Demiray ORAL
Son günlerde “PKK sorunu” hakkında şu gökyüzünün altında edilmemiş laf kaldı mı bilmem.
Vaziyetin en enteresan yanı ise herhalde şu: Aslında hiçbir şey bilmiyoruz ama bir yandan da hepimiz her şeyi biliyoruz.
Misal, PKK’nın silah bırakmasıyla neticelenmesi hedeflenen sürece ilişkin yol haritası, Rıdvan’ın deyimiyle Fenerbahçe’nin ilk 11’i gibi, sokaktan geçen çocuğu çevirsen bir çırpıda sayar.
Basında zaten bu yol haritasını ezbere yazamayanı neredeyse dövüyorlar artık.
“Devlet” desen yapılması gerekenlerle ilgili tüm bilgilere ve tecrübeye vâkıf.
Yani sorunumuz teori değil pratik, ne yapılacağını değil nasıl yapılacağını bilmek.
Son günlerde biraz sosyalleşip kafayı dışarı çıkarınca idrak ettim ki, çözümsüzlüğü yaşam biçimi hâline getirmeyen, bu mesele üzerinden kafa yormuş herkes aynı karın ağrısından mustarip.
Hemen hepsi bir yerlerde yazıp çizen arkadaşlarım, bir yandan bilmem kaçıncı kez yeniden umutlanırken bir yandan da “bize yine bu mutluluğu çok görecekler” kıvamında bir kaygıyla tırnaklarını yiyor.
Ama asıl ve ortak dert, “siyasi irade”nin iradesizliği, yani hükümetin bu işin altından kalkamayacağı korkusu.
Hemen belirteyim, bahsettiklerim “yeminli AKP düşmanı” filan değiller, yani üzüm-bağcı vakasında üzüm yemekten yana olanlar.
Sohbet ilerleyip, dökülmeye başladıklarında ortaya çıkan duyguları şu: AKP’ye güvenmek isteyip güvenemiyorlar ve elbette bunda son iki senedir başta Erdoğan olmak üzere tutturulan söylemin etkisi büyük.
“Daha dün idamdan bahseden birine nasıl güveneyim” diyen de var, Erdoğan’ın geçen hafta “İnlerinde vururuz” demesini hatırlatan da, “hadi hepsini geçelim ama hükümette çözüm için gerekli donanımın olduğundan bütünüyle kuşkudayım” diye yüksek fikirlerini söyleyen de...
Bu onların bire bir dost sohbetinde yansıttıkları duyguları. Yarın yazı yazsalar ya da televizyona çıksalar eminim akıl ve duygu dengesini kurarak çok daha ihtiyatlı bir üslup kullanırlar.
Ama ben bu duygu hâlinin mühim olduğuna inanıyorum. 40’lı yaşlarının ortasına gelen bizim kuşak için bir “hayat kırıklığı”na dönüşen 30 senelik bu savaşla ilgili istiap haddinin nasıl dolduğunu gösteriyor.
Ve daha mühimi, hükümetin, devletin, MGK bileşenlerinin artık adı her neyse onun, bu süreçte sadece Kürtlerin değil aynı zamanda bazı Türklerin de yeniden güvenini kazanması gerektiğini gösteriyor.
Bu süreçte yaşanan “Türk sorunu” benim gördüğüm kadarıyla bu minvalde.
Bu Türklerden biri de kadim dostum Vatoz. Bir e-posta atmış ve mütereddit bir sevinç içinde olan ruh hâlini anlatıp, eğer bu savaş biterse nelere razı olabileceğinin minik bir listesini yapmış. Sizi o listeyle başbaşa bırakıp huzurlarınızdan ayrılıyorum.
Erdoğan: Bu meseleyi çözsün, geçmişteki bütün hatalarını unutmaya hazırım. İster cumhurbaşkanı olsun isterse Türk tipi başkan, hepsi kabulümdür.
AKP: Geçen gün kendi kendime dedim ki, eğer savaşı bitirip barışı getirirse ben bile oyumu AKP’ye vereceğim. Ben bile diyorum çünkü hayatında hiç oy atmayan bir anarşist olarak tıpış tıpış sandığa gideceğim.
Öcalan: Akan kan dursun Öcalan bırak ev hapsine çıkmayı, isterse Meclis’e girip Kürtlerin Mandela’sı olsun. Hapiste kalıp hiçbir işe yaramayan bir Öcalan’dansa özgür kalıp barışın gelmesini sağlayan Öcalan’ı tercih ederim. Tek koşulum, yeter ki kitap yazmasın...
Karayılan: Avustralya’ya filan gitmesine gerek yok, o da Meclis’e girsin ki, “bizim amcaoğluna bir iş”diye kapısında birikenlerle uğraşmaya başlayıp “ovada” hayat kaç bucakmış anlasın.
Hakan Fidan: Kamuoyu önünde devlet adına tüm riski alan isim olduğuna göre, bunun herhalde bir karşılığı olacak. Valla Erdoğan’ın yerine başbakan olsa fark etmez.
Fehman Hüseyin: Şu sıralarda Fehman Hüseyin ve şürekâsının yeter ki eli tetiğe gitmesin. Karşılığında kendisine Nobel Barış Ödülü verilebilir. Pardon! Ödül, derin devletle arasında paylaştırılsın ki maazallah derinlerin de hatırı kalmasın.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.05.2015
23.09.2014
13.06.2014
2.04.2014
16.02.2014
13.01.2014
6.01.2014
29.12.2013
19.12.2013
11.11.2013