Baskın ORAN
Her yıl sonunda gazetelerde muhasebe yapılır. 2021, özellikle sonu itibariyle, epeydir yaşadığımız en önemli zaman dilimi oldu. En az üç açıdan:
1) AKP+MHP iktidarının yaklaşık dokuz yıldır gittikçe yükselen üfürükleri bi yandan ekonomiyi, bi yandan da dış politikayı tamamen çökertti. O kadar ki, iktidar artık daha fazla dayanamadı, bu iki alandaki üfürüklerini panik içinde yalayarak hayatını uzatma çabasına girişti.
2) Bunu yaparken, iç politikadaki baskıları vahim biçimde artırdı ki sivil toplumun ve muhalefetin sesi durumu açığa vermesin.
3) Emniyet supabı tanınmadan sıkıştırılan gazın basıncının artmasına benzer biçimde, muhalefet partileri ve sivil toplum artık iktidarın en ürktüğü şeyi yapmaya, sokağa çıkmaya başladı.
(Yalamak terimi kalsın, ama üfürmek kavramının yerine ünlü deyiştekini koyabilirsiniz, ben karışmam.)
***
Ekonominin çökmesi, malum, şundan geliyordu: Üniversite ekonomi diplomasını henüz kimselerin görememiş olmasına rağmen “Ekonominin evelallah kitabını yazdık, yazmaya devam ediyoruz” diyecek kadar özgüven sahibi CB Erdoğan, “Şemsiye sebep, yağmur sonuçtur”dan mülhem olduğu anlaşılan bir sloganla hareket etmekteydi: “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur.” Faizi dışladığını düşündüğü nas’ın (yani Kur'an ve Sünnet'in lafızlarının) uygulamasını da 2 yıl içinde 3 kere başkanını değiştirdiği “yasal olarak bağımsız” Merkez Bankası’na yaptırarak faizi her seferinde 100 baz puan düşürtüyordu. Ayrıca, her ağzını açtığında döviz daha da fırlıyordu.
Neticede, pul olmuş TL’den kaçmaya başladı vatandaş. 20 Ocak 2021’de 7,43 TL olan Dolar 20 Aralık 2021’de 18,38’e çıkmıştı. Ve, enerji dahil ara malı ve yatırım malı ithalatına %70 oranında bağımlı olan yerli ve milli üretimde fiyatlar arş-ı âlâya fırladı.
Öyle acayip sebepli bir çöküştü ki, dünya iktisatçıları tarafından maytaba alındı: “Türkiye tüm Batılı ekonomistlerin salak olduğunu şimdi fark etti. Hepimiz ekonomi öğrenerek zamanımızı boşa harcamışız. Erdoğan bütün teorileri yeniden yazdı.”
Tabii, besleme medya ya bu gırgırı anlamadı yahut nasıl olsa halkımız sadece beni okur diye anlamazlıktan geldi (bence ikincisi). Bu dalga geçmeyi Erdoğan’a övgü olarak ilan etti. Bunun üzerine ünlü iktisatçı Timothy Ash resmen alay etti: “Ayy, birileri söylediklerimi tamamen yanlış anlamış gibi görünüyor.”
Bu kur fırlayışı, Erdoğan’ın faiz artırıyoruz demeden faiz artırmayı ilan ettiği 21 Aralık’ta dondu: Daha önce köprülere/yollara vs. uygulanan dolarizasyon (yani TL yerine Dolar’ı birim sayma) vatandaşın mevduatına da uygulanarak “Kur korumalı TL mevduatı” (KKTL) diye bişey yaratıldı. Vatandaş dövizde tuttuğu parasını TL’ye çevirecek ama Dolar kuru daha yüksekse aradaki farkı devlet ödeyecekti. Bu arada vergileri azaltılması ve ücretleri artırılması yoluyla vatandaşın tepkileri önlenecekti.
Önlenecekti de, bu tabii ki karşılıksız para basarak yapılacaktı. Ayrıca, Prof. Eser Karakaş yine uyarıyordu: Bu KKTL Anayasa Md. 73’e kesinlikle aykırı çünkü kamu hizmeti niteliği taşımayan bir gideri vergi gelirleriyle finanse edemezsiniz.
