Taner AKÇAM
Eğer darbelere açıktan destek veren ulusalcı koroyu bir kenara bırakırsak, Ergenekon ve Balyoz davalarına yapılan önemli itirazların başında, duruşmalar sırasındaki hukuksuzluklar geliyor. Hukuk ihlallerinin yargılamaların önemini gölgede bıraktığı ve vicdanları ciddi ölçüde yaraladığı iddia ediliyor.
Buna bir de Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un terör örgütü mensubu olarak, terörist sıfatıyla ceza alması meselesi ekleniyor. “Bu olacak şey mi” deniyor!
Konu “hukuk” ile “siyaset” arasındaki ilişkisi meselesidir ve Ergenekon ve Balyoz davalarının siyasi muhtevalarını doğru anlayabilmek için bu konuda ciddi tartışmalara ihtiyacımız var. Oysa yapılmakta olan tartışmalara baktığımda, ortada ciddi bilgi eksikliği olduğunu söylemek isterim.
Konunun özü, Türkiye entelektüel dünyasının hiç alışkın olmadığı, hiç bilmediği bir alanla karşılaşması ve bu alanın sorunlarını tartışmak zorunda kalıyor olmasıdır.
Sorun şudur: Tarihte belli haksızlıklar, adaletsizlikler yapmış; ciddi insan hakları ihlallerine yol açmış siyasi iktidar mensupları nasıl yargılanacaklardır?
Suç işlemiş devlet görevlileri, bu suçu keyfî ve kişisel olarak değil ama işgal ettiği makamın siyasi bir kararı olarak hayata geçirmişse, bu kişiler bireysel olarak sorumlu tutulabilirler mi ve eğer tutulacaklarsa hangi ceza maddelerine göre nasıl yargılanacaklardır?
Bu konu bizde hemen hiç tartışılmadı. Ama Batı dünyası bu konuyu haydi diyelim ki Napolyon’un 1815’te sürgüne gönderilmesinden beri sürekli tartışmaktadır.
Gerek ulusal gerekse uluslararası hukuk bu konuda esas olarak devlet görevlilerini koruma esasına göre düzenlenmişti ve bu nedenle suç işlemiş devlet görevlilerinin yargılanmalarında ciddi sorunlarla karşılaşılıyordu.
Eğer konuya salt hukuk boyutuyla yaklaşırsak, tarihte bilinen örneklerinde, bu tür yargılamalarda son derece ciddi hukuksuzluklar yaşandığını kabul etmemiz gerekir. Fakat ilginç olan şudur ki, birçok hukuki sorun içeren bu yargılamalar, daha sonra ulusal ve uluslararası hukuk sisteminin gelişmesinde son derece önemli rol oynayacaktır.
Anlaşılacağı gibi, devlet görevlilerinin geçmişte işledikleri suçlar nedeniyle yargılanması konusunda hukuk ve siyaset arasındaki ilişkinin son derece karmaşık olduğunu ve konuya salt hukuk açısından yaklaşmanın ciddi eksikliğe denk düşeceğini iddia ediyorum.
Eğer Ergenekon ve Balyoz davalarında da yaşanmış hukuksuzluklar sözkonusu olmuş ise, elbette bunlar hukuk sisteminin daha da yetkinleştirilmesi için kullanılır ve kullanılmalıdır. Ama hukuk asla ve asla yargılamaların siyasi boyutunu örtmek için bir gerekçe olarak kullanılamaz ve kullanılmamalıdır. Yani Ergenekon tartışmalarında, “ama” kelimesinin çok yeri ve anlamı olmadığını düşünüyorum.
Konuya ilişkin, tarihten verebilecek iki önemli örnek, 1919-22 İstanbul İttihat ve Terakki ve 1945-6 Nürnberg Nazi yargılamalarıdır. Bu iki dava da, eğer istenirse hukuksuzluk örneği olarak okunabilir. Her iki yargılamada da, mevcut hukuk sistemi, suç işledikleri belli olan devlet görevlilerini, İttihatçıları ve Nazileri yargılamaya elverişli değildi. Bu nedenle ciddi hukuk ihlalleri yapılmak zorunda kalındı. Elbette bu usulsüzlüklere gene hukukun içinde kalarak başvuruldu ve yapılanların hukuka uygun olduğu iddia edildi.
Bir başka yazıda İttihatçıların yargılanması örneğinde konuyu açıklamaya çalışacağım. Belki o zaman Veli Küçük’ün niçin Ergenekon yargılamalarını 1919 İttihatçı yargılamalarına ve kendisini Boğazlayan Kaymakamı Kemal’e benzettiğini daha iyi anlayacağız.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci2014 sonrası ülkenin tüm ayarları bozuldu 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolMHP umut olabilir mi? 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMahkeme kararından bir parti ve bir iktidar çıkabilir 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKülliye ve mirasta eşit paylaşım… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKurultay kararı öncesi CHP… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİOtoriterlik ve Medya 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020
28.01.2020
21.01.2020