Taner AKÇAM
Savunduğumdan değil, eşyanın tabiatı bunu gerektiriyor.
Siyasetin geldiği nokta bunu istiyor. Tıpkı arabayı sürenin, attığı vites ve gaza basışının, arabanın bir üst vitese geçmesini kaçınılmaz kılması gibi... Genel Af vitesi arabaya bağırıyor, “at bu vitesi, bu motor ancak bu vitesle devam eder, diye.
Bunu galiba herkes görüyor ve biliyor ama cesaretle ortaya çıkıp durum budur diyen yok. Tuhaf bir sahtekârlık var orta yerde.
Türkiye’de her şey “miş gibi” yapılıyor. Aslında şu anda adı konmamış bir genel af zaten çıkarıldı. Bakın büyük gürültülerle sürdürülen Ergenekon ve Balyoz davalarının tüm tutukluları serbest bırakıldı. Faili Meçhul davaları sanıkları, Hanefi Avcı gibi ODA TV davası sanıkları, herkes herkes dışarıda. KCK’dan da tutuklu kalmadı gibi... Hatta İslami Büyük Doğu Akıncıları Cephesi (İBDA-C) örgütünün lideri Salih Mirzabeyoğlu da tahliye edildi.
İçeride kimse kaldı mı bilmiyorum?
Ama yapılan adı konmamış bir genel aftır.
Adı konmayan, korkarak yapılmış bu affın adının konması gerekir. Silikliğe ve korkaklığa gerek yok. Böylece az da olsa kalan tüm siyasi tutuklular da çıkabilir!
Bu adı konmamış genel af tahliyeleri, soruşturmalarını doğrudan Tayyip Erdoğan’ın yönettiği ve yönlendirdiği siyasetin de bitişi anlamına geliyor. Çünkü, bu tahliyelerin kapısını açan da kendisi. Bir nevi özeleştiri yapıyor, geçmişe sünger çekiyor ve aklınca yeni bir sayfa açmaya çalışıyor.
Tüm yapılanları ise “paralel” diye adlandırdığı ve kendisinin de ne olduğunu bilmediği bir yapının üstüne yıkarak işin içinden çıkmak istiyor.
Gerek yok bu tür cambazlıklara. Siyaset doğrudan ve harbi yapılmak zorunda.
Önerdiğim, “miş gibi” yapılan genel affa resmî bir karakter kazandırmak ve tabloda eksik olan Öcalan’ı da eklemektir.
Çünkü şu an tahliye edilenler için kullanılan tüm argümanlar Öcalan için de geçerli.
Ayrıca Erdoğan büyük bir hata yapıyor; hem Kürt meselesinde açılım yapma iddiasında olmak istiyor, üstelik, “Kürt sorununu ben çözerim” iddiası ile Kürtlerden özel oy istiyor ama öte yandan MHP’ye oy kaybederim diye Öcalan’a küfretmek gibi tuhaf bir çizgi de izliyor. Hem Kürt sorununu çözmek istiyor hem de HDP Meclis’te olmamalı gibi tuhaf iddialarda bulunuyor. Kürt sorununu çözmek isteyen bilir ki, değil HDP’nin PKK’nın Meclis’e girmesi gerekir.
Kürt meselesinde içine girilen süreci başarıyla sonlandırılmak istiyorsanız, ve bu konuda ciddi iseniz, değil Kürt tarafının görüşmecisine hakaret etmek; onları siyasete sokmak için mücadele etmeniz gerekir. Barış sürecinin mantıki adımı PKK’nın Meclis’e sokulması ve Öcalan’ın serbest bırakılmasıdır.
Türkiye’de siyasetin normalleşmesi gibi temel bir sorun var. Bugün BDP istediği siyaseti kendi özgür iradesi ile belirleyen özgür bir parti midir? HDP böyle bir parti midir? Hayır, değildirler! Bu partilerin bir gözü Kandil diğer bir gözü İmralı’dadır. Sonuçta HDP-BDP çizgisi PKK’nın, KCK’nın siyasi atmosferinde, vesayetinde olan akımlardır. HDP-BDP siyasetinin esas aktörleri PKK ve Öcalan’dır.
Bu iki kurumu doğrudan siyaset yapar hâle getiremezseniz siyaseti normalleştiremezsiniz.
Mantıki ve doğru olan, PKK’nın sivil siyasetin bir parçası olması, lideri Öcalan’ın serbest siyaset yapar hâle gelmesidir. Bunun yeri de Meclis’tir. PKK parlamentoya girmeden Kürt meselesinde çözüm normal kulvarına giremez.
Çıkarılacak bir gelen af belli bir tarihten önceki tüm suçları kapsayabilir ve böylece Türk siyasetinde yeni sayfa açar.
Yargılananların içinde yer alacakları siyasi zemin, Türkiye’de siyasetin normal zemini olacaktır. Ve bundan demokrasi kazanacaktır.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci2014 sonrası ülkenin tüm ayarları bozuldu 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolMHP umut olabilir mi? 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMahkeme kararından bir parti ve bir iktidar çıkabilir 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKülliye ve mirasta eşit paylaşım… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKurultay kararı öncesi CHP… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİOtoriterlik ve Medya 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020
28.01.2020
21.01.2020