Yusuf Kaplan
Birileri, Türkiye’nin umut ve ufuk çizgisi TİKA’ya ve Türkiye’nin geleceğinin karınca kararınca tohumlarını eken Sivas’taki Arifan Külliyesi’ne saldırmaya başladılar.
Oysa bu iki güzide kurumumuz da kendi alanlarında öncü kurumlar ve değeri on yıllar sonra anlaşılacak köklü ve büyük bir devrime imza atıyorlar.
Önce TİKA’ya bakalım...
TİKA DEVRİMİ: UFUK ÇİZGİSİ, UMUT HAMLESİ
Türkiye’nin hâriciyesi, hâriçten gazel okur. İki asırdır böyle bu, ne yazık ki.
İstisnalar az da olsa var ama gerçek budur. Londra’da 12 yıl yaşamış biri olarak, monşerlerin cirit attığı Türk hâriciyesinin Türkiye’nin değil de Batılıların çıkarlarını temsil edercesine çırpınıp durduğunu iliklerime kadar yaşadım; o yüzden Türk hâriciyesinin aslında nasıl Türkiye’nin altını oyduğunu iyi bilirim. Aşağılık kompleksi başa belâ!
Bunları durup dururken yazmadım. Bir cumhurbaşkanı adayı, cumhurbaşkanı seçilirse, TİKA’yı kapatacağını söylemiş.
Olacak iş değil!
Değil; çünkü TİKA, herhangi bir kurum değil. TİKA, Osmanlı coğrafyasındaki bütün tarihî, kültürel, manevî varlığımızı kayıt altına aldı, onarılacakları onarıyor... Yeniden yapılacak tarihî binaları, aslına uygun olarak yeniden yaptırıyor.
Yoksullara yardım faaliyetleri organize ediyor...
Yine yoksul çocukların Türkiye’de öğrenim görebilmesi için dünyanın dört bir tarafında taramalar yapıyor...
Ve belki en önemlisi de, TİKA, monşer hâriciyecilerin yapamadığı çok önemli bir işe imza atıyor: Çok güçlü bir diplomasi trafiği yürütüyor...
Özetle... TİKA, hem ufkun hem de umudun adıdır.
TİKA, Türkiye’nin gelişinin mimarlarından biridir.
TİKA, devrim yaptı, özellikle de Serdar Çam’ın öncülüğünde.
Son yıllarda dış politikada önemli adımlar atmamızda, TİKA’nın gözardı edilemeyecek, görülmeyen, stratejik bir rolü olduğunu hatırlatmak isterim.
TİKA’ya saldırmak, saldırganın cehaletini ya da kötü niyetini gözler önüne serer yalnızca...
ARİFAN: GELECEĞİMİZİN TOHUMLARINI EKİYOR...
Arifan’a gelince...
Sivas’ta Ömer Faruk Akkaya Hoca, bir medrese kurdu. Semerkand’ın, Buhara’nın havasını, Sivas’a taşıdı, taze bir aşı yaptı...
Anadolu’nun hamiyetperver güzel iş adamlarının (EMMİOĞLU, FİMAR vb) yürekten verdikleri destekle.
Hem medresede talebe yetiştiriyor...
Hem Türkiye’nin önünü açacak bir eğitim modelinin nasıl olması gerektiği konusunda kafa patlatıyor...
Hem ülkemizde bir yandan bütün medreselerin bir çatı altında toplanması için mücadele veriyor; bunun için Anadolu Âlimler Birliği’ni kuruyor; öte yandan da medrese, ilâhiyatlar, diyanet arasında -birbirinden beslenecek- verimli ilişkiler kurulması için yoğun çaba gösteriyor...
Hem de Siyer-i Nebî Külliyesi adını verdiğimiz Rahmet Peygamberi Efendimiz’in (sav) temellerini attığı medeniyetimizin yapıtaşlarını silbaştan döşeyecek büyük bir projeyi hayata geçirmek için gecesini gündüz yapıyor...
