Bayram ZİLAN
3 yıla yakındır süren çatışmasızlık ve ateşkes ortamı maalesef bozuldu. Silahlar tekrar konuşmaya başladı. Uzunca bir süredir soğuk musalla taşlarına konulmayan cenazeler, tekrar bu taşların üzerine konulmaya başladı. Ateş, sadece düştüğü yeri değil, hepimizi yakıyor. Politik angajmanlarına mahkûm olmamış, kendisini faşizmin kanlı kollarına bırakmamış ve insanlığını kaybetmemiş her yurttaşın, cenazeler başında ağlayan annelerin acı feryadı karşısında yüreği dağlanıyor.
Peki, bu aşamaya nasıl gelindi? Ateşkes nasıl bozuldu?
Kronolojk olarak gidelim…
11 Temmuz 2015:KCK, “Tüm barajların yapımını durdurma ve bunun için gerilla güçleri dâhil her türlü imkânı seferber etme kararı alınmıştır. Barajlar ve baraj yapımında kullanılan araçlar gerilla güçlerinin hedefinde olacaktır” açıklamasıyla ateşkesi bitirdiğini açıkladı.
15 Temmuz 2015:KCK yöneticilerinden Bese Hozat, Özgür Gündem gazetesinde yazdığı yazıda, yeni durumu “yeni süreç, devrimci halk savaşı sürecidir” şeklinde açıkladı.
20 Temmuz 2015:Rohani Tv’ye konuşan Cemil Bayık, “halkımız meşru savunma örgütlenmesi ve bilincini geliştirmelidir. Bu sadece askeri güçlerin büyütülmesi temelinde değil, halk olarak meşru savunmasını geliştirmelidir. Tüm halkımız silah almalı, bu temelde kendini eğitmeli ve örgütlemelidir” diyerek, halkı silahlanmaya çağırdı.
22 Temmuz 2015:Kalem-Der üyesi Ethem Türkben, Adana’da, sakallı olduğu için IŞİD üyesidir varsayımı ile hamile eşi ve 3 çocuğunun gözleri önünde kar maskeli iki kişi tarafından öldürüldü.
22 Temmuz 2015: Şanlıurfa Ceylanpınar’da 2 polis gece evlerinde uyurken enselerine kurşun sıkılarak infaz edildi.
23 Temmuz 2015:Diyarbakır’da trafik kazası ihbarıyla çağrılan polislere kurulan pusuda 1 polis hayatını kaybetti.
24 Temmuz 2015:Erzurum’da hasta var diye çağrılan ambulansın şoförü ve 2 sağlık çalışanı kaçırıldı.
Şimdi başa dönelim ve soralım:
Ortada henüz TSK’nın hiçbir operasyonu yokken, 80 Milletvekili ile parlamentoda temsil kabiliyeti elde eden bir siyasi parti varken, “barajların yapını bahane ederek” ateşkesi bozmak neyle izah edilebilir?
Baraj yapımı ile kültürel varlıkların sular altında kalacağı iddiası, siyasetin mi, silahlı bir örgütün mü konusu mudur? Bu mesele kimin ilgi alanıdır?
Eğer, kültür, çevre, ekoloji gibi “siyasi işlerle” PKK uğraşacaksa, HDP neden var?
Kültürel miraslar velev ki su altında kalacak, bunun için “ben insan öldürürüm” demek hangi rasyonalite, hangi vicdan, hangi demokratik değer, hangi evrensel norm ile açıklanabilir?
Gelinen noktada PKK’nın silah bırakmak istemediği açıktır. Özellikle Suriye’de elde ettikleri “geçici” kazanımlarla, Türkiye’yi Ortadoğu üzerinden okumak ve buna göre pozisyon güncellemekle ve çözüm masasında oportünist yaklaşımlarla PKK silah bırakmaktan vazgeçti.
