Taner AKÇAM
Ortadoğu üzerine yapılacak her tartışmaya, temel bir soru ile başlamak aydınlatıcı olur. Bölge sorunlarının ne kadarı ev yapımı ne kadarı dışarıdan ithaldir. Çoğumuz sorunların ana kaynağının dış güçler olduğuna inanırız. Eğer bu dış güçler olmasaydı, çok iyi geçinip gideceğimizi iddia ederiz. Doğru değil, hatta yanlış bir kanaat.
Ortadoğu’daki sorunlar çoğunlukla veya esas olarak ev yapımıdır; dışarıdan müdahaleler, evden teşvik ve yardım gördüğü için mümkün olmaktadır.
Suriye’ye müdahale tartışmalarına bu gözle bakmak iyidir. Böylece çok karmaşık gibi görünen sorunun aslında basit olduğunu anlayabiliriz: Suriye’deki sorunun nedeni, Alevi Arapların Sünni Araplarla, demokratik bir rejimde eşit ve eşdeğer koşullarda, birarada yaşamak istememeleridir. Eğer, Suriye Arapları birarada yaşamayı becerebilselerdi, dünyanın gerisinin buna saygı duymaktan başka yapacağı bir şey yoktu.
Kürtler örneğini hiç unutmayalım. Yakın zamana kadar dört parçanın Kürtleri, bir başka devletle anlaşarak birbirleriyle savaştı ve birbirlerini öldürdüler. Ne zamanki “Kürdü Kürde kırdırtma dönemi bitmiştir,” dediler çatışmalar da durdu. Şimdi Kürtler büyük seçeneklerle karşı karşıya ve artık hiçbir dış güç bir Kürt bölgesini ötekine karşı kışkırtamıyor (aman şeytan kulağına kurşun!).
Aynı şey Türk-Kürt çatışması için de geçerli. Türkler, yıllarca hem Kürtlerin haklarını tanımadılar, hem de Kürtleri, dış güçlerin oyuncağı olmak ve Türkiye’yi bölmekle suçladılar. Türkler, kurtuluş savaşlarında önce İtalya ve Fransa sonra da İngiltere ile mercimeği fırına verdiklerinde bunun adı, “anti-emperyalist mücadelenin başarılı taktikleri” oldu; aynı şeyi Kürtler yapmaya kalkınca “emperyalistlerin işbirlikçisi” sayıldılar. Bu ayrı ve uzun bir konu.
Fakat bugün için esas olan, Türklerin bu siyasetten vazgeçmiş olmalarıdır. Hâl böyle olunca Kürtler de silahla savaşmaktan vazgeçtiler. Şimdi Kürt ve Türk birarada yaşamanın yollarını arıyorlar.
Daha önce Türk milliyetçilerinden çok sık duyardık. Her türlü kötülüğün kaynağı dış güçlerdi. Bunlar Türkiye’yi bölmek istiyorlardı. Bu nedenle de Kürtleri kışkırtıyorlardı. Kürt sorunu dışarıdan ithal idi.
Peki, ne oldu o dış güçlere? Türkler ve Kürtler savaş yerine konuşmaya başladıkları için şimdilik işsiz kalmış gözüküyorlar!
Ama hiç şüphemiz olmasın, eğer Türkler eski siyasete geri dönerse, Kürtlerin kapısında “dış güçlerden” bir kuyruk oluşuverir. Niye oluşmasın ki? Sanki Türkiye başka ülkelerde kuyrukta değil!
Yani mesele mutfakta... Mutfağı sağlam tutarsanız, kimse gelip tencerenizi karıştıramaz.
Demek ki Suriye’deki esas sorun Alevi ve Sünni Arapların birarada yaşamak yerine birbirlerini öldürmeyi tercih ediyor olmalarıdır. Burada ilk günah kimde tartışması elbette yapılır, yapılmalı da. Alevi azınlık diktatörlüğü sorunun kaynağıdır tespiti doğrudur ama savaş derinleştikçe bu ilk günah anlamını giderek yitirir.
Taraflar kendi aralarında sorunu çözemedikleri için de üçüncü tarafın müdahalesi kaçınılmaz olur.
Ulusal devlet egemenliği tabu değildir. İnsan hakları doğrultusunda ulusal devletlerin iç işlerine müdahale son derece iyidir ve doğrudur. Peki, müdahaleyi kim yapacak? Buna kararı kim verecek? Tüm sorun da, zorluk da burada.
Ama bu zorlukları tartışabilmek için, ilk önce insan hakları diye bir ilke olduğu, ve bu ilke adına devletlerin iç işlerine müdahale edilebileceği fikrine alışmak gerekir. Bunun için de kendisini her şeyin sorumlusu olarak gördüğümüz Emperyalizm kavramıyla ve Hıristiyan- Emperyalist Batı düşüncesiyle açık olarak hesaplaşmamız gerekir.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci2014 sonrası ülkenin tüm ayarları bozuldu 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolMHP umut olabilir mi? 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMahkeme kararından bir parti ve bir iktidar çıkabilir 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKülliye ve mirasta eşit paylaşım… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKurultay kararı öncesi CHP… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİOtoriterlik ve Medya 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020
28.01.2020
21.01.2020