Bu hile-i şer’iyeyi destekleyen oldu mu, evet oldu. 13.01.2019’da yayınladığı 'İktidara zarar verecek ve muhalefete yarayacak ise, yönetenlerin yanlışlarını dile getirmek dinen sakıncalıdır'' biçimindeki unutulmaz “fetva”sıyla hatırlanan değerli bilim insanımız Prof. Dr. Hayrettin Karaman, “Bu örtülü faiz değildir, hibedir!” dedi.
Dedi de, İsmailağa Cemaati’nden "Asla bir Müslümana uygun olmayan bir ameldir. Kat'i surette faizdir, Allaha harp ilan etmektir. Rabbim muhafaza buyursun" yorumu geldi.
Daha ilginci, artık nasıl olduysa, daha önce “Müslümanlar faizli mevduata bilerek ve isteyerek para yatırmamalı. Mevduat hesaplarına tahakkuk ettirilen fazlalıklar faiz olup dinen haramdır” diye fetva vermiş olan Diyanet ateş püskürdü: “Fetvamız geçerlidir. Vadeli mevduatta da faiz geçerlidir kur korumalıda da. Sonuçta banka fazlalık veriyor yani faiz tahakkuk ediyor. Bu yüzden sakıncalıdır, haramdır.”
Yani CB Erdoğan sakal ile bıyık arasında bulunuyor şimdi. Yine de, Hülya Avşar ve Ahmet Özhan gibi entelektüel değerlerin desteğini arkasına aldığından olacak, kararlı: “Benim Türk liram varken ne işin var senin halen, yok dolardı yok avroydu!”
The Economist dergisi, iktidarın şimdi bol miktarda karşılıksız para basma mecburiyetini dikkate alarak, enflasyonun %50’ye fırlayabileceği konusunda uyardı: “Erdoğan kendi çıkardığı yangına [söndürmek için] battaniye atmış olabilir fakat battaniye de yakında alev alabilir.”
***
Geçelim dış politikadaki üfürüklere ve şimdi bunların yalanmasına.
Petrodolarlarını nereye koyacağını bilemeyen Katar hariç kavga etmedik komşu ve hatta ülke kalmamıştı: Mısır, BAE, Fransa, Azerbaycan’ı desteklemek uğruna Ermenistan, Biden gelince ABD, tabii ki İsrail, AİHM kararlarını uygulamamak yüzünden AB, tabii ki Suriye, sürekli hava saldırılarına uğratılan Irak, denizaşırı müdahale edilen Libya, “Mavi Vatan”ın yanı sıra Girit’in batısında bile hükümranlık iddia etmek nedeniyle Yunanistan, tabii Kıbrıs Cumhuriyeti…
Haa, unutmadan: 10 Batılı ülkenin büyükelçisini “istenmeyen adam” ilan etmeye kalkışmalar , o olmayınca (semerini dövme misali) 9 ülkenin fahri konsoloslarının görevine son vermeler. Ve tabii, bu Batı karşıtı saldırgan “dış politika”yı destekleyen silahlı İHA (SİHA) satışlarıyla uluslararası silah tüccarı Türkiye’ye dönüşüm. Bunun sonucu olarak başta Rusya dahil (Ukrayna!) bir dizi düşman imali.
Bütün bunlar ne için? İçeride yandaş kamuoyunu arkasına almak isteyen iktidar, Anayasaya rağmen durmadan empoze ettiği İslamî düzenin yanı sıra, seçmenlerinin erkekliğine hitap eden saldırgan milliyetçiliği de kullanmak istiyor da onun için. (Kullanmak yerine siz “istismar ediyordu” diyebilirsiniz, ben karışmam).
Şu andaki durum: AKP+MHP iktidarı nasıl TL’yi pul ettiyse ve geri dönebilmek için İslamcıları kızdırmayı bile göze alıyorsa, daha önce durup dururken düşmanlaştırdığı hatta düpedüz Türk askeri soktuğu tüm ülkelere ilişkin “normalleşme” girişimleri başlattı şimdi.