Sonuçta, bu kadar büyük işlere, Anadolu’nun ücra bir köşesinde, kendi hâlinde bir şehrinden birinin imza atması, birilerini tedirgin etmeye yetiyor!
Sadece fitne-fesat yapmaktan, iftira atmaktan çekinmeyen bir takım küçük insanlar, Ömer Faruk Hoca’yı yıpratmaya çalışıyorlar.
Ama o yılacak biri değil. Onu Allah (cc) korur.
Korur; çünkü ülkemizin geleceğini inşa edecek öncü bir kuşak yetiştirmek için seferber olmuş, bu dünya hayatını elinin tersiyle itmiş bir öncü o.
Arifan’ın çalışmalarını yerinde görmek, incelemek üzere, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın (Türkiye’nin eğitim meseleleri üzerine bir hayli kafa yoran, çaba gösteren) oğlu Bilal Erdoğan kardeşim Sivas’a, Arifan’a gitti geçen hafta.
Millî Eğitim Bakanımız İsmet Yılmaz, milletvekili arkadaşlar ve Sivas’ın ismiyle müsemma valisi Davut Gül de ziyarete iştirak ettiler.
Tayyip Bey, bizzat bendenize, Siyer-i Nebî Külliyesi projesiyle yakından ilgileneceklerini söylemişti. Seçimlerden sonra bu projeyi kendilerine sunacağız inşallah...
ÖNÜMÜZE BAKALIM...
Dünya, köklü bir medeniyet bunalımı yaşıyor.
Batı uygarlığı bilkuvve (ruhen) çöktü ama bilfiil (bedenen) yaşıyor.
Osmanlı medeniyeti bilfiil (bedenen) çöktü ama bilkuvve (ruhen) yaşıyor.
Bakanlardan Yemen’e, Güney Afrika’dan Açe’ye kadar, bütün mazlum halklar, bizi bekliyor, bize (Osmanlı’ya) dua ediyor.
Batı uygarlığı, yüzyıldır felsefî olarak, sarsıcı bir çöküş sürecinden geçiyor...
Nietzsche, bu çöküşü çok net bir şekilde haber vermişti bir asırdan fazla bir süre önce: “Avrupa uygarlığı, ölüler evini andırıyor, virüs bütün vücudu kaplamak üzere... çöl büyüyor... çöl büyüyor...” diye haykırmıştı.
Yüzyıldır üniversite de çöktü Batı’da.
Üniversite, endüstrinin fahişesine dönüştü; fikir üretme imkanlarını yitirdi; sadece hakimiyet biçimleri üretti...
Göklere ulaşıldı ama insana ulaşılamadı.
Husserl de, Heidegger de, Weber de üniversitenin içine sürüklendiği bu ontolojik anlam krizini, felsefî krizi derinlemesine tartıştılar. 1960’larda çok-disiplinlilik, disiplinler-arasılık gibi geçici çıkış yolları bulundu ama bu kez de rölativizmin senkretik çıkmaz sokağına çakılıp kalındı.
Yüzyıllık postmodern düşünce, işte bu çöküş düşüncesi; bir çıkış düşüncesi değil.
Batı uygarlığının felsefî olarak, zihnî olarak, estetik olarak, sanatsal olarak, ahlâkî olarak çöktüğü, araçları amaçların önüne geçirerek insanı araçların / gücün kölesine dönüştürdüğü, başka medeniyetleri sömürgeleştirerek veya kapitalistleştirerek ya da fosilleştirerek devre dışı bıraktığı bir zaman diliminde tam da bizim insanlığın önünü açacak -şimdilik küçük- işlere imza atan TİKA gibi, Arifan gibi kurumlarımıza saldırmak, intihar etmektir.
O yüzden enerjimizi kaybedecek lüzumsuz işlerle uğraşmayalım. Ufka koşalım...
Zaman az, vakit dar, yapılacak dünya kadar iş var... Allah’tan korkalım...
İşimize bakalım... Vesselâm.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
28.05.2021
14.08.2020
7.08.2020
20.07.2020
17.07.2020
26.06.2020
14.06.2020