Taner AKÇAM
Ergenekon dava kararları hakkında verilebilecek en kısa ve özet yargı budur: Yetmez ama Evet! Arkası gelir mi? Mümkün ama AKP’ye bağlı değil. Siyasi irade toplumsal desteğe, alttan gelen baskıya bakar. Yoksa elini kımıldatmaz. Niye kımıldatsın ki?
Bundan sonrası, Türkiye insanının bu topraklarda onlarca yıldır işlenmiş cinayetlerin, adaletsizliklerin hesabının sorulmasını isteyip istemeyeceğine bağlı.
Ortalığa bakınca umutlu olmak zor. En azında kısa dönemde. Davadaki hukuksuzlukları merkeze alan, “ortalık çok gerildi, hemen af çıkartılmalı” diyen ve yargılamayı intikam olarak gören çok geniş bir yelpaze var. Başta CHP olmak üzere tüm ulusalcı cenahı saymıyorum bile...
Şöyle genel bir hava mı var: bu tür işlerin üstüne gitmek, toplumu çok geriyor, çatışmayı teşvik ediyor ve bölüyor! İnsanları yormaya ve germeye gerek yok. Yeter, artık helalleşme zamanıdır! Çatışmayla, intikamla bir yere varılmaz!
Eğer çoğunluk eğilimi buysa, siyasi irade niye bu işlerin üstüne gitsin ki? Gerçekten böyle düşünüyorsanız, sadece AKP’nin değil, bundan sonra gelecek siyasi iradenin de tarihte işlenmiş cinayetlerin ve adaletsizliklerin üstüne gitmesini istemeyin ve olanla yetinin! Eğer tabii daha da kötüsü, Veli Küçüklerin yakında salıverilmesi ile sonuçlanacak bir af ile karşılaşmazsanız!
Genel bir kültür olarak tekrar edilir. “Osmanlı’nın yasağı bile üç gün sürer”; “Türk milleti fazla zora ve sıkıntıya gelmez” diye... Bu tür deyişlerde galiba biraz gerçeklik payı var. Tarihle yüzleşmek, geçmiş adaletsizliklerle uğraşmak dirayet ister! Uzun erimli soluk ister... Ortalıkta bu istek en azından şimdilik yok gözüküyor. O hâlde tarihimizle yüzleşme de bu kadar, diyebiliriz.
Kimse belki farkında değil; iddialı da gelebilir ama söyleyeyim: Ergenekon davasının arkasındaki en büyük toplumsal destek ve alttan gelen baskı Hrant Dink cinayeti ve bu cinayete duyulan öfke idi. Bana göre, davayı vicdanen ve ahlaken Hrant Dink cinayeti taşıdı. Hatta bazılarının aldıkları cezada, dosya durumunun ötesinde dolaylı da olsa Hrant cinayetine katılmış olmalarının bir etkisi mi oldu diye düşünmeden edemiyorum.
Hrant’ın cenazesine gelmiştim. Cinayetin arkasında Veli Küçük ve Kemal Kerinçsiz ekibinin olduğunu adımız gibi biliyorduk. “Mümkün değil, bu ülkede hiç bir irade Veli Küçük ve ekibini tutuklayamaz” diyorduk. Sadece tutuklanmadı; benim vicdanımda hak ettikleri cezaları da aldılar.
Ergenekon davası arkasındaki bu toplumsal desteğin ve rüzgârın ne olduğunu anlamanız için basit bir örnek vereyim: bugün kim Malatya Zirve; Rahip Santoro ve Hrant Dink davaları bu dava ile birleştirmeliydi talebine ahlaken itiraz edebilir? Kim bugün Ergenekon soruşturmaları Fırat’ın doğusuna geçmelidir tezine vicdanen karşı çıkabilir? Kim bugün devletin derin dehlizlerine girilmedi ve mutlaka girilmelidir, talebine dudak bükebilir?
Önümüzde duran ve istememiz gereken bunlar değil midir?
AKP bunları yapar mı? Zannetmem. Niye yapsın ki? Yukarda saydıklarımın yüzde 10-20’sini yaptığı için, “intikamcı” diye suçlanan, “milleti bölüyorsun”, “davada çok ciddi hukuksuzluklar var”, “af çıkar” diye bağıran bir toplum karşısında siyasi irade niye kılını kımıldatsın ki? O da sonuçta alacağı oya bakar! Toplum adalet aramak istemiyorsa, siyasi iradeye onu takip etmek düşer.
Kendi adıma Ergenekon davası arkasındaki iradeye teşekkürü bir borç bilirim. Eğer yaşıyorsam, Türkiye’ye serbestçe gidip geliyorsam bunu Ergenekon yargılamalarına borçluyum.
Kim ki Ergenekoncuların; Veli Küçük ve avenesinin aldığı cezaya “intikam” deme cesareti gösteriyorsa oraya bir mim koyun! Bu gizli İttihatçılıktır. Bunu bir diğer yazımda anlatayım.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci2014 sonrası ülkenin tüm ayarları bozuldu 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolMHP umut olabilir mi? 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMahkeme kararından bir parti ve bir iktidar çıkabilir 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKülliye ve mirasta eşit paylaşım… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKurultay kararı öncesi CHP… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİOtoriterlik ve Medya 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020
28.01.2020
21.01.2020