Ali BAYRAMOĞLU
Kürt sorunu siyasi açıdan dünden bugüne nitelik itibariyle aynı kalmakla birlikte, gerek toplumsal yönü gerek Kürt politikası açısından zaman içinde büyük değişiklikler gösterdi.
20 yıllık çatışmalar sonucunda Güneydoğu'nun demografik yapısını altüst eden "kitlesel göç", bölgede kaotik de olsa bir "kentleşme dalgası"na yol açtı...
Gerek yaşanan deneyimler gerekse bu kentleşme Güneydoğu'nun kentsel merkezlerinde geleneksel yapıların çökmesine neden olurken, bir "bireyleşme eğilimi"ni ve "sosyal, kültürel alanlarda bir tür çoğulculaşma"yı besledi.
Bugün bu çoğulcu yapı Kürt siyasi hareketi merkezli tekçi bir siyasi yapı tarafından kuşatılmış durumda. Bu kuşatmayı ayakta tutan ise kim ne derse desin mağdurluk ve haklılıktan yola çıkan, kendisini bu terimlerle doğrulayan "millilik" fikridir.
Ancak belirtmek gerekir ki bölge insanının, bölgedeki kentlerin yaşadığı değişim, farklılaşma, karmaşıklaşma, hatta bireyleşme eğilimiyle, yani toplumsal düzeydeki çoğulcu yapıyla PKK denetimindeki Kürt politikasının tek sesli yapısı arasında bir tezat oluşmuştur.
Bu tezat bugünü anlamak için önemli bir anahtardır.
Zira bir yandan PKK için önemli bir tehdit oluşturmaktadır.
Öte yandan demokratikleşme hamleleri sonucu özgürlükler alanının genişlemesi bu farklılaşmayı daha derinleştirmiş ve siyasete de yansıtma ihtimalini içermeye başlamıştır.
Bir dönem, DEHAP'in feshi, DTH'nın kurulması, yeni partiye katılmak istemeyenlerin baskı görmesi ve hatta Hikmet Fidan örneğinde olduğu gibi öldürülmesi bu koşullarda gerçekleşmiştir.
Diğer bir ifadeyle ortaya çıkan yeni sosyal yapılar ve demokratikleşme reformları her biri ters istikamette giden iki etki yapmıştır.
Bir yandan Kürt sorununun farklı ses ve görüşler tarafından da ifade edilme olanakları doğmuştur. Diğer yandan PKK, kendiliğinden çoğulculaşma eğilimi gösteren Kürt siyasetini zapt-u rapt altına almak için şiddeti yükseltmiş, kitleleri intifada politikasına katmıştır.
Şu açık:
Kürt sorununda Kürt siyasi hareketi açısından zaman içinde kurucu diyalog siyaseti devreden çıkmaya başlamış, yerini yeniden ve yeni bir şiddet diline bırakmaya yüz tutmuştur. Hakim Kürt politikası, sorunu ve talepleri PKK kadar sokağa, legal kurumlara ve toplumsal yapılara taşıtmaya çalışan bir hatta ilerletmiştir.
Bu durum her ne kadar bu gelişmelere savaş açan devletin hoyrat ve güvenlikçi politikalarını doğrulamıyor olsa da, kendi başına belirleyici bir nitelik taşımaktadır.
Bu hat kendisine siyaset adı verse de temel olarak siyaseti, yani uzlaşmayı, konuşmayı, farklılıkların özgür ifadesini dışlayan bir "çifte şiddet mekanizması" üzerine oturmaktadır.
İlk şiddet Kürtlere yöneliyor, bölgede yaşayan her kişinin, her Kürt'ün çeşitli yollarla, negatif ya da pozitif yaptırımlarla merkezi bir Kürt politikasının, tekelci bir Kürt siyasi yapılanmasının parçası olması bekleniyor.
İkinci şiddet, kaos, ayaklanma eylem ve tehditleri üzerinden Türkiye'yi hedef alıyor...
