülkedeki tüm dini grupların inançları güvence altına alınıyorsa, devletin tüm inanç gruplarına eşit mesafede olması esas alınıyorsa, özellikle İslam’a vurgu yapmaya ne diye ihtiyaç olsun? Ben bir Müslüman olarak inancımı istediğim gibi yaşayabiliyorsam mesele bitmiştir.”
Muhalefet, Meclis Başkanı Kahraman’ın kişisel görüşleri üzerinden yeni bir “laiklik krizi” çıkarmaya çalıştı. Ne var ki Fetullah Gülen ile iş tutarak Türkiye’ye ülke menfaatleri aleyhinde operasyon yapmaya kalkan CHP ve HDP, “laikliğin teminatı” olmaktan oldukça uzaklar. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti ise bugün ülkenin birliğinin, beraberliğinin, bütünlüğünün olduğu kadar; devletin laik yapısının da teminatı konumundadır. Laiklik ise, Türkiye için CHP’nin nüfuz alanına terk edilmeyecek denli önemli bir değerdir.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019