Öte yandan Batı’nın İslamofobiyi halklı gerekçelere dayandırmak, Avrupa ve Amerika’daki Afrika ve Ortadoğu kökenli Müslüman gençleri ülkelerinden uzaklaştırmak, İslam’ın içini boşaltmak ve değersizleştirmek, Ortadoğu’daki siyasi ve ekonomik dengeleri yönetmek için laboratuvarda özel tasarım olarak ürettiği IŞİD’in varlığı, PKK’nın işine yaradı. IŞİD’i üretenler, PKK’ya IŞİD’le çarpışarak kendisini aklama, legalleştirme ve meşrulaştırma fırsatını altın tepsiyle sundu. PKK, IŞİD çarpışıyor(muş) gibi yaparak hem Batı kamuoyunda hem de Türkiye’nin sol kanadında meşru bir örgüt haline geldi. PKK’nın bu farkındalığı, Çözüm Süreci masasından kalkması için en son sebep oldu.
PKK, “IŞİD simülasyonunu” Hüda-Par benzeri yapılar ile mücadele ederek Türkiye’ye taşıdı. Bölgedeki Müslümanlara ve kendisi gibi düşünmeyen bütün “öteki Kürtlere” öteden beri yaptığı baskı ve şantajları “meşrulaştırarak” daha da arttırdı. Öyle ki, yaptığı bu baskı, tehdit ve şantajlar, Merkez Medya, Paralel Yapı, Solcular ve Ulusalcılar tarafından hiçbir zaman eleştiri konusu yapılmadı, aksine destek gördü.
Bütün bunların neticesinde bugünlere geldik.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu, bu tezgâhı fark etti ve yeni döneme geçildi. Eş zamanlı olarak IŞİD ve PKK’ya yönelik operasyonlara başlandı. Özellikle bu operasyonların ABD ile yapılan mutabakat çerçevesinde yapılması, PKK’nın bütün hesaplarını bozdu. Ayrıca hükümet, IŞİD operasyonu ile uzunca bir zamandır ulusal ve uluslararası mecrada yapılan “Türkiye, IŞİD’e destek veriyor” şeklindeki algı operasyonlarını da boşa çıkardı.
Uzunca bir zamandır İmralı’ya giden heyetlerin cebine mektuplar sıkıştırarak Öcalan’ı barıştan vazgeçirmeye çalışan Hasan Cemal, “Kürtler ne aldı da silah bırakıyor’un Türkiye Şefi” Cengiz Çandar ve “AKP ile barış olmaz’ın Tamtamcı Başı” Mehmet Altan’ın etekleri tutuştu.
“AKP ile Barışa Hayır” lobisi, operasyonlardan sonra bir gecede “Savaşa Hayır” lobisine dönüştü.
1990’lı yıllarda “derin devlet” bütün barış çabalarını heba etti. 2000’li yıllarda “devlet aklı” değişti. Güvenlikçi paradigma ve konsept değişti. Ama maalesef bu defa barış çabalarını ve bu tarihi fırsatı “PKK” heba etti.
Bundan sonra Çözüm Süreci’nde silah bırakma müzakereleri sadece Öcalan ile yapılmalı. Temel hak ve özgürlükler, anayasal düzenlemeler ve demokratikleşme süreci PKK ve HDP dışında, bütün “öteki Kürtlerle” yapılmalı.
Aliya İzzetbegoviç, “eğer Dayton Anlaşması için gecikseydim, bugün toprak üstünde olan Boşnaklar, toprak altında olacaktı” diyor.
Siz, gençleri toprak üstünde tutacak barışı bozdunuz.
Bu saatten sonra toprak altına gidecek her gencin annesinin bir damla gözyaşının vebali sizin boynunuzdadır.
Ve ilelebet de öyle kalacak.!
Zira bugün artık Kürt sorununun sebebi PKK’dır…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.05.2024
7.05.2024
3.05.2024
29.04.2024
26.04.2024
18.04.2020
25.02.2020
12.02.2020
19.01.2020
15.01.2019