Yukarıda da altını çizdiğimiz gibi denebilir ki ülkede ve bölgede özgürlük alanı genişledikçe, Kuzey Irak'ta PKK'nın zemin kaybetme ihtimali büyüdükçe PKK'nın tedirginliği artıyor ve yeni bir politika izlemesi kaçınılmaz oluyor. Bölgeye ve ülkeye bu yüzden güç gösterisi yapılıyor...
Ve şiddet şiddeti çağırıyor...
Şapkasını önüne koyup düşünmesi gereken sadece siyasi iktidar değildir, aynı zamanda Kürt siyasi hareketinin sorumlularıdır.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- CHP nasıl iktidar olur?
19.06.2025 - Toplumda esen rüzgarlar
8.06.2025 - Bir korkudan diğerine Türkiye…
5.06.2025 - Çözüm toplumda neden kabul görüyor?
2.06.2025 - Siyasi denge nereye doğru?
29.05.2025 - Lozan meselesi, siyaset ve gelecek…
18.05.2025 - Barış ve yerleşik korkular…
15.05.2025 - Barış süreci şimdi başlıyor…
10.05.2025 - Dünyanın hali
8.05.2025 - Barış sürecine en çok kimler karşı?
4.05.2025
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Hrac Madooglu
"Artik karsimizda dusunen biri degil, kendini zeki bulan ve zeki bulma arzusuyla kivranan, takipcisi arttikca kendisini begenmekle kalmayip kendisini anlamli bulmaya calisan biri var"...demissiniz. Twitterde yazanlari mi tarif ediyorsunuz yoksa kendinizi mi Etyen Bey? Neden kose yazarligi yapiyorsunuz? Kendinizi begenip anlamli bulma amaciyla degil mi? Baska bir amaciniz var mi? Ha, bir de bu isten para kazaniyorsunuz. Onlar amator, siz profesyonelsiniz. Onlarin ekmek parasi kazanmak gibi bir kayisi yok, Twitterde yazarken. Bunu icin de onlarin yazilari cok daha samimi, cok daha gercek. Sizin bazen yaptiginiz gibi, destekledigim siyasi partinin ayiplarini nasil kapatacagim diye bir cabalari da yok. Siz, derin sandiginiz analizlerle kendinizi cilalamaya, kendinizi anlamli bulmaya ugrasiyorsunuz, onlar da goruslerini acik-secik belirterek. iletisim, beslenmekten sonraki en buyuk ihtiyactir insanlar icin, bilmez misiniz? Bireyin, cevresindekilere ve imkani varsa topluma kendini tanitmaya, goruslerini beyan ederek zeki oldugunu ispatlamaya ve boylelikle kendisini anlamli bulmaya ve begenmeye ihtiyaci var. Sizin hosunuza gitmese de, toplumla iletisim kurmak sadece kose yazarlarinin tekelinde degil artik.
el kürdi
twiter icin söyledixiniz izah etmeye calistixiniz durum sanki kendinizi yazarlixinizi anlatiyormushsunuz gibime geliyor sizin havuz medyaya gecmeniz akilil olmadixinizi zaman gösterecek akilli olmayi paraya tercih ettiniz yani para vürüsu birkere akliniza girdi akliniz hayatin gerceklerinden koptu siz artik günde bir kitab yazsaniz ve günlük ulusal gazete cikart sanizn sadeci sizin her sayfi sizin edebiyatin güclü sözleriynen süsleseniz siz genede günlük realiteyi dexishtiremezsiniz hayatin kendi tabi dinamikleri vardir ve bu dinamikler göreceksiniz akp ve kerdoxanin elindeki göcüne rahmen kisa bir zaman icinde yok ettixini göreceksin ve sen ücbesh kurusha aklini kiraya verdixinin kahriynan tozutacaksin hirantin kemikleride sizlayacak senin sanali hayali seyleri realiteye tercih ettixini sayin mahcubyan siz benim nazarimda TCde bir numara entelektüeldiniz shinde yumaknan uynanan kendigibi yavash yavash o ipler elinize ayaxiniza dolaniyor gitdikce hareket etme kabiliyetiniz sifirlaniyor yani sembol akliniz icin kullandim acikca izah edeyimki belki sembolle nedemek istediximi anliyasin yazik oldu amhcubyana