Taner AKÇAM
Öcalan'ın açıklaması elbette çok tartışılacak. Bu daha bir başlangıç olarak kabul edilmeli. Dikkatimi çeken hususları sorular biçiminde sıralamak istedim:
1) Öcalan, niçin devletin istihbarat örgütünü DOĞRUDAN kullanarak açıklamada bulundu? Sorunun cevabı basit: Avukatları ve HDP yöneticilerinin 'köylü kurnazlığı' yapıp, açıklamasını saklamaları ve ipe un sermeleri nedeniyle, diyebilirsiniz.
2) Peki ama, Öcalan bunu niye göze aldı? Seçimlere ilişkin İstihbarat Servisi yardımı ile “İmamoğlu’na oy vermeyin, tarafsız kalın” çağrısını niye yaptı? Eğer İstanbul’da HDP ve Kürt seçmen, İmamoğlu’na oy vermezse Yıldırım kazanır, bunu herkes biliyor. O halde, niçin Öcalan, Tayyip Erdoğan'ı desteklemek anlamına geldiğini bildiği bu çıkışı yaptı?
3) Özellikle Tayyip Erdoğan’ı Öcalan’dan yardım istemeye iten, "her şeyi göze almak", çılgınlığının sebebi nedir?
4) Hem devlet hem de Öcalan bu tutumlarıyla, sıradan insan aklıyla ve zekasıyla alay ettiklerinin farkında mıdırlar?
Belki şu anda ayrıntı gibi duracak olsa da HDP yöneticilerine de benzeri sorular sorulabilir.
5) HDP'yi, "Öcalan yanılıyor" basit cümlesini sarf etmekten alıkoyan nedir? Niye "Öcalan’da bizim gibi düşünüyor" gibi tuhaflık içine giriyorlar? Cevabı elbette basit: Öcalan’ın Kürt seçmen üzerindeki etkisini bilerek, açıktan tavır almak yerine “ama”lı cümleler tercih ediliyor. Önce, “biz de senin gibi düşünüyoruz”, cümlesi ardından da Öcalan’ın önerisini ret eden açıklama… Acaba HDP yöneticileri de bizim zekâ düzeyimizle mi alay ediyorlar? 6)HDP’nin Öcalan ile kurduğu ilişki tarzı aklıma başka bir soruyu getiriyor: AKP tabanının Tayyip Erdoğan ile ilişkisi ile HDP tabanının önemli bir kesiminin "Önder Apo", "Başkan Apo" ile ilişkisi arasında bir benzerlik var mıdır?
7) Acaba HPD yöneticilerinde de "önderlik yanılmaz” kültürünün etkisi, korkusu mu söz konusu? Ve ama bu kültürün demokrasi kültürü açısından yaratacağı tehlikeyi fark etmek daha önemli değil mi?
Benim kanaatim şu: Eğer AKP, Kürt politikasında sürekliliği ve derinliği olan bir çizgiye sahip olsaydı ve Öcalan bu açıklamayı 15-20 gün önce yapmış olsaydı, tüm bu olanların siyasi bir anlamı olurdu.
Ama şimdi yapılan bizimle, yani ortalama akılla alay etmektir. Bu ciddi bir çaresizlik göstergesidir. Siyasette her şeyi yapın, ama benim gibi sıradan insanların zekalarıyla alay etmeyin ters teper. İnsanların en kızacakları şey aptal yerine konmaktır. MHP ve Doğu Perinçek, sorunsuz, açık ve net bir biçimde Öcalan'ın açıklamasını desteklediler.
Son derece anlaşılır bir siyasi tavır alıştır bu.
Ve kendilerine yakışanı yapmışlardır. HDP siyaseten doğru olanı yapmaktadır; destekledikleri muhalefet kesiminin (İyi Parti’nin ve CHP’nin büyük bir kesiminin) Kürt insanına yönelik milliyetçi ve hatta ırkçı politikalarına rağmen, kendilerini her türlü siyaset ortamından uzaklaştıran ve dışlayan ayrımcı politikalara rağmen, İmamoğlu’nu destekleyerek büyük bir siyasi basiret örneği göstermektedirler. Kendilerinin bu tutumu, tartışmasız her türlü övgüyü, saygıyı ve desteği hak etmektedir.
Bu nedenle altını tekrar çizmekte fayda vardır: Şu anda yapılan oylama, Belediye Başkanlığı seçimi olmaktan çıkmıştır. Rejim tartışması ve oylaması yapılmaktadır. Ve HDP desteklemez ise sadece İmamoğlu kaybetmez, rejim tartışmasında demokratik güçler kaybeder.
Benim uyarım ve eleştirim, Öcalan’ın açıktan rejimin devamı anlamına gelen bu siyasi çağrısına daha düzgün daha ilkeli karşı çıkmaları noktasındadır.
HPD’ye yakışan "Öcalan yanlış düşünüyor" basit cümlesini kurma basiretine sahip olmaktır. Bu ülkedeki demokrasi kültürünün gelişmesi açısından bu önemli bir husustur. Öcalan’ın açıklaması, hedeflendiği gibi, İstanbul Kürt seçmenini, İmamoğlu'na oy vermekten vazgeçirir -belki Yıldırım'a yönlendirir ya da sandıktan uzaklaştırır mı? Ben zannetmiyorum...
Sanki aksi daha kuvvetli bir ihtimal gibi gelir bana... Çünkü hiçbir insan zekasıyla alay edilmesinden hoşlanmaz.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci2014 sonrası ülkenin tüm ayarları bozuldu 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolMHP umut olabilir mi? 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMahkeme kararından bir parti ve bir iktidar çıkabilir 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKülliye ve mirasta eşit paylaşım… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKurultay kararı öncesi CHP… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİOtoriterlik ve Medya 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2025
5.06.2023
1.04.2021
15.07.2020
2.05.2020
25.04.2020
22.04.2020
5.04.2020
28.01.2020
21.01.2020