Artık İstanbul-Erivan uçuşları kısa sürede başlayacak. Türk Yahudi Toplumu marifetiyle sıfırdan icat edilen “İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakı” diye bişeyin 22 Aralık Ak Saray toplantısında Erdoğan İsrail’e gül attı.
Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Lavrentiev, Kazakistan’ın başkentindeki 22 Aralık buluşması hakkında şu bilgiyi verdi: “Toplantıdaki Türk temsilciler ilk fırsat oluştuğunda Türk askerinin Suriye’den ayrılacağını söyledi.”
Tüm dünyanın püskürtmesi sonucu artık adı bile ağza alınmayan “Mavi Vatan” da ihale edildi Katar’a. Bu Şeyhlik, Rum yönetimiyle (Kıbrıs Cumhuriyeti) yaptığı anlaşma gereğince, söz konusu 10. parselde sondaj çalışmalarına başladı.
ABD’ye şirinlikler berdevam. “Spekülatif hareketlerde bulunduğu” gerekçesiyle Mart 2019'da BDDK ve SPK tarafından hakkında soruşturma açılmış olan “dış mihrak” JPMorgan bankası 23 Aralık’tan beri artık BDDK’ın resmî danışmanı.
***
Ve gelelim bu yalamalar ortamında iç politika baskılarının artmasına. Son haftadan bikaç gelişme:
Eline ayda 65.849 TL geçen çift maaşlı yeni bakan N. Nebati işe “sopa”dan bahsetmekle başladı.
1984’te idam edilen son gencin fotoğrafını yayınlayana “terör örgütü propagandası”ndan soruşturma açıldı.
5 ekonomist hakkında suç duyurusunda bulunan BDDK, “Merkez Bankası'nın itibarını kıracak asılsız haber yaymak”tan 21 yazar ve gazeteci hakkında daha suç duyurusu yaptı.
Anketlerde İmamoğlu Erdoğan’ın epey önünde gözükmeye başlayınca, S. Soylu İBB’nin 455 personeline özel teftiş başlattı. Fakat bugünlerde “terörist”in yanına bi de “casus”u eklemeye girişen Soylu’nun işleri bu kadar ileri götürmesine karşı bu sefer bizzat AKP içinden çok ciddi sesler yükseldi. Mesela Numan Kurtulmuş’tan. Mesela Şamil Tayyar’dan.
Kavala ve Demirtaş AİHM kararlarına rağmen içerideyken ve maşallah taş gibi bir A. Çakıcı “infaz yasası değişikliği”yle tahliye edilirken, annesinin mezarı ırkçı kardeşlerimiz tarafından deşilen Aysel Tuğluk tıbbi raporlara rağmen içeride tutuluyor.
S. Soylu ve N. Nebati’nin imzalarıyla 770 kişinin mülküne el kondu. Tabii ki buna resmî gasp dememek lazım çünkü Resmî Gazete’ye bakarsanız malları dondurulan bu insanlara bağımsız ve tarafsız Türk yargısına başvurabilme imkanı veriliyor.
Cezaevindekilere para karşılığı tanınan görüntülü görüşme olanağı siyasi mahkumlara tanınmıyor.
HDP MYK’nin “Ermeni soykırımı” terimini kullanan açıklamasına “milleti ve devleti aşağılamak”tan (TCK Md. 301) fezleke düzenlendi. HDP gençlik kongresinden sonra 16 kişi “örgütsel marşlar söylemek”ten gözaltına alındı.
Hükümetin bu sopa siyaseti “bireysel” alanı da etkilemiş olabilir. Öğrenci pataklayan ve çorap koklatan ilkokul öğretmeninden bahsetmiyorum: HDP Bahçelievler ilçe binasına silahlı ve bıçaklı saldırı düzenlendi. Ama bu sefer yeni bir Deniz Poyraz cinayeti yaşanmadı çünkü binada üç erkek bulunuyordu ve olay sadece iki yaralamayla atlatıldı.
Gerçekten yoruldum. Göğsüm sıkışıyor. Bırakıyorum.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
27.02.2025
27.12.2024
14.11.2024
1.11.2024
25.10.2024
18.10.2024
27.